22 Eyl 2006 12:34 Son Güncelleme: 19 Kas 2018 12:46

TRT'NİN İMAM MÜDÜRÜNE HANEDAN SORULARI!.. TRT'NİN OSMANLI İLE İLGİLİ YENİ DİZİSİNİN GALASI GERİDE CİDDİ SORU İŞARETLERİ BIRAKTI!

Dolmabahçe´de düzenlenen görkemli resepsiyona yurtdışından ve Türkiye´den çağrılan 100´den fazla Osmanlı hanedanı mensubunun yol ve otel parasını, ziyafet masraflarını kim örgütleyip ödedi? Devlet kurumları, saray resepsiyonundan para aldı mı?

Hanedan hortlatıcı TRT!


TBMM 1922 yılında saltanatı kaldırdı. Böylece padişahlık olayına son nokta konuldu.

Osmanlı hanedanı da Cumhuriyet´in ilanından hemen sonra, 1924 yılında sınırdışı edildi. Son padişah Vahdettin zaten vatana ihanet etmiş ve 1922´de bir İngiliz zırhlısına binerek yurtdışına kaçmak zorunda kalmıştı.

Atılan bu önemli adımlarla Türk milleti padişahların kulu olmaktan çıkarıldı, Cumhuriyet rejiminin vatandaşı oldu.

Hanedan mensuplarına yıllar sonra af getirildi. İsteyenler sade vatandaş kimliğiyle Türkiye´ye yerleşti. Çoğu dışarıda kaldı.

Burada bir gerçeği de yazalım. İptal edilen, son verilen Osmanlı hanedanı, Cumhuriyet rejimi aleyhine çalışma yapmadı. Sessiz sedasız oturdular. Ne yapmaları mümkündü ki!.. Karşılarında Mustafa Kemal Atatürk isimli bir dev ve bütün dünyaya örnek olan Türkiye Cumhuriyeti vardı.

Aradan uzun yıllar geçti. Şimdi geldik 2006 yılına. Bu konularda artık geriye dönüş yok. Bunu bile bile, bazı çevreler ve devlet kurumları şimdi bile "Osmanlı ve hanedan özlemiyle" yanıp tutuşuyor. Bunların başında bugünkü TRT yönetimi geliyor.

Türkiye´de yüzlerce televizyon kanalı var. İçlerinde en az izlenen, programları en az rağbet gören TRT. Bu kurum ayrıca batık ve maaşları bile zor ödeyebilen durumda.

Bu kurumu günümüzde Ali Güney isimli bir köy imamı, genel müdür vekili olarak yönetiyor! Ekibiyle birlikte tamamen AKP´nin adamı. TRT´yi hükümet borazanı yapmayı başaran (!) ve yayıncılıkla ilgisi olmayan biri.

* * *

Ülkemizin başka hiçbir konusu kalmamış gibi, TRT şimdi dizi hazırladı.

"Osmanlı´nın sürgünü. Bir hanedanın vatansız kalışı."

(Dizinin adını önce Son Osmanlılar koymuşlardı. İsim ve içerik Murat Bardakçı´nın kitabından apartma idi. Bardakçı protesto çekti, değiştirmek zorunda kaldılar.)

Amaç hanedanı gündemde tutmak, padişahlığı anımsatmak. İki gece önce bu dizi nedeniyle Dolmabahçe Sarayı´nda görkemli bir resepsiyon düzenlendi. Hanedan mensupları bir araya getirildi.

Kadın erkek, çoluk çocuk... Bazıları Türkçe bilmiyordu, pek çoğu Türk vatandaşı değildi!

Bizim medyanın deyimiyle "prensler, prensesler, şehzadeler" buluştu.

Yok bayım, o günler artık çok geride kaldı. Bu ülkede kökeni ne olursa olsun hanedan, prens, prenses, şehzade mehzade yok ve olmayacak.

* * *

Ben bu yazımda başka bir konuya değinmek istiyorum. Bizim TRT ile Osmanlıcılık (!) arasındaki ilişkiye. Elimde TRT´nin her ay yayınladığı "Radyo Televizyon" isimli derginin Eylül 2006 sayısı var. Bu dizi sayfalarca öyle tanıtılıyor, öyle anlatılıyor ki, bilmeyen biri Osmanlı hanedanına acır, onlara yapılan haksızlık (!) nedeniyle ağlamaklı olur. Hanedan, devletin dergisinde yazı ve fotoğraflarla, öve öve, acındıra acındıra bitirilemiyor.

Bunu yapan, devletin kurumu. Cumhuriyet rejiminin TRT´si. Ama onlara örneğin bir Atatürk belgeseli ısmarlasanız gülüp geçerler.

* * *

Şimdi burada TRT´ye soruyorum. Dolmabahçe´de düzenlenen görkemli resepsiyona yurtdışından ve Türkiye´den çağrılan 100´den fazla hanedan mensubunun yol ve otel parasını, ziyafet masraflarını kim örgütleyip ödedi?

Devlet kurumları, saray resepsiyonundan para aldı mı? Almadıysa niçin!


(Parantez açıyorum. İstanbul Valisi de ziyafete katıldı ve bir şehzadeye üzerinde Osmanlı tuğrası bulunan bir vazo armağan etti. Bravo!)

Dizinin maliyet