TRT, muhalefete yer vermek zorunda değilmiş!

İlk kez resmi bir ağız, TRT’nin tarafsız olmadığını söyledi. Hatta bununla da yetinmeyerek bu durumu savundu.

TRT, kamusal yayın yapan ve bu yüzden kuruluş yasası gereği “tarafsız” olması gereken bir kuruluş…
Peki; tarafsız mı?
Bu sorunun yanıtının yirmi yılı aşkın bir süredir “Hayır” olduğunu hepimiz biliyoruz.
Ama ilk kez resmi bir ağız, TRT’nin tarafsız olmadığını söyledi. Hatta bununla da yetinmeyerek bu durumu savundu.
*
CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, TBMM Bütçe Plan Komisyonu’nda Cumhurbaşkanlığı’nın bütçesi görüşülürken TRT’yi gündeme getirdi.
Tarafsız olması gereken bu kurumun tüm siyasi partilere eşit süre vermediğini belirterek, yayınlarda muhalefete adil süre tanınmadığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz da Bulut’un bu eleştirilerine yazılı olarak yanıt verdi:
“TRT, TRT Kanunu’nun 20’nci maddesi gereğince cumhurbaşkanının açıklama ve faaliyetlerini yayınladıktan sonra, bunu dengelemek amacıyla aynı bültende veya hemen ardından karşı görüşlere yer vermek zorunda değildir.”
*
Eğer Cumhurbaşkanı tarafsız olsaydı, aynı zamanda bir siyasi partinin genel başkanı olmasaydı ve neredeyse her konuşmasında diğer siyasi partileri eleştirmeseydi Cevdet Yılmaz’a haklılık payı verebilirdik.
Ama Erdoğan resmen taraf…
Cumhurbaşkanı sıfatıyla ekrana, kürsülere çıkıp, AKP Genel Başkanı olarak muhalefeti yerden yere vuruyor.
Sadece eleştirmiyor, hakaret de ediyor.
Oysa Erdoğan “öksürse” TRT’de haber oluyor.
Katıldığı bütün toplantılar, o toplantılarda yaptığı konuşmalar TRT’den ve yandaş kanalların tamamından canlı yayınlanıyor.
TRT’nin bütün TV kanalları, radyoları saatlerce Erdoğan’ın muhalefeti eleştiren sözlerine yer veriyor.
Muhalefetin yanıtı ise asla haber bültenlerine girmiyor.
*
Burhanettin Bulut oturup hesaplamış:
Son yerel seçimlerden hemen önce, yani 1 Ocak ile 10 Şubat 2024 arasında TRT-1’de AKP ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ayrılan süre toplamda 1945 dakika, günde ise 48 dakikaymış… Aynı 40 günde, CHP Genel Başkanı’na ise sadece 25 dakika yer verilmiş.
Yani günde yarım dakikadan biraz fazla!
Diğer partilere ise bu kadar bile fırsat tanınmamış…
*
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz her ne kadar TRT Kanunu’nun 20’nci maddesini gerekçe göstererek TRT yönetimini aklamaya ve masum göstermeye çalışsa da gerçekler ortada…
TRT yönetimi kendi yasasını ayaklar altına alarak suç işliyor.
Bugün belki hesap soran çıkmaz ama… Yarın da aynı şeyin olacağını kimse garanti edemez.
Halkın parasıyla kamusal yayıncılık yapacağına parti televizyonuna dönüşen TRT’nin yöneticilerine duyurulur.