24 Nis 2012 13:55
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 13:34
TİYATROCULAR 'ÖZGÜR SANAT' İÇİN YÜRÜDÜ; ''SESSİZ KALMAYACAĞIZ''
Galatasaray Lisesi önünde toplanan binlerce kişi sloganlar atarak Beyoğlu'nda yürüdü..
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Görev ve Çalışma Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikler ve repertuar belirleme yetkisinin genel sanat yönetmeninden alınması sanatçılar tarafından protesto edildi. Galatasaray Lisesi önünde toplanan binlerce kişi sloganlar atarak Tünel Meydanı’na yürüdü. Eylem sadece Beyoğlu ile sınırlı değildi, başta Ankara ve İzmir olmak üzere yurdun dört bir yanında benzer proteslar gerçekleşti.
İstanbul Şehir Tiyatroları’nda repertuarı belirleme yetkisi genel sanat yönetmeninden alınarak, ikisi bürokrat yedi kişilik bir kurul belirleyecek, kararı sanatçılardan büyük tepki gördü. İŞTİSAN (İstanbul Şehir Tiyatrosu Sanatçıları Derneği), bu kararı protesto etmek için bugün Beyoğlu’ndaki Galatasaray Üniversitesi önünde bir basın açıklaması yaptı.
İŞTİSAN üyelerinin Galatasaray Lisesi önünde yaptığı açıklamanın ardından sanatçı, oyuncu, yönetmen ve sanatseverler yürüyüşe başladı. Tiyatro sanatçıları, İBB’nin yeni yönetmeliğini alkış ve ıslıklarla protesto etti. Grup, Galatasaray Lisesi’nin önündeki açıklamanın ardından Tünel Meydanı’na yürüdü.
’HERKES İŞİNİ YAPSIN’
Halil Ergün, Genco Erkal, Fikret Kuşkan, Altan Erkekli, Zeliha Berksoy, Rutkay Aziz, Tarık Akan, Enver Aysever, Berkun Oya, Meltem Cumbul, Hasibe Eren, Sevinç Erbulak, Füsun Erbulak, Levent Tülek, Mustafa Alabora, Memet Ali Alabora gibi birçok sanatçı, herkesi “Özgür Sanatı Muhafaza Etmeye” çağırdı.
Bildiri İŞTİSAN ve birçok sivil toplum kuruluşu tarafından bugün İstanbul Galatasaray Lisesi önünde ve Türkiye’nin bütün illerinde aynı gün, aynı saatte okundu.
İşte İŞTİSAN tarafından okunan bildiri;
’’Türkiye ve dünya kamuoyuna!
Herşeyin farkındayız.
1914’ten beri ehil ellerde olan İstanbul Şehir Tiyatrosu göz göre göre ehlileştirilmeye çalışılıyor.
Dünyada -herhalde- ilk kez bir tiyatro, tiyatro insanlarından arındırılıyor.
Sanatın içinden sanatçı kovuluyor.
Tüm bunlar sanatı ve sanatçıyı hizaya sokma ve halkın gözünde küçük düşürme gayretleridir.
Bilinsin; gerçekleri eğip bükerek hiç kimse sanat ve sanatçı ile halkın arasına nifak sokamaz.
Hedefin ne olduğunu görüyoruz. Özgür düşünceden korkmayan herkes görüyor.
Çok sesliliği tek bir notaya dönüştürecek olan “muhafazakar sanat” gibi söylemler, demokratikleşme diye sunuluyor. Sanatsal yaratı, siyasi iradeye teslim ediliyor.
Oysa sanat ve demokrasi, hiçbir siyasi iradenin faydacı beklentilerine göre yeniden tarif edilemez. Seçilmişlerin asıl görevi, sanata, ihtiyacı olan özgür ortamı sağlayacak altyapıyı oluşturmaktır. Onlar, bunu sadece sanatçı için değil, öncelikle halk için yapmak zorundadır. Eğer yapmazlarsa, sanat sessiz kalmaz.
Sessiz kalmayacağız.
Öncelikle, dayatılan yeni yönetmeliğe karşı hukuki zeminde hakkımızı arayacağız. 100 yıllık Şehir Tiyatrosu mirasını her zeminde savunacağız. Ustalarımıza, İstanbul seyircisine ve gelecek kuşaklara karşı üstlendiğimiz bu sorumluluğu ülkemizdeki ve dünyadaki tüm sanat emekçileri ile paylaşıyoruz.
Hedefimiz, çağdışı yönetmelik dayatmaları yerine, çağdaş ve özerk bir İstanbul Şehir Tiyatrosu yasasıdır.
Ülkemize, değerli sanat kurumlarımıza, sanatçılarımıza ve halkımıza yaraşacak olan budur.
Karanlığa ve karanlığın getireceği korkuya karşı birlikte direneceğiz.
Sayın Belediye Başkanı’nın bir canlı yayında kurum sanatçılarına yönelik sunduğu öneriyi düstur kabul ediyoruz:
Herkes kendi işini yapsın!
Bizim işimiz tiyatro.
Korkuya karşı özgür tiyatro!
Korkuya karşı özgür sanat!’’
ANKARALI TİYATROCULARDAN YÖNETMELİK PROTESTOSU
Tiyatro sanatçıları, İstanbul Şehir Tiyatroları’nda yapılan yönetmelik değişikliğini, Ankara’da yaptıkları eylemle protesto etti.
Büyük Tiyatro önünde toplanan ve tiyatro sanatçılarından oluşan kalabalık, “Korkuya karşı özgür tiyatro”, “Şehir tiyatroları yok edilmez” yazılı pankartlar açarken, bir tiyatro oyuncusu da adalet heykeli gibi giyinerek hiç hareket etmeden açıklama süresince bekledi.
Kültür Sanat-Sen, Detis, Tobav, Tomeb, Işık-Der, Santekder, Kültür-İş, Nazım Hikmet Kültür Merkezi, Ankara Halk Tiyatrosu, Ankara Sanat Tiyatrosu, DTCF Mezunları Derneği ve ASSA adına basın açıklamasını okuyan tiyatro sanatçısı Şahin Ergüney, İstanbul Şehir Tiyatroları yönetimliğinde yapılan değişikliğin, sanatı ve sanatçıyı hizaya sokma ve halkın gözünde küçük düşürme gayreti olduğunu öne sürdü.
İstanbul Şehir Tiyatroları’nın 1914’ten beri ehil ellerde olduğunu belirten Ergüney, “Tiyatro göz göre göre ehlileştirilmeye çalışılıyor. Dünyada her halde ilk kez bir tiyatro, tiyatro insanlarından arındırılıyor. Sanatın içinden, sanatçı kovuluyor. Bilinsin ki gerçekleri eğip bükerek hiç kimse halkla sanatçı arasına nifak sokamaz” diye konuştu.
Ergüney, yeni yönetmeliğe karşı huhuki zeminde de haklarını arayacaklarını ifade ederek şunları kaydetti:
“Çok sesliliği tek bir notaya dönüştürecek ’muhafazakar sanat’ gibi söylemler, demokratikleşme diye sunuluyor. Sanatsal yaratı, sanatsal iradeye teslim ediliyor. Oysa sanat ve demokrasi hiçbir siyasi iradenin faydacı beklentilerine göre yeniden tarif edilemez. Seçilmişlerin asıl görevi, sanata ihtiyacı olan özgür ortamı sağlayacak alt yapıyı oluşturmaktır. Onlar bunu sadece sanatçı için değil, halk için yapmak zorundadır. Eğer yapmazlarsa sanat sessiz kalır”
Topluluk, açıklamanın ardından sloganlar atarak dağıldı.
ŞEHİR TİYATROLARI KRİZİ
Alınan ani bir kararla, İstanbul Şehir Tiyatroları yönetimi sanatçılardan alınarak belediyenin bürokratlarına devredilmişti.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, tiyatro sanatçıları tarafından büyük bir tepkiyle karşılanan kararı savunmuş, “Repertuarı geçmişte bir genel sanat yönetmeni belirliyordu. Şimdi bir kurul belirleyecek. 7 kişilik kurulun 2 üyesi bürokrat olacak. Daha demokratik, daha belirleyici ve beraber karar verebilecekler. Yani genel sanat yönetmeni yerine 7 kişilik heyet belirleyecek” demişti.
Bu süreçte Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Ayşenil Şamlıoğlu ve 6 yönetim kurulu üyesi ile Kadir Topbaş’ın sanat danışmanı Kenan Işık istifa etmişti. Ayşenil Şamlıoğlu’nun yerine Hilmi Zafer Şahin atanmıştı.
İstanbul Şehir Tiyatroları’nda repertuarı belirleme yetkisi genel sanat yönetmeninden alınarak, ikisi bürokrat yedi kişilik bir kurul belirleyecek, kararı sanatçılardan büyük tepki gördü. İŞTİSAN (İstanbul Şehir Tiyatrosu Sanatçıları Derneği), bu kararı protesto etmek için bugün Beyoğlu’ndaki Galatasaray Üniversitesi önünde bir basın açıklaması yaptı.
İŞTİSAN üyelerinin Galatasaray Lisesi önünde yaptığı açıklamanın ardından sanatçı, oyuncu, yönetmen ve sanatseverler yürüyüşe başladı. Tiyatro sanatçıları, İBB’nin yeni yönetmeliğini alkış ve ıslıklarla protesto etti. Grup, Galatasaray Lisesi’nin önündeki açıklamanın ardından Tünel Meydanı’na yürüdü.
’HERKES İŞİNİ YAPSIN’
Halil Ergün, Genco Erkal, Fikret Kuşkan, Altan Erkekli, Zeliha Berksoy, Rutkay Aziz, Tarık Akan, Enver Aysever, Berkun Oya, Meltem Cumbul, Hasibe Eren, Sevinç Erbulak, Füsun Erbulak, Levent Tülek, Mustafa Alabora, Memet Ali Alabora gibi birçok sanatçı, herkesi “Özgür Sanatı Muhafaza Etmeye” çağırdı.
Bildiri İŞTİSAN ve birçok sivil toplum kuruluşu tarafından bugün İstanbul Galatasaray Lisesi önünde ve Türkiye’nin bütün illerinde aynı gün, aynı saatte okundu.
İşte İŞTİSAN tarafından okunan bildiri;
’’Türkiye ve dünya kamuoyuna!
Herşeyin farkındayız.
1914’ten beri ehil ellerde olan İstanbul Şehir Tiyatrosu göz göre göre ehlileştirilmeye çalışılıyor.
Dünyada -herhalde- ilk kez bir tiyatro, tiyatro insanlarından arındırılıyor.
Sanatın içinden sanatçı kovuluyor.
Tüm bunlar sanatı ve sanatçıyı hizaya sokma ve halkın gözünde küçük düşürme gayretleridir.
Bilinsin; gerçekleri eğip bükerek hiç kimse sanat ve sanatçı ile halkın arasına nifak sokamaz.
Hedefin ne olduğunu görüyoruz. Özgür düşünceden korkmayan herkes görüyor.
Çok sesliliği tek bir notaya dönüştürecek olan “muhafazakar sanat” gibi söylemler, demokratikleşme diye sunuluyor. Sanatsal yaratı, siyasi iradeye teslim ediliyor.
Oysa sanat ve demokrasi, hiçbir siyasi iradenin faydacı beklentilerine göre yeniden tarif edilemez. Seçilmişlerin asıl görevi, sanata, ihtiyacı olan özgür ortamı sağlayacak altyapıyı oluşturmaktır. Onlar, bunu sadece sanatçı için değil, öncelikle halk için yapmak zorundadır. Eğer yapmazlarsa, sanat sessiz kalmaz.
Sessiz kalmayacağız.
Öncelikle, dayatılan yeni yönetmeliğe karşı hukuki zeminde hakkımızı arayacağız. 100 yıllık Şehir Tiyatrosu mirasını her zeminde savunacağız. Ustalarımıza, İstanbul seyircisine ve gelecek kuşaklara karşı üstlendiğimiz bu sorumluluğu ülkemizdeki ve dünyadaki tüm sanat emekçileri ile paylaşıyoruz.
Hedefimiz, çağdışı yönetmelik dayatmaları yerine, çağdaş ve özerk bir İstanbul Şehir Tiyatrosu yasasıdır.
Ülkemize, değerli sanat kurumlarımıza, sanatçılarımıza ve halkımıza yaraşacak olan budur.
Karanlığa ve karanlığın getireceği korkuya karşı birlikte direneceğiz.
Sayın Belediye Başkanı’nın bir canlı yayında kurum sanatçılarına yönelik sunduğu öneriyi düstur kabul ediyoruz:
Herkes kendi işini yapsın!
Bizim işimiz tiyatro.
Korkuya karşı özgür tiyatro!
Korkuya karşı özgür sanat!’’
ANKARALI TİYATROCULARDAN YÖNETMELİK PROTESTOSU
Tiyatro sanatçıları, İstanbul Şehir Tiyatroları’nda yapılan yönetmelik değişikliğini, Ankara’da yaptıkları eylemle protesto etti.
Büyük Tiyatro önünde toplanan ve tiyatro sanatçılarından oluşan kalabalık, “Korkuya karşı özgür tiyatro”, “Şehir tiyatroları yok edilmez” yazılı pankartlar açarken, bir tiyatro oyuncusu da adalet heykeli gibi giyinerek hiç hareket etmeden açıklama süresince bekledi.
Kültür Sanat-Sen, Detis, Tobav, Tomeb, Işık-Der, Santekder, Kültür-İş, Nazım Hikmet Kültür Merkezi, Ankara Halk Tiyatrosu, Ankara Sanat Tiyatrosu, DTCF Mezunları Derneği ve ASSA adına basın açıklamasını okuyan tiyatro sanatçısı Şahin Ergüney, İstanbul Şehir Tiyatroları yönetimliğinde yapılan değişikliğin, sanatı ve sanatçıyı hizaya sokma ve halkın gözünde küçük düşürme gayreti olduğunu öne sürdü.
İstanbul Şehir Tiyatroları’nın 1914’ten beri ehil ellerde olduğunu belirten Ergüney, “Tiyatro göz göre göre ehlileştirilmeye çalışılıyor. Dünyada her halde ilk kez bir tiyatro, tiyatro insanlarından arındırılıyor. Sanatın içinden, sanatçı kovuluyor. Bilinsin ki gerçekleri eğip bükerek hiç kimse halkla sanatçı arasına nifak sokamaz” diye konuştu.
Ergüney, yeni yönetmeliğe karşı huhuki zeminde de haklarını arayacaklarını ifade ederek şunları kaydetti:
“Çok sesliliği tek bir notaya dönüştürecek ’muhafazakar sanat’ gibi söylemler, demokratikleşme diye sunuluyor. Sanatsal yaratı, sanatsal iradeye teslim ediliyor. Oysa sanat ve demokrasi hiçbir siyasi iradenin faydacı beklentilerine göre yeniden tarif edilemez. Seçilmişlerin asıl görevi, sanata ihtiyacı olan özgür ortamı sağlayacak alt yapıyı oluşturmaktır. Onlar bunu sadece sanatçı için değil, halk için yapmak zorundadır. Eğer yapmazlarsa sanat sessiz kalır”
Topluluk, açıklamanın ardından sloganlar atarak dağıldı.
ŞEHİR TİYATROLARI KRİZİ
Alınan ani bir kararla, İstanbul Şehir Tiyatroları yönetimi sanatçılardan alınarak belediyenin bürokratlarına devredilmişti.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, tiyatro sanatçıları tarafından büyük bir tepkiyle karşılanan kararı savunmuş, “Repertuarı geçmişte bir genel sanat yönetmeni belirliyordu. Şimdi bir kurul belirleyecek. 7 kişilik kurulun 2 üyesi bürokrat olacak. Daha demokratik, daha belirleyici ve beraber karar verebilecekler. Yani genel sanat yönetmeni yerine 7 kişilik heyet belirleyecek” demişti.
Bu süreçte Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Ayşenil Şamlıoğlu ve 6 yönetim kurulu üyesi ile Kadir Topbaş’ın sanat danışmanı Kenan Işık istifa etmişti. Ayşenil Şamlıoğlu’nun yerine Hilmi Zafer Şahin atanmıştı.