''TİRAJLARIN EFENDİSİ'' AÇIKLADI; RAHMİ TURAN'IN NİSAN'DA ÇIKARTACAĞI MUHALİF GAZETE'NİN PATRONU KİM?
Medya dünyasında merakla beklenen yeni muhalif gazetenin sahibinin kim olduğu ortaya çıktı.
Rahmi Turan’ın uzun zamandır çıkartma hazırlığı içinde olduğu gazetenin yeni sahibi, Rahmi Turan’ın hayatının anlatıldığı ve yeni piyasaya çıkan "Tirajların Efendisi " isimli kitaptaki ipuçlarına göre Sözcü Gazetesi’nin sahibi Burak Akbay.
1957’den itibaren Rahmi Turan’ın meslek hayatının anlatıldığı ve Gazeteci Faruk Mangırcı tarafından kaleme alınan "Tirajların Efendisi" basın dünyasında çok tartışılacak bir kitap oldu.
Turan’ın çıkarttığı gazetelerin hikayeleri, patronları Haldun Simavi, Dinç Bilgin,Asil Nadir, Erol Simavi ve Aydın Doğan ile ilişkileri, ünlü gazeteciler Ahmet Vardar ile Akgün Tekin’in vurulması, Rahmi Turan’ın cezaevine düşmesi, siyasilerle ilişkilerinin yeraldığı birbirinden ilginç anekdotlarla süslenen kitapta yeni gazetenin patronunu Rahmi Turan henüz açıklamamış olsa bile Turan’ın verdiği bir röportaj yeni patronu ele veriyor.
İşte "Tirajların Efendisi"sinden son matbaası da kurulan ve makinalarının montajı yapılan yeni gazetenin patronunun kim olduğuna ilişkin bölümler:
"Günaydın’ın yıllarca Londra temsilciliğini yapan Bora Paran, 1996’da Kemal Kınacı’nın da bulunduğu bir yemekte Haldun Simavi’nin Turan’la ilgili anlattıklarını Rahmi Bey’e bir mektupla iletiyordu.
Simavi sitayişle bahsediyordu eski yöneticisinden:
“Sevgili Rahmi;
27 Şubat 1996 akşamı Sayın Haldun Simavi’nin davetlisi olarak Mayfair’in Pont Street’teki ünlü Drones Lokantasına gittik.
Gecede Kemal Kınacı, ben ve eşim Feryal da bulunuyordu.
Dört kişilik masamızda, yemekler yendi, şaraplar içildi ve sohbetimiz, Türkiye’nin eski ve yeni basın sektörüne geldi. Kemal Kınacı, zaman zaman Haldun Bey’e bazı sorular yöneltiyor, onların cevaplarını ise kısa ve öz cümlelerle alıyordu.
Yemeğimizin sonunda, Haldun Bey ekspresso kahve ile grappa içkisini istedi.
Ve sözü kendisi alarak anlatmaya başladı:
Bugün Türkiye’de inanılmaz derecede becerikli ve kabiliyetli gazeteci gençler yetişiyor. Biz eskiden yurtdışına gönderecek muhabir bulamazdık. Bugün bir gence yurtdışında iş veriyorsunuz, hem becerisi, hem bilgisi ve birkaç lisanı sayesinde tuttuğunu kopartıyor. İstenilen işin alasını getiriyor. Biz eskiden böyle gençlerden yoksunduk.
Biten grappa içkisi ve kahvesini yeniden tazelemesi için garsona işaret etti ve sözlerine devam etti.
Bakın bugüne kadar kimseye söylemediğim bazı şeyleri size söylemek istiyorum. Yani bu bir nevi itiraftır. Benim hayatımın başarı çizgisiyle paralel olarak, benimle aynı yokuşu çıkan, beni son derece etkileyen birkaç isim sorarsanız, hiç şüphesiz bunların başında Rahmi Turan gelir. Rahmi, çok kabiliyetli bir gençti. Onun en önemli meziyetlerinden birisi ise benim söyleiklerimin hepsini eksizsiz yerine getirmesi ve benim söylediklerimin ya da aklıma gelmeyenlerin bir o kadarını da kendisinden ilave ederek, bana istediğimin fevkinde başarılı işler sunmasıydı. Rahmi’nin benim yaşamımda bambaşka bir yeri olmuştur. Şayet bugün yine basına soyunsam, Rahmi Turan’la birlikte yola çıkardım. Çünkü Rahmi Turan bir başarıdır, özel ve nadir kabiliyetlere sahiptir. Rahmi bu meziyetleriyle birlikte doğmuştur.
İş hayatı boyunca, başarılarıyla kendisinde önemli bir etki yaratan kişilerin başında saydığı Rahmi Turan ile birlikte, iki isim daha sayabileceğini ve bunlardan birisinin Kemal Kınacı, diğerinin de Necati Zincirkıran olduğunu söyleyerek devam etti.
Kemal Kınacı, idareci olarak büyük başarılar elde etmiş bir kişidir. Şimdi ben yeniden bir gazete çıkartsam, başa yine O’nu oturtur, diğer arkadaşları da yanına toplardım.
Sendikanın Milliyet gazetesine yerleşmiş durumunu herkes hatırlar. Kınacı, büyük bir yöntemle bu sendikayı gazeteden temizleyip, patronuna büyük bir hediye vermiştir.
Ancak patronunun bu inanılmaz olayı anlayıp takdir ettiğine inanmıyorum.
Dikkatle konuşmaları izleyen Kemal Kınacı, hemen lafa girerek, “Haldun Bey iltifa ediyorsunuz. Ben Milliyet’te sadece sizden öğrendiklerimi tatbik ettim” dedi.
Haldun Bey bu yoruma bir yanıt getirmedi.
Bir süre suskunluktan sonra laf Haldun Bey’in üçüncü kahramanı Zincirkıran’a geldi.
Bakın Necati’nin de başka meziyetleri vardır. Ben O’nu Ankara’ya yolladığım zaman Ankara cadı kazanı gibiydi. Başardı. İstediğimizin fevkinde iş yaptı. Necati’nin takdir edilecek bir yanı ise verilen işi her ne pahasına olursa olsun, her ne şartlar altında olursa olsun gözünü kırpmadan yapması ve eksiksiz yapmasıdır.
Ama bir Rahmi Turan ise başka bir olaydır. O çocuk bir başarı simgesidir. Şimdiki patronunun böyle bir kabiliyetin kendi kadrosunda olduğundan haberi var mıdır ya da büyük nimeti görebilecek kadar başarılı bir işadamı mıdır , bundan emin değilim.” dedi.
“Bakın çocuklar” diye devam etti. “Şu Ertuğrul Akbay’ın bir oğlu var, sanıyorum İsviçre’de okuyor. Bana Akbay oğlunu tanıştırdı.
Ben bu çocuk için açık çek veririm. Bu çocuk da büyük bir başarı kaynağı olacaktır. Ama ona fırsat vermek ve baskısız bir şekilde onun önünü açmak gerekir. Ben Ertuğrul’un yanında bu çocuğa seslendim. “Evladım senin hayattaki en büyük engelin şu yanında duran babandır... Çünkü sen babanın gölgesi altında iş hayatına atılırsan, kendi kaynaklarını kullanamazsın ve başarın yarım kalır.” dedim.
Laf lafı açıyordu, sohbet iyice koyulaştı. Haldun Bey, laf Akbay’ın oğlundan açılmışken .. Kemal Kınacı’ya dönerek şunları söyledi:
“Uzanlar’a söyle bu çocuğa fırsat versinler. Belki de bugün transfer edebilecekleri en ideal kişi o çocuktur. Ancak onu kim ezmeye kalkarsa karşısında beni bulur, şayet onu işe alırsanız, benim garantim altında alın, onun için kefil olurum” dedi."
Tirajların Efendisi’nde Haldun Simavi’nin Ertuğrul Akbay’ın oğlu Burak Akbay’dan böyle bahsediliyordu.
Rahmi Turan, yeni gazetenin patronunun kim olacağını ısrarla gizlerlerken verdiği bir röportajda da bakın farkında olmadan yeni patronu nasıl açığa çıkartmış olmuş:
"Turan’ın veda yazısında yeni bir gazete çıkartacağını ilan etmesi medya piyasasının hareketlenmesine neden olacaktı.
Turan demek, yüksek tirajlı yeni bir gazete demekti.
Herkes her fırsatta soruyordu yeni gazetenin sahibinin kim olacağını.
Anlaşmışlardı yeni gazete projesini yürütecekleri işadamıyla.
Günü gelinceye kadar ilan etmeyeceklerdi yeni projeyi.
Yeni patronu hükümet kanadı bile merak ediyordu.
Rahmi Turan gibi bir gazetecinin muhalefetinden çekiniyorlardı doğal olarak iktidar sahipleri.
Israrla sorulduğunda bu konuda cevap vermeyeceğini yineliyordu Rahmi Turan.
Fakat küçük ipuçları da çıkıyordu konuşmalarından.
Medya sitelerine yaptığı açıklamada, “Kimle birlikte olduğumu söyleyemeyeceğim. Çünkü karşılıklı anlaşmamız öyle. Benden bunun yayılmamasını rica ettiler. Ben de eğer yayılırsa bilin ki bu benden değil sizden kaynaklanmıştır dedim’Biz şifahi olarak mutabakata vardık. Daha sözleşme imzalamadık. Ama yüzde 90’ın üzerinde bir ihtimalle sözleşme imzalayacağız. Yeni patronumuz çok akıllı, bilgili bir insan. Kimliği açıklanınca sizin için de sürpriz olacaktır. Babıâli için gerçekten büyük kazanç olacak. Çünkü gerçekten bu işi çok seven birisi. Yurtdışında bu işin eğitimini de almış.İlk görüştüğümüzde ona şunu söyledim: Ben artık dinlenmek istiyorum. Bazı tavsiyelerde bulunayım. Bu işi yapabilecek, hevesli bazı arkadaşlarımız var. Sizi onlarla tanıştırayım.Bana cevabı şu oldu: Bu gazeteyi ya sizinle çıkarırım ya da hiç kimseyle çıkarmam. Bu sözleri duyunca bu işe girişmek benim için bir çeşit mecburiyet haline geldi. Eski patronum Haldun Simavi. Bu genç arkadaşımız on yıl önce Londra’da bir vesileyle Haldun Bey’le tanışmış. Haldun Simavi adamdan çok iyi anlar. Tam anlamıyla insan sarrafıdır.Tanışmalarından bir süre sonra ben Londra’ya gittim. Haldun Simavi beni yemeğe çağırdı. Laf açıldı. O kişiyle buluşmasını anlattı. Sonra da bana tanıyıp tanımadığımı sordu. Tanıdığımı söyledim. O çocukta iş var. İleride önemli birisi olacak.” diye anlatıyordu Rahmi Turan yeni patronuyla anlaşmasını ve tanışmasını."
Gazeteci Faruk Mangırcı’nın yazdığı ve çok tartışılacak Tirajların Efendisi’ne göre Nisan ayında çıkması planlanan yeni gazete’nin sahibi Burak Akbay olacak