01 Kas 2017 14:33 Son Güncelleme: 19 Kas 2018 18:43

"TİM İhracat Haftası 2017"

- Başbakan Yıldırım: (4) - "Eğer iki açıktan birden kurtulmak istiyorsak bunun yolu ihracatı ithalatın üzerine çıkarmaktır. Bunu imkansız gibi görmeyin. Bu mümkün. Bunu yapan ülkeler var. Onun için kafamızı satma yönünde daha çok yoracağız, alırken nazlı, satarken hızlı olacağız"- "Türkiye, uzun...

İSTANBUL (AA) - Başbakan Binali Yıldırım, "Eğer iki açıktan birden kurtulmak istiyorsak bunun yolu ihracatı ithalatın üzerine çıkarmaktır. Bunu imkansız gibi görmeyin. Bu mümkün. Bunu yapan ülkeler var. Onun için kafamızı satma yönünde daha çok yoracağız, alırken nazlı, satarken hızlı olacağız." dedi.

Başbakan Yıldırım, İstanbul Kongre Merkezinde "TİM İhracat Haftası 2017" etkinliğinde yaptığı konuşmada, e-ticarette henüz istedikleri noktada olmadıklarını aktardı.

E-ticaret alanında ihracatta daha yüzde 1'lerden bahsedildiğini hatırlatan Yıldırım, "İşler e'ye doğru gidiyor. Eleştirme dönemi geride kaldı, e'leştirme dönemi başladı. Her şey e. E-devlet, e-hizmet, e-ticaret, e-iletişim... Başına 'e' koyarak yola devam edeceğiz. Eleştirme dönemi bitti, e'leştirme dönemi başladı. Bu yıl inşallah 10 bin ihracatçımızın e-ticaret sitelerine üye olması gerekçekleşmiş olacak. Bu önemli bir gelişme." dedi.

İhracata yönelik sağlayacakları desteklerin de 3 milyar lira seviyesinde gerçekleşeceğini öngördüklerini aktaran Yıldırım, "Hani Başkan burada çocuklara, okullarda Japonya'da, Amerika'da orada burada şu öğretiliyor, bizim burada da 'Ali top tut' falan öğretiliyor' diyor, bunu biraz böyle küçümseyerek söyledi. 'Ali top tut' öğretmeseydik 15 Temmuz'da siz görürdünüz ne olacağını. Bizim çocuklarımız öyle şeyler öğreniyor ki milletin, memleketin ihtiyacı olduğu anda meydanlara iniyor, alçaklara geçit vermiyor." diye konuştu.

Son dönemde teknolojik dönüşüm sağlayacak teşvik sisteminin yanı sıra, ilk defa uygulamaya koydukları yeni teşvik sisteminin de olduğunu dile getiren Yıldırım, sözlerine şöyle devam etti:

"Bunu dünyadaki iddialı teşvik sistemlerinden birisi olarak görüyoruz. Bu kapsamda ülkemizde ve dünyamızda yaşanan ekonomik gelişmeleri, özel sektör temsilcisi kurum ve kuruluşların görüşleri ve talepleri doğrultusunda enine boyuna çalıştık, değerlendirdik, şimdi de ihtiyaç duyulan düzenlemeleri yapıyoruz. Önümüzdeki dönemde sizlerden gelen taleplerle birlikte bunu daha da iyileştireceğiz. Bütün bu teşviklerin etkisiyle de ithalattaki önemli hedefimiz biliyorsunuz ithalatın kompozisyonuna baktığımız zaman, yüzde 70'in üzerinde ara malı ithalatı var. Yüzde 15 tüketim, diğeri de ufak tefek başka şeyler var. Bu yüzde 70 ara malı ithalatında neler yapabiliriz? Burada yerlileştirme, millileştirme yönünde özel bir program başlatıyoruz. Böylece işte ithalat-ihracat açığını daha makul bir seviyeye ama en doğrusu ihracatı, ithalatın üzerine çıkarma. Eğer iki açıktan birden kurtulmak istiyorsak bunun yolu ihracatı, ithalatın üzerine çıkarmaktır. Bunu imkansız gibi görmeyin. Bu mümkün. Bunu yapan ülkeler var. Onun için kafamızı satma yönünde daha çok yoracağız, alırken nazlı, satarken hızlı olacağız. Tabii sağa sola dünyaya, dolaşmanız için artık mazeretiniz de yok, size özel pasaport da verdik. Bu pasaportla her yere gidebilirsiniz. Hali hazırda 71 ilimizde 5 bin 933 mal ve hizmet ihracatçısı konumunda olan kişilere hususi pasaport verilmiş vaziyette."

Eximbank'ın daha çok taşın altına elini koyacağı tedbirleri de aldıklarını kaydeden Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ne yaptık? Sermayesini artırdık. 10 milyara çıkardık. Doğrudan teşvikleri artırdık, mevzuatla ilgili Gümrük ve Ticaret Bakanlığımız, Ekonomi Bakanlığımız, Ulaştırma diğer bakanlıklarımızla basitleştirici tedbirleri almaya devam ediyorlar. Eximbank aracılığıyla ihracatçılarımıza finansman ve ihracat sigortası kolaylığı başlatılmış durumda. Özellikle Afrika ülkelerinde Eximbank daha cesur hareket edecek ve bu bölgelerde ihracatımızı artıracağız. Bakın Afrika ülkelerinde bugün ulaşım bağlantısı en iyi olan ülke Türkiye'dir. 40'tan fazla ülkeye doğrudan uçuşumuz var. Yine 40'ın üzerindeki ülkede büyükelçiliğimiz var. Yani altyapı hazır. Orada da potansiyel yüksek. Dolayısıyla bu potansiyeli, hazır olan bu altyapıyı harekete geçirip daha uzun vadeli kalıcı işbirliğini Afrika ülkeleriyle gerçekleştirmemiz lazım. Buradaki bizim amacımız Afrika kazansın, Türkiye kazansın. Afrika büyüsün, Türkiye de bundan payını alsın. Tek taraflı bir alışveriş değil. Vaktiyle sömürgecilerin yaptığı anlayış bizim anlayışımız olamaz. Çünkü bizim geçmişimizde sömürgecilik yok. Gururla, iftiharla söyleyeceğimiz en önemli özelliğimizdir."

Orta ve uzun vadeli yatırım malı ihracı, alıcı kredilerinde diğer ülke Eximbank'larının sağladığı faiz oranlarını Türk Eximbank'ının da sağlaması için yeni düzenlemeler yaptıklarını aktaran Yıldırım, "Özellikle ihracatçımızın finansmana erişim imkanını iyileştiren tedbirler aldık. Eximbank'ın yeniden yapılandırılması suretiyle etkinliğini artırdık. Bu çerçevede sermayeyi artırdık. Bu noktada şunu da söylemek gerekir; sağlanan finansman desteğinin ihracata oranı itibariyle bugün Eximbank, yüzde 26 seviyesine ulaşmıştır. Böylece Kore'yle birlikte dünyada ihracata en fazla destek sağlayan ülke konumuna geldik. Türk Eximbank'ın mevcut başarısına bakarsak yıl sonuna kadar ihracatçımıza sağlanacak desteğin 40 milyar dolar seviyesine çıkmasını bekliyoruz." diye konuştu.

Başbakan Yıldırım, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci'ye seslenerek, "Bu ne demek? Nihat Bey, biz para veriyoruz, paranın zoruyla mı ihracat oluyor? Yani bu 156 milyardan 40 milyarı düşecek miyiz? Benim aklım ermedi bu işe. Neyse sen bunu daha sonra izah edersin" şeklinde espri yaptı. Bunların ihracatın yükseltilmesi için verilen destek olduğunu aktaran Yıldırım, teşvikler ve desteklerin daha fazla ihracat yapılması için alınması gereken tedbirler olduğunu vurguladı.

İhracatçılardan büyük düşünmelerini isteyen Yıldırım, "Bir sene iki sene sonrasını değil 10 sene, 15 sene sonrasını düşünün. Çünkü dünyada yükselen ekonomiler, hangi ekonomiler olacağı belli. İnişte olan ekonomiler de belli. Yükselen ekonomiler batıdan doğuya giden ülkelerde olacak. Bu her yönüyle artık belli olmuştur. Dolayısıyla bu anlamda Türkiye, uzun vadeli yatırım yapılacak ülkelerin başında yer almaktadır. O halde ne yapacağız? Durmak yok; üretime, ihracata, büyümeye devam. Türkiye'nin önü açık, geleceği aydınlık. Allah yolumuzu açık etsin." diyerek konuşmasını tamamladı.

TİM tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen ve 66 ülkeden 700 iş adamının katıldığı hafta etkinlikleri, 3 Kasım'da sona erecek. Etkinlikler boyunca yerli ve yabancı ihracatçılar, iş görüşmeleri gerçekleştirecek.

(Bitti)