25 Tem 2016 12:06
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 21:25
The Guardian Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı övdü: Diktatör demek aptallık olur
Britanya’nın köklü gazetelerinden The Guardian, başyazısında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’dan bu kez övgüyle söz etti.
Guardian hafta içinde yayınlanan başyazısında, ‘Türkiye’nin seçilmiş diktatörlüğe sürüklendiğini’ savunup Erdoğan’a eleştiriler yöneltmişti.
Bugün yayımlanan başyazıda Türkiye’nin coğrafi, kültürel ve zihnen eşsiz bir konumda olduğu belirtilirken, Erdoğan’ın AKP’nin iktidara gelmesinden bu yana Türkiye’yi ileri bir noktaya taşıdığı yorumu yapıldı.
‘Tasfiyeler tehlikeli bir karşılık’
Erdoğan’ın otoriterleşmesinin Gezi Parkı protestolarına yönelik polis müdahalesiyle başladığını yazan ve darbe girişiminin ardından başlatılan tasfiyeleri de ‘tehlikeli bir karşılık’ diye niteleyen gazete, “Yine de Erdoğan’a diktatör yaftası yapıştırmak ve Türkiye’nin başına gelen her şeyden onu sorumlu tutmak aptallık olur ve Batılı bir perspektiften bakıldığında zararlıdır” dedi.
‘Erdoğan, Türkiye’yi demokrasiyle uyum haline getirdi’
Erdoğan’ın seçilmiş hükümetin seçilmiş cumhurbaşkanı olduğu ifade edilen başyazıda, Erdoğan’ın Türkiye’yi demokrasiyle uyum halinde bir ülke haline getirdiği savunuldu: “Erdoğan, hayat standartlarında ve ekonomik refah konusunda büyük bir iyileşme sağladı. Bu, kendisine verilen desteği anlamamıza da yardım eden bir durum. Hatalarına ve yanlış hesaplarına rağmen, Erdoğan Türkiye’nin Suriye girdabına girmesini engelledi.”
‘Erdoğan, darbeyi hesaplaşmak için suistimal etmemeli’
Gazete, Türkiye’nin Batı ülkeleriyle bir şekilde işbirliği yaptığını ve bu bağın güçlendirilmesi gerektiğini savunarak, Erdoğan’a bir dizi tavsiyede bulundu: “Öncelikle Erdoğan sakin olmalı, darbenin asıl faillerinin peşine hukuki biçimde düşmeli ve darbeyle bağlantılı olmayan kişi ve örgütlerle hesaplaşmak için bu durumu suistimal etmeye çalışmamalı. Erdoğan, geniş başkanlık güçlerinin peşine düşmekten ziyade Türk parlamenter demokrasinin önceliğini ve Kürt muhalefetinin meşru rolünü resmen tanımalı, olağanüstü hali kaldırmalı, idam cezasını geri getirme tehdidinden vazgeçmeli ve bağımsız akademisyenlere, gazetecilere ve medyaya zulmetmeyi sonlandırarak ifade özgürlüğüne yönelik saldırılara son vermeli.”
Bugün yayımlanan başyazıda Türkiye’nin coğrafi, kültürel ve zihnen eşsiz bir konumda olduğu belirtilirken, Erdoğan’ın AKP’nin iktidara gelmesinden bu yana Türkiye’yi ileri bir noktaya taşıdığı yorumu yapıldı.
‘Tasfiyeler tehlikeli bir karşılık’
Erdoğan’ın otoriterleşmesinin Gezi Parkı protestolarına yönelik polis müdahalesiyle başladığını yazan ve darbe girişiminin ardından başlatılan tasfiyeleri de ‘tehlikeli bir karşılık’ diye niteleyen gazete, “Yine de Erdoğan’a diktatör yaftası yapıştırmak ve Türkiye’nin başına gelen her şeyden onu sorumlu tutmak aptallık olur ve Batılı bir perspektiften bakıldığında zararlıdır” dedi.
‘Erdoğan, Türkiye’yi demokrasiyle uyum haline getirdi’
Erdoğan’ın seçilmiş hükümetin seçilmiş cumhurbaşkanı olduğu ifade edilen başyazıda, Erdoğan’ın Türkiye’yi demokrasiyle uyum halinde bir ülke haline getirdiği savunuldu: “Erdoğan, hayat standartlarında ve ekonomik refah konusunda büyük bir iyileşme sağladı. Bu, kendisine verilen desteği anlamamıza da yardım eden bir durum. Hatalarına ve yanlış hesaplarına rağmen, Erdoğan Türkiye’nin Suriye girdabına girmesini engelledi.”
‘Erdoğan, darbeyi hesaplaşmak için suistimal etmemeli’
Gazete, Türkiye’nin Batı ülkeleriyle bir şekilde işbirliği yaptığını ve bu bağın güçlendirilmesi gerektiğini savunarak, Erdoğan’a bir dizi tavsiyede bulundu: “Öncelikle Erdoğan sakin olmalı, darbenin asıl faillerinin peşine hukuki biçimde düşmeli ve darbeyle bağlantılı olmayan kişi ve örgütlerle hesaplaşmak için bu durumu suistimal etmeye çalışmamalı. Erdoğan, geniş başkanlık güçlerinin peşine düşmekten ziyade Türk parlamenter demokrasinin önceliğini ve Kürt muhalefetinin meşru rolünü resmen tanımalı, olağanüstü hali kaldırmalı, idam cezasını geri getirme tehdidinden vazgeçmeli ve bağımsız akademisyenlere, gazetecilere ve medyaya zulmetmeyi sonlandırarak ifade özgürlüğüne yönelik saldırılara son vermeli.”