TGS'de 'Cumhuriyet' krizi istifa getirdi! 'Muhbirvari ifadelerin sahibi...’
TGS İstanbul Şube Başkanı Ali Açar'ın Cumhuriyet davasında 'tanık' olarak ifade vermesini 'kabul edilemez' buldu ve istifa ettiğini duyurdu.
Elif Akgül, Türkiye Gazeteciler Sendikası İstanbul Şubesi’ndeki
yöneticilik görevinden istifa etti. Akgül, sendikanın İstanbul Şube
Başkanı Ali Açar’ın Cumhuriyet davasında ‘tanık’ olarak yer
almasını ve verdiği ifadenin ‘kabul edilemez’ olduğunu sendika
yönetimine taşıdıklarını belirterek, disiplin kurulunun oy çokluğu
ile Açar’a sadece uyarı cezası vermesi üzerine istifa ettiğini
duyurdu.
bianet muhabiri ve editörü Elif Akgül, Türkiye Gazeteciler
Sendikası İstanbul Şubesi’ndeki yöneticilik görevinden istifa
etti.
Akgül’ün istifa gerekçesi sendikanın İstanbul Şube Başkanı Ali
Açar’ın Cumhuriyet davasında ‘tanık’ olarak ifade vermesi ve bu
ifadesinde gazetenin yayın politikasını tartışması.
Konuyu sendikanın disiplin kuruluna götürdüklerini ancak Açar’a
sadece uyarı cezası verildiğini hatırlatan Akgül, bu nedenle
sendikadaki yönetim görevinden istifa ettiğini duyurdu.
Akgül “Muhbirvari ifadelerin sahibi hala görevde ve basın özgürlüğü
protestolarında üzerinde TGS önlüğü ile kameralara poz veriyor. TGS
yöneticileri ise ‘koltuk sevdasına’ bu derece kapılmış Açar’ı bir
erkek dayanışması edasıyla korumakta beis görmüyor” sözleriyle
tepkisini dile getirdi.
Görevinden istifa eden Elif Akgül’ün konuya dair açıklaması şu
şekilde:
AKP iktidarının basına yönelik kumpaslarından en önemlilerinden
olan Cumhuriyet davasının tanıklarından biri, aynı zamanda gazete
çalışanı olan Türkiye Gazeteciler Sendikası İstanbul Şube Başkanı
Ali Açar.
Açar’ın tanık sıfatıyla savcıya verdiği ifade, gazetenin yayın
politikasını tartışması, yaptığı yorumlar iddianamenin çatısını
oluşturan beyanlardan.
Öyle ki savcı da “çok önemli” bulduğu ifadeleri büyük harflerle
iddianamede kullanmış.
Bu durumun gazeteci meslek ilkelerini ihlal ettiğini, yayın
politikasının basın özgürlüğünün bel kemiği olduğunu, bir TGS Şube
Başkanı’nın basın üzerinde böylesi baskılar olduğu bir dönemde bu
şekilde “tanık” olarak yer almasının kabul edilemez olduğunu
sendika yönetimine taşıdık. Konuyu disiplin kuruluna götüren Şube
Yönetimi’nden iki kadın yöneticiydik.
Ancak TGS’nin tarihinde kara leke olarak kalacak bu durum disiplin
kurulundan “oy çokluğu” ile uyarı cezası ile karşılandı.
Muhbirvari ifadelerin sahibi ise hala görevde ve basın özgürlüğü
protestolarında üzerinde TGS önlüğü ile kameralara poz veriyor.
TGS yöneticileri ise “koltuk sevdasına” bu derece kapılmış Açar’ı
bir erkek dayanışması edasıyla korumakta beis görmüyor.
Bu bağlamda başta meslek ilkelerini hiçe sayan bir başkan ve onu
koruyup kollayan bir yönetimle çalışma imkanım kalmadığından
yöneticilik görevimden istifa ettim.
Sendikanın bu utançtan kendisini temizlemesi umuduyla.