TGC'den açıklama; MİT Kanunu basın özgürlüğüne darbe vuracak
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), MİT Kanunu Tasarısı'yla ilgili görüşlerini bildirdi.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu TBMM İçişleri
Komisyonu'ndan geçen MİT Kanunu Tasarısının bu haliyle yasalaşması
durumunda basın özgürlüğüne darbe vuracağını, gazetecilerin haber
kaynaklarını açıklamama hakkını ortadan kaldıracağını duyurdu.
TGC Yönetim Kurulu'nun MİT Kanun Tasarı konusunda yaptığı
değerlendirmede "Haber yapan gazeteciler, eser sahipleri, sorumlu
müdürler, yayın sahipleri ve hatta basımı yapanlar bile, işkence
yapan kişilere öngörülen cezalara eşit bir yaptırım tehdidiyle
karşı karşıya kalabilecektir" denildi.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu'nun
açıklamasında şu görüşler yer aldı:
"TBMM İçişleri Komisyonu'ndan geçen Devlet İstihbarat Hizmetleri ve
Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair
Kanun Teklifi'nin yasalaşması halinde, Basın Kanunu ile güvence
altına alınmış olan gazetecilerin kaynaklarını açıklamama hakkı tüm
haberler bakımından ortadan kalkacak. MİT faaliyetlerine ilişkin
hiçbir haber yapılamaz hale gelecektir.
Haberlerin gizli bilgilere ilişkin olması gibi bir kıstas da
teklifte ön görülmemiştir. Bu faaliyetleri haber yapan gazeteciler,
eser sahipleri, sorumlu müdürler, yayın sahipleri ve hatta basımı
yapanlar bile, işkence yapan kişilere öngörülen cezalara eşit bir
yaptırım tehdidiyle karşı karşıya kalacaktır.
Bu yönde bir düzenleme, ifade ve basın özgürlüğüne vurulacak ağır
bir darbe anlamına gelmektedir ve demokratik bir toplumda kabul
edilmesi mümkün değildir.
HABER KAYNAKLARININ GİZLİLİĞİ İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ
KAPSAMINDADIR
Gazetecilerin haber kaynaklarının gizliliğini koruma hakkı ifade
özgürlüğü çerçevesinde korunmaktadır. Birçok uluslararası örgüt bu
hakka ilişkin belgeler üretmişler, birçok uluslararası yargı
organıyla birlikte Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi de (AİHM) bu
hakkın ifade özgürlüğü içerisinde yer aldığını belirten kararlar
almıştır.
HABER KAYNAĞINI ACIKLAMAMA HAKKI KAMU
YARARINADIR
Gazetecilerin haber kaynaklarını açıklamama hakkı hem gazetecilik
faaliyetinin tam olarak gerçekleştirilebilmesi hem de toplumun kamu
yararına ilişkin konularda bilgiye ulaşabilmesi için temel bir şart
olarak tanımlamıştır.
Böyle bir güvencenin olmaması halinde haber kaynakları bilgi
paylaşmama yoluna gidebilir ve bu da basının toplumu kamu yararı
bulunan konularda bilgilendirmesine engel olabilir.
Türkiye'de 5187 sayılı Basın Kanunu'nun 12. maddesi gazetecilerin
haber kaynaklarını açıklamama hakkını güvence altına almaktadır.
Maddeye göre süreli yayın sahibi, sorumlu müdür ve eser sahibi
kaynaklarını açıklamaya zorlanamayacaktır.
Kanımızca Anayasa ile güvence altına alınan ifade özgürlüğü ve
Anayasanın 90. Maddesi çerçevesinde kanun hükmünde olan AİHS ile bu
sözleşmeyi yorumlayan AİHM kararları ve uluslararası örgütlerin
belgeleri bir arada değerlendirildiğinde, profesyonel işleri
dolayısıyla bilginin toplanması, editoryal incelemesi veya
yayılması sırasında edindiği bilgilerle kaynakları belirleyebilecek
tüm kişilerin bu güvenceden yararlanması gerekir.
Yolsuzluk, insan hakları ihlalleri ve yetkilerin kötüye
kullanılmasıyla ilgili bilgiler yayınlanabilir
Devlet sırrı, gizli bilgilerin yayınlanmasına ilişkin gerekli
güvencelerden biri 19 Aralık 2006'da kamuoyu ile
paylaşılmıştır.
BM Düşünce ve İfade Özgürlüğü Özel Raportörü, Avrupa Güvenlik ve
İşbirliği Topluluğu Medyanın Özgürlüğü Temsilcisi, Amerikan
Devletleri Örgütü İfade Özgürlüğü Özel Raportörü, Afrika İnsanların
ve Halkların Hakları Komisyonu İfade Özgürlüğü ve Bilgiye Ulaşma
Özel Raportörü tarafından yayınlanan ortak bildiride şu şekilde
ifade edilmiştir;
Gazetecilerin gizli bilgileri elde etmelerinde herhangi bir kusurlu
davranışları bulunmaması esastır. 'Avrupa Konseyi Parlamenterler
Meclisi de Espiyonaj veya Devlet Sırlarının Açıklanmasına İlişkin
Ceza Davalarında Adil Yargılanmaya İlişkin kararında' devletlerin
gizli belgelerini korumaktaki meşru çıkarlarının, ifade özgürlüğüne
karşı kesin bir sınırlama aracı olarak kullanılamayacağı
belirtilmiştir.
Kararda ifade özgürlüğünün demokratik bir toplumun vazgeçilmez bir
yapıtaşı olduğunu ve yolsuzluk, insan hakları ihlalleri ve
yetkilerin kötüye kullanılması gibi konuların serbestçe
yayılabilmesinin gerekliliğine dikkat çekmiştir.
GAZETECİLER KAMU YARARI ADINA GÖREVLERİNİ
YAPAMAYACAK
Basın özgürlüğü, kamu kurumlarının faaliyetlerinin gizlilik
çerçevesinde demokratik veya yargısal denetimin dışında kaldığı
konularda daha büyük önem taşımaktadır.
Bir gazetecinin gizlilik kalkanı altındaki bir bilgiyi, belgeyi
yayınlaması dolayısıyla cezalandırılması, kamusal yarar olan
konuların yayınlanmasında gazetecilere geri adım attıracak ve
gazetecilerin kamuoyu yararına halkın gerçeklerden haberdar olma
görevini yerine getirmesini engelleyecektir. - İstanbul