TDK'daki o ifadelerin kaldırılması talebine ret!
Ankara 18. İdare Mahkemesi, "Kadınları aşağıladığı" gerekçesiyle bazı kelimelerin TDK'dan kaldırılması talebini reddetti
Ankara 6. İdare Mahkemesi’nin kadınlara yönelik ayrımcılık içeren
“müsait”, “boyalı”, “yollu” gibi kelimelerinin argo anlamlarının
Türk Dil Kurumu’nun (TDK) sözlüğünden kaldırılması kararının
ardından yargıdan tersi bir karar çıktı. Ankara 18. İdare
Mahkemesi; “kirli”, “esnaf”, “müsait”, “yollu”, “serbest”,
“kötüleşmek”, “boyalı”, “oynak” kelimelerinin sözlükten çıkarılması
talebini reddetti.
TDK Başkanlığı da 6. İdare Mahkemesi’nin kararının kaldırılması
için bölge idare mahkemesine itiraz etti.
Cumhuriyet'ten Alican Uludağ'ın haberine göre Ankara 6. İdare
Mahkemesi, Halkevleri Eş Genel Başkanı Dilşat Aktaş’ın açtığı dava
sonucunda “müsait”, “boyalı”, “yollu”, “taze”, “oynak”, “kötü yola
düşmek”, “esnaf”, “kötüleşmek”, “serbest” kelimelerinin argo
anlamlarının TDK sözlüğünden ve internet sitesinden kaldırılmasına
karar vermişti. Ancak bu kelimeleri sözlükten çıkarmaya direnen TDK
Başkanlığı, kararın iptal edilmesi için Ankara Bölge İdare
Mahkemesi’ne itiraz etti. İtiraz dilekçesinde, sosyal bir olgu olan
argonun, her toplumda kendinde yer bulduğu, dolayısıyla başka
dillerde de benzer sözler görülebileceği ifade edildi.
Sözlüklerdeki her sözün, yerine göre ayrımcılık, hakaret, aşağılama
veya küçük düşürme amaçlı kullanılabileceği savunulan dilekçede,
“Bu bakımdan kelimelerin sözlüklerdeki varlığı değil herhangi
birine veya birilerine yönelik kullanımları yargının konusu
olabilmelidir. Kelimelerin sözlüklerden yargı yoluyla
çıkarılabilmesi yolu açılırsa, TDK’nin işlevsiz hale geleceğinden
kaygı duyulmaktadır” denildi.
"Ayrımcı değil"
TDK avukatı, itiraz dilekçesinin ekine Ankara 18. İdare
Mahkemesi’nin “kirli”, “esnaf”, “müsait”, “yollu”, “serbest”,
“kötüleşmek”, “boyalı”, “oynak” kelimelerinin sözlükten
çıkarılmasını isteyen avukat Feyza Altun’un açtığı davanın reddine
ilişkin kararını koydu. Bu kelimelerin varlığının ayrımcılık ve
ötekileştirme nedeni olarak kabul edilmeyeceğini belirten 18. İdare
Mahkemesi, “Aksine davalı kurum tarafından internet sitesinde ve
basılı sözlükte bu kelimelere yer verilmek suretiyle kişilerin daha
dikkatli davranmasının sağlanacağı, bu sözcüklerin kullanıldıkları
yere ve amaca göre suç unsuru sayılabileceğini alenileştirmiş
olacağı, dolayısıyla kadına karşı yapılabilecek ayrımcılığın
önlenmesine hizmet edeceği de açıktır” denildi.
Karar onanmalı
Dilşat Aktaş adına 6. İdare Mahkemesi’nde açtığı davayı kazanan
avukat Selin Nakıpoğlu, kadınlara “sen eşit değilsin” söyleminin
bir devlet politikası haline geldiği zamanlardan geçildiğini ifade
etti. Nakıpoğlu, bölge idare mahkemesinin toplumsal cinsiyet
ilişkileri açısından önemli bir karar olan mahkemenin kararını
onayacağını düşündüklerini kaydetti.