15 Şub 2014 09:59 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 15:56

TBMM'de kan döküldü: 3 yaralı

CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan'ın kürsüde pasif protestosu kavga çıkardı, 3 milletvekili yaralandı. CHP'li Köktürk'ün burnu kırık...

HSYK kanun teklifinin görüşüldüğü TBMM Genel Kurulu'nda söz alarak kürsüye çıkan CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, yolsuzluklar üzerinden hükümeti eleştirdi. Süresi dolmasına rağmen kürsüden inmeyen Tezcan'a Meclis Başkanvekili Sadık Yakut uyarıda bulundu. Uyarılara rağmen kürsüden inmeyen ve işgal eden Bülent Tezcan'a Ak Parti Milletvekilleri tepki gösterdi. Buna rağmen Tezcan, kürsü işgalini sürdürünce, TBMM Başkanvekili Sadık Yakut, birleşime ara verdi.

BEŞİR ATALAY ARADA KALDI
Bu sırada TBMM Katip Üyesi Ak Parti Burdur Milletvekili Bayram Özçelik, kürsüdeki Tezcan'ın yanına gitti. Yaşanan sözlü tartışmanın ardından Özçelik, Tezcan'a yumruk attı. Bu yumruğun ardından Meclis karıştı. Ak Parti ve CHP'li vekiller birbirine girdi. Yumruk darbelerine maruz kalan Tezcan'ı, Genel Kurul'da bulunan Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, tutarak kurtarmaya çalıştı. Meclis'teki kavga yaklaşık 5 dakika sürdü. Yüzüne aldığı darbe sonucu burnu kanayan CHP Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk, hastaneye kaldırıldı.

KADIN MİLLETVEKİLLERİ DE SÖZLÜ TARTIŞTI
Genel Kurul'da Ak Partili ve CHP'li milletvekilleri arasında da sözlü tartışma yaşandı. Yaşanan kavga nedeniyle Genel Kurul'da birleşime ara verildi.

Meclis Genel Kurulu bir saatlik aranın ardından 27'nci maddeyle görüşmelere devam etti. İlk olarak TBMM Başkanvekili Sadık Yakut, Grup başkanvekillerine söz verdi. TBMM'de milletvekillerinin fiili bir noktaya gelmesinin kabul edilemeyeceğini belirten MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, "Ben iki siyasi partiye de sakin olmalarını tavsiye ediyorum. Meydan muhaberesiyle olmaz bu işler. Bu konuda şiddetten karşılıklı olarak yumruk sallamaktan vazgeçmek için azami ihtimam gösterilmesi gerek. Meclisimizde kan görünüyor artık. Bu nereye varacak. Kimse sorumlusu bulunsun cezası verilsin. TBMM'nin tamamını böylesine bir kavganın içinde göstermek olmaz, ayıbı kim yapmışsa ayıp ona aittir" dedi.

'YAHU EŞKIYA MISINIZ SİZ'
CHP Grup Başkanvekili Engin Altay ise şöyle konuştu: "3 milletvekilimiz Meclise yakın hastanelerde. Parlamentoda maalesef kan akmıştır. Bir kere bu gelişme ile ilgili bir işlem yapmadan, hiçbir yaşanmamış gibi 523 sıra sayılı kanuna devam etme ısrarınızı anlamış değilim. Bu gergin ortamda buna bu şekilde devam etmek yeni olaylara yol açmaya imkan verebilir. O kürsü Adalet ve Kalkınma Partisi 'nin kürsüsü değil, o kürsü Cumhuriyet Halk Partisi 'nin, Milliyetçi Hareket Partisi 'nin, BDP 'nin değil, o kürsü milletin kürsüsüdür. Kürsüde fazla kalmak bir pasif direniş diye algılanmalıdır. Meclis'te idari amirler vardır. Buna bir daha tevessül etmeyeceğinizi umuyorum. Bu idare amirlerinin işidir. Buna bir daha tevessül ederseniz daha farklı şeyler olabilir. Ayıptır yahu eşkıya mısınız siz. Bundan dolayı tetkik yapmanız lazım. Sayın Başkan sizi sağduyuya davet ediyorum, tarafsızlığa davet ediyorum. Bir milletvekilinde kan var bu size dokunmuyor mu? Milletvekilimizin burnu kırılmış. Gümrükten mal mı kaçırıyoruz sayın başkan, bu kadar aceleydi de geçen hafta bu kanunu niye geri çektiniz. Bakanları, iktidar partisini ve Sayın Başkan'ı sağduyuya davet ediyorum."

Ak Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş da yaptığı konuşmasında şunları söyledi: "Tasarıyı geri çekme gibi bir durum söz konusu değil. CHP Genel Başkanının sayın Cumhurbaşkanı'nı ziyaretinden sonra Anayasa değişikliği ile ilgili yaptığı çağrı üzerine Ak Parti grubu ile sayın bakan birlikte diğer parti gruplarını ziyaret etmişler ve sonuç alamamışlardır. Sonuç alınamaması üzerine biz bu kanunu çıkartacağımızı diğer gruplara söyledik. TBMM çalışmalarına karar aldığı süre içinde hiç kimse talimatla, emirle, zorla burada tutmuyor. Bana laf atan arkadaşlara diyorum ki, grup başkanvekilleriniz sizi burada tutmuyor, isteyen evine gidebilir. Nitekim 130 kişilik grupta 25-30 kişi ile burada devam ediyorsunuz. Kürsüye çıkan her konuşmacı eleştiri yapabilir, bütün Ak Parti grubunu, hükümetimizi hırsızlıkla suçladığı takdirde, henüz ortada net olarak ortaya çıkmış bir şey yokken sadece tapelerle ortaya çıkan meseleyi, yargı arasında olan bir şeyi suçlayarak bir yere gidemezsiniz. Parlamentoda demokrasilerde mutlaka direniş vardır. Dün milletvekili arkadaşımızın birisi ağzına bant bağlayarak pasif direnişi göstermiştir. Önerge sırası varken, sıra bana gelmişken benim görüşmemi engellemek adını orada kürsüyü işgal ederek durması pasif direniş değil, Ak Parti'nin veya başka bir siyasi partinin hakkından çalmaktır. Biz bu yasayı çıkartmak için gayret gösteriyoruz, acelemiz de yok. Sakin sakin dinliyoruz. Hem hükümetimizi, grubumuzu, bize oy veren insanları töhmet altında bırakan iftiralarla karşı karşıya kaldığımızda milletvekili arkadaşlarımız 'sakin ol, bağırmadan konuş' diyerek uyarma gayreti içindeler. Görüntüleri izledik, buradan laf atan arkadaşlarımızın hiç birisinde hakaret yok. Ama konuşmacının 'hırsızsınız' diye ifade ettiği takdirde buda vicdanları yaralıyor. Grup Başkanvekilleri olarak bize önemli görevler düşmektedir, orada kürsüyü zamanında fazla kullanan arkadaşımızı uyarmak grup başkanvekillerinin ve o grubunun idari amirlerinindir."