03 Ağu 2012 19:51
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 13:59
TARTIŞMA YARATACAK ÇIKIŞ; LEVENT KIRCA'NIN TAVRI ÖTEKİLEŞTİRMEDİR!
Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, Hülya Avşar'ın jüri üyeliğine karşı çıkılmasına tepki gösterdi.
Mustafa Akaydın 49. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film
Festivali’nde ulusal uzun metraj film yarışmasının büyük jürisine
Hülya Avşar’ın başkanlık yapacağını, ancak bazı insanların bu
duruma eleştiriyle yaklaştığını belirtti.
Sanatçı Levent Kırca’nın jüri üyeliğinden çekilmesi ile ilgili kendisine mektup gönderdiğini ifade eden Akaydın, ’’Bu konuda gösterilen tepkiyi yersiz bir tepki olarak değerlendiriyorum. Çünkü Altın Portakal, özünde Yeşilçam’ın bir etkinliği. Yani ulusal sinema endüstrimizin bir etkinliği’’ dedi.
Antalya Kültür Sanat Vakfı’nın (AKSAV) yönetim kurulu kararıyla her yıl Türk sinemasına emek vermiş, şöhret olmuş, deneyim, birikim kazanmış sanatçılara jüri başkanlığı teklifini götürüldüğünü anlatan Akaydın, çekimlerinden dolayı bazı sanatçıların teklifi kabul etmediğini belirtti.
’’KIRCA’NIN TAVRINI ÖTEKİLEŞTİRME OLARAK GÖRÜYORUM’’
Son 2 yıldır jüri başkanlarının kadın olmasından gurur duyduklarını ifade eden ve Hülya Avşar’a böyle bir sorumluluğu kabul ettiği için teşekkür eden Akaydın, ’’Hülya hanım sadece sanatçılığıyla değil, birçok faaliyetleriyle Türk sanat dünyasına isim vermiş bir hanımefendi. Onun dışındaki olumsuz özelliklerini tartışmak, vardır demiyorum, ama tartışmak etik olarak hiç bize düşmez, bunu doğru bulmuyorum. Bu şekilde eleştiri yapan başta çok sevdiğimiz Levent Kırca olmak üzere insanları da sitemle karşılıyorum’’ diye konuştu.
Levent Kırca’ya sitemini telefonla iletmeyi düşündüğünü kaydeden Akaydın, Kırca’nın çok değerli bir sanatçı olduğunu, onu da bir gün Altın Portakal’da jüri başkanı olarak görmek istediklerini bildirdi.
Herkesin sanata ve kültüre farklı bakış açısı olduğuna işaret eden Akaydın, şöyle dedi:
’’İnsanların içinde yaşadığımız dünyada birbirlerini kültür zenginliği yönünden eleştirme hakları veya yaptırımları olduğunu sanmıyorum. Kültür bir zenginliktir. Kültürün en önemli özelliklerinden biri hoşgörüdür, toleranstır, başkasını öteki kabul etmemektir. Biraz sayın Kırca’nın tavrını ’ötekileştirme’ olarak görüyorum.’’
Kendisinin AKSAV’ın Yönetim Kurulu Başkanı olmadığını, onursal başkan olduğunu hatırlatan Akaydın, kritik konularda kendisine danışıldığını, ancak bu kararın yönetim kurulunun takdiri olduğunu söyledi.
FESTİVALİN BU YILKİ TEMASI ’MİZAH’
Başkan Akaydın, Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin bu yılki ana temasının mizah olduğunu kaydetti. Mizah anlayışının her alanda çok önemli olduğunu vurgulayan Akaydın, ’’Mizah aynı zamanda toplumsal bir eleştirinin de gösterisidir. Türkiye’nin toplumsal eleştiriyi hoşgörüyle karşılamasının zamanı geldi, hatta geçiyor bile diye düşünüyorum. Çok önemli mizah yetenekleri yetiştirmiş bir ülkenin evlatlarıyız. Dolayısıyla bu toplumsal bir başkaldırış ve direnişin de simgesidir bence’’ diye konuştu.
Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak masrafları halkın cebinden çıkan bir etkinlikte sadece dünyada şöhret olmuş ve kaşe bedeli çok yüksek insanları getirerek reklam yapma peşinde olmadığını ifade eden Akaydın, önceki yıllarda dünyaca ünlü isimlerin etkinliğe katıldıklarını, ancak toplumun beklentilerini karşılamadıklarını belirtti. Akaydın, magazin değeri yüksek olmayan, ama bilgi değeri yüksek ünlüleri etkinliğe davet ettiklerini kaydetti.
Bu yılki festivalin bütçesinin 5,5 milyon lira olduğunu bildiren Akaydın, ’’Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan bütçeye yeterince destek alamıyoruz. 2008 yılında bakanlık 7,2 milyon lira civarında destekte bulunmuştu. Geçen yıl sanıyorum 800 bin lira verildi, bir ara da 500 bin lira verilmişti. Benim başkanlık dönemimde yeterince destek göremiyoruz’’ diye konuştu.
AKSAV’A HACİZ KONUSU
Mustafa Akaydın, AKSAV’a yönelik haciz konusunun yaklaşık 3,5 yıl önce yaşandığını söyledi. Hasan Akıncıoğlu’nun AKSAV adına bir ödemede bulunduğunu ve bunu kişisel çekiyle yaptığını dile getiren Akaydın, ’’Bu çekin geri ödenmesi bizden istendi. Aradan 3,5 yıl geçti. O zaman biz de bu borcu ödeyemeyeceğimizi belirttik. Hasan beye kibarca ’bizim bunu ödememiz mümkün değil, siz bunu kişisel çekinizle ödemiş bulunuyorsunuz. Bu nedenle hukuki bir süreç yaşamanız gerekiyor’ dedik. O süreçler bitti, bildiğim kadarıyla yargısal olarak da hak ettiğini kanıtladı. AKSAV da bunu ödediğini belirtiyor’’ diye konuştu.
’’KAÇAK ELEKTRİK KULLANDIĞIM YALAN’’
Akaydın, bir gazetede kendisinin kaçak elektrik kullandığı yönünde haberlerin haberlerin gerçeği yansıtmadığını ifade etti. Bıyıklı köyünde 13 yıldır kullandığı bir köy evi olduğunu, burada hayvan baktığını anlatan Akaydın, şunları söyledi:
’’Orada hayvanlar için bakıcı evi yaptık. Prefabrike ev olduğu için mevcut kanunlara göre buraya elektriği süzme elektrik yöntemiyle almamız mümkündü, biz de bu şekilde yaptık. Kendi evimden prefabrike eve süzme elektrik verdik, onun da parasını ben ödüyorum. Kaçak elektrik kullandığım yalan. TEDAŞ’ın yeni uygulamasına göre prefabrike evlere de saat verilebiliyor. Bu doğrultuda yeni elektrik saati alımı için girişimde bulundum.’’
Belediye Başkanı Akaydın, Antalya’ya krematoryum yapılacağı yönündeki iddialarla ilgili olarak ise gündemlerinde böyle bir durumun söz konusu olmadığını ifade ederek, ’’Uluslararası bir kentsek, yabancıların dini ihtiyaçları varsa, bu ihtiyaçları karşılamakla yükümlüyüz. Antalya’da bir gün bu konuda talep artışı olursa bir krematoryum, ufak çaplı da olsa yapılabilir. Ama şimdilik gündemimizde böyle bir şey yok’’ dedi.
Başkan Akaydın, parti içindeki tartışmaların da durulduğunu söyledi. CHP’nin öz eleştiriyi seven, eleştirel aklı temsil eden bir parti olduğunu belirten Akaydın, parti içinde fikirler tartışması, çatışması yaşandığını, bunun da eleştirel aklı temsil eden ideolojiyi yansıttığını kaydetti.
’’İCRA TAKİBİ KALDIRILDI’’
Antalya Kültür Sanat Vakfı (AKSAV) Avukatı Ali Rıza Tıraş, AKSAV’a yönelik haciz iddiası ile ilgili olarak ’’İstanbul İcra Mahkemesi’nde görülen davada söz konusu çekin usulsüz ve hukuka aykırı olarak düzenlendiği, çekin zaman aşımına uğradığı belirtilerek icra takibinin kaldırılması yönünde karar verildi’’ dedi.
Tıraş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 44 ve 45. Antalya Altın Portakal Film Festivali kapsamında Hürtur AŞ’ye faturalandırılan ve ödemesi yapılan 150 bin liralık çekin Akın Faktoring firmasına kırdırılarak AKSAV’a karşı haksız bir işlem yapıldığını savundu.
İstanbul İcra Mahkemesi’nde bu işlemlerin iptali ile ilgililer hakkındaki şikayetlerine ilişkin davanın bugün karara bağlandığını kaydeden Tıraş, icra işleminin iptali yönünde karar verildiğini bildirdi. Tıraş ’’İstanbul İcra Mahkemesi’nde görülen davada söz konusu çekin usulsüz ve hukuka aykırı olarak düzenlendiği, çekin zaman aşımına uğradığı belirtilerek icra takibinin kaldırılması yönünde karar verildi’’ diye konuştu.
Söz konusu çekin 2009 yılında Hasan Akıncıoğlu tarafından Akın Faktoring’e ödendiğini vurgulayan Tıraş, ’’Çek, faktoring mevzuatına aykırı olarak temlik alınmış ve zaman aşımına uğramış bir çektir. Faktoring firması bu sebeple hukuka aykırı bir işlem yürütmüştür. Mahkeme kararı da bizim haklılığımızı ortaya koymuştur’’ dedi.
İCRA KARARI
Uluslararası Altın Portakal Film Festivali’ni düzenleyen AKSAV’a yaptığı hizmetlerden dolayı Akın Faktoring Hizmetleri firmasına, vakıfın o dönemdeki yöneticileri Hasan Akıncıoğlu ve Erol İşbilir’in imzası bulunan 150 bin liralık çek verdiği öne sürülmüştü.
Çekin ödenmemesi nedeniyle firmanın icra takibi başlatması üzerine 150 bin lirayı ödemek zorunda kalan Akıncıoğlu, mahkemeye başvurarak çeke vakfı temsilen imza attığını, borçsuz olduğunu, bu nedenle paranın iadesini istemişti.
Mahkemenin Akıncıoğlu’nun talebini kabul etmesi üzerine Akın Faktoring, Akıncıoğlu’ndan tahsil edilen parayı aradan geçen sürede yasal faiziyle birlikte 270 bin lira olarak bu yılın haziran ayında ödediği iddia edilmişti.
AKSAV’dan alacağının tahsili amacıyla yeniden hukuki süreç başlatan Akın Faktoring Hizmetleri’nin başvurusu üzerine Antalya 6. İcra Müdürlüğü haciz kararı vermiş, haciz kararı geçtiğimiz günlerde uygulanmıştı.
Sanatçı Levent Kırca’nın jüri üyeliğinden çekilmesi ile ilgili kendisine mektup gönderdiğini ifade eden Akaydın, ’’Bu konuda gösterilen tepkiyi yersiz bir tepki olarak değerlendiriyorum. Çünkü Altın Portakal, özünde Yeşilçam’ın bir etkinliği. Yani ulusal sinema endüstrimizin bir etkinliği’’ dedi.
Antalya Kültür Sanat Vakfı’nın (AKSAV) yönetim kurulu kararıyla her yıl Türk sinemasına emek vermiş, şöhret olmuş, deneyim, birikim kazanmış sanatçılara jüri başkanlığı teklifini götürüldüğünü anlatan Akaydın, çekimlerinden dolayı bazı sanatçıların teklifi kabul etmediğini belirtti.
’’KIRCA’NIN TAVRINI ÖTEKİLEŞTİRME OLARAK GÖRÜYORUM’’
Son 2 yıldır jüri başkanlarının kadın olmasından gurur duyduklarını ifade eden ve Hülya Avşar’a böyle bir sorumluluğu kabul ettiği için teşekkür eden Akaydın, ’’Hülya hanım sadece sanatçılığıyla değil, birçok faaliyetleriyle Türk sanat dünyasına isim vermiş bir hanımefendi. Onun dışındaki olumsuz özelliklerini tartışmak, vardır demiyorum, ama tartışmak etik olarak hiç bize düşmez, bunu doğru bulmuyorum. Bu şekilde eleştiri yapan başta çok sevdiğimiz Levent Kırca olmak üzere insanları da sitemle karşılıyorum’’ diye konuştu.
Levent Kırca’ya sitemini telefonla iletmeyi düşündüğünü kaydeden Akaydın, Kırca’nın çok değerli bir sanatçı olduğunu, onu da bir gün Altın Portakal’da jüri başkanı olarak görmek istediklerini bildirdi.
Herkesin sanata ve kültüre farklı bakış açısı olduğuna işaret eden Akaydın, şöyle dedi:
’’İnsanların içinde yaşadığımız dünyada birbirlerini kültür zenginliği yönünden eleştirme hakları veya yaptırımları olduğunu sanmıyorum. Kültür bir zenginliktir. Kültürün en önemli özelliklerinden biri hoşgörüdür, toleranstır, başkasını öteki kabul etmemektir. Biraz sayın Kırca’nın tavrını ’ötekileştirme’ olarak görüyorum.’’
Kendisinin AKSAV’ın Yönetim Kurulu Başkanı olmadığını, onursal başkan olduğunu hatırlatan Akaydın, kritik konularda kendisine danışıldığını, ancak bu kararın yönetim kurulunun takdiri olduğunu söyledi.
FESTİVALİN BU YILKİ TEMASI ’MİZAH’
Başkan Akaydın, Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin bu yılki ana temasının mizah olduğunu kaydetti. Mizah anlayışının her alanda çok önemli olduğunu vurgulayan Akaydın, ’’Mizah aynı zamanda toplumsal bir eleştirinin de gösterisidir. Türkiye’nin toplumsal eleştiriyi hoşgörüyle karşılamasının zamanı geldi, hatta geçiyor bile diye düşünüyorum. Çok önemli mizah yetenekleri yetiştirmiş bir ülkenin evlatlarıyız. Dolayısıyla bu toplumsal bir başkaldırış ve direnişin de simgesidir bence’’ diye konuştu.
Antalya Büyükşehir Belediyesi olarak masrafları halkın cebinden çıkan bir etkinlikte sadece dünyada şöhret olmuş ve kaşe bedeli çok yüksek insanları getirerek reklam yapma peşinde olmadığını ifade eden Akaydın, önceki yıllarda dünyaca ünlü isimlerin etkinliğe katıldıklarını, ancak toplumun beklentilerini karşılamadıklarını belirtti. Akaydın, magazin değeri yüksek olmayan, ama bilgi değeri yüksek ünlüleri etkinliğe davet ettiklerini kaydetti.
Bu yılki festivalin bütçesinin 5,5 milyon lira olduğunu bildiren Akaydın, ’’Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan bütçeye yeterince destek alamıyoruz. 2008 yılında bakanlık 7,2 milyon lira civarında destekte bulunmuştu. Geçen yıl sanıyorum 800 bin lira verildi, bir ara da 500 bin lira verilmişti. Benim başkanlık dönemimde yeterince destek göremiyoruz’’ diye konuştu.
AKSAV’A HACİZ KONUSU
Mustafa Akaydın, AKSAV’a yönelik haciz konusunun yaklaşık 3,5 yıl önce yaşandığını söyledi. Hasan Akıncıoğlu’nun AKSAV adına bir ödemede bulunduğunu ve bunu kişisel çekiyle yaptığını dile getiren Akaydın, ’’Bu çekin geri ödenmesi bizden istendi. Aradan 3,5 yıl geçti. O zaman biz de bu borcu ödeyemeyeceğimizi belirttik. Hasan beye kibarca ’bizim bunu ödememiz mümkün değil, siz bunu kişisel çekinizle ödemiş bulunuyorsunuz. Bu nedenle hukuki bir süreç yaşamanız gerekiyor’ dedik. O süreçler bitti, bildiğim kadarıyla yargısal olarak da hak ettiğini kanıtladı. AKSAV da bunu ödediğini belirtiyor’’ diye konuştu.
’’KAÇAK ELEKTRİK KULLANDIĞIM YALAN’’
Akaydın, bir gazetede kendisinin kaçak elektrik kullandığı yönünde haberlerin haberlerin gerçeği yansıtmadığını ifade etti. Bıyıklı köyünde 13 yıldır kullandığı bir köy evi olduğunu, burada hayvan baktığını anlatan Akaydın, şunları söyledi:
’’Orada hayvanlar için bakıcı evi yaptık. Prefabrike ev olduğu için mevcut kanunlara göre buraya elektriği süzme elektrik yöntemiyle almamız mümkündü, biz de bu şekilde yaptık. Kendi evimden prefabrike eve süzme elektrik verdik, onun da parasını ben ödüyorum. Kaçak elektrik kullandığım yalan. TEDAŞ’ın yeni uygulamasına göre prefabrike evlere de saat verilebiliyor. Bu doğrultuda yeni elektrik saati alımı için girişimde bulundum.’’
Belediye Başkanı Akaydın, Antalya’ya krematoryum yapılacağı yönündeki iddialarla ilgili olarak ise gündemlerinde böyle bir durumun söz konusu olmadığını ifade ederek, ’’Uluslararası bir kentsek, yabancıların dini ihtiyaçları varsa, bu ihtiyaçları karşılamakla yükümlüyüz. Antalya’da bir gün bu konuda talep artışı olursa bir krematoryum, ufak çaplı da olsa yapılabilir. Ama şimdilik gündemimizde böyle bir şey yok’’ dedi.
Başkan Akaydın, parti içindeki tartışmaların da durulduğunu söyledi. CHP’nin öz eleştiriyi seven, eleştirel aklı temsil eden bir parti olduğunu belirten Akaydın, parti içinde fikirler tartışması, çatışması yaşandığını, bunun da eleştirel aklı temsil eden ideolojiyi yansıttığını kaydetti.
’’İCRA TAKİBİ KALDIRILDI’’
Antalya Kültür Sanat Vakfı (AKSAV) Avukatı Ali Rıza Tıraş, AKSAV’a yönelik haciz iddiası ile ilgili olarak ’’İstanbul İcra Mahkemesi’nde görülen davada söz konusu çekin usulsüz ve hukuka aykırı olarak düzenlendiği, çekin zaman aşımına uğradığı belirtilerek icra takibinin kaldırılması yönünde karar verildi’’ dedi.
Tıraş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 44 ve 45. Antalya Altın Portakal Film Festivali kapsamında Hürtur AŞ’ye faturalandırılan ve ödemesi yapılan 150 bin liralık çekin Akın Faktoring firmasına kırdırılarak AKSAV’a karşı haksız bir işlem yapıldığını savundu.
İstanbul İcra Mahkemesi’nde bu işlemlerin iptali ile ilgililer hakkındaki şikayetlerine ilişkin davanın bugün karara bağlandığını kaydeden Tıraş, icra işleminin iptali yönünde karar verildiğini bildirdi. Tıraş ’’İstanbul İcra Mahkemesi’nde görülen davada söz konusu çekin usulsüz ve hukuka aykırı olarak düzenlendiği, çekin zaman aşımına uğradığı belirtilerek icra takibinin kaldırılması yönünde karar verildi’’ diye konuştu.
Söz konusu çekin 2009 yılında Hasan Akıncıoğlu tarafından Akın Faktoring’e ödendiğini vurgulayan Tıraş, ’’Çek, faktoring mevzuatına aykırı olarak temlik alınmış ve zaman aşımına uğramış bir çektir. Faktoring firması bu sebeple hukuka aykırı bir işlem yürütmüştür. Mahkeme kararı da bizim haklılığımızı ortaya koymuştur’’ dedi.
İCRA KARARI
Uluslararası Altın Portakal Film Festivali’ni düzenleyen AKSAV’a yaptığı hizmetlerden dolayı Akın Faktoring Hizmetleri firmasına, vakıfın o dönemdeki yöneticileri Hasan Akıncıoğlu ve Erol İşbilir’in imzası bulunan 150 bin liralık çek verdiği öne sürülmüştü.
Çekin ödenmemesi nedeniyle firmanın icra takibi başlatması üzerine 150 bin lirayı ödemek zorunda kalan Akıncıoğlu, mahkemeye başvurarak çeke vakfı temsilen imza attığını, borçsuz olduğunu, bu nedenle paranın iadesini istemişti.
Mahkemenin Akıncıoğlu’nun talebini kabul etmesi üzerine Akın Faktoring, Akıncıoğlu’ndan tahsil edilen parayı aradan geçen sürede yasal faiziyle birlikte 270 bin lira olarak bu yılın haziran ayında ödediği iddia edilmişti.
AKSAV’dan alacağının tahsili amacıyla yeniden hukuki süreç başlatan Akın Faktoring Hizmetleri’nin başvurusu üzerine Antalya 6. İcra Müdürlüğü haciz kararı vermiş, haciz kararı geçtiğimiz günlerde uygulanmıştı.