'Tarih tekerrürden ibarettir' demişler! Aydın Doğan bunu nasıl kanıtladı? (Medyaradar/Özel)

Gazetecilikte Bab-ı Âli dönemi yaşanırken, medya patronlarının mesleği de gazetecilikti.

80’li yıllara gelindiğinde ise tablo biraz değişti.

Türkiye ilk kez Aydın Doğan’ın ismini de işte bu günlerde duydu.

MİLLİYET HÜRRİYET’İ ALDI

Takvim yaprakları 1980 yılını gösterirken sanayici Aydın Doğan, Ercüment Karacan’dan Milliyet Gazetesi’ni satın alarak medya patronluğu serüvenine ilk adımı attı.

9 Ağustos 1994’te ise Aydın Doğan’ın Milliyet’i dikkat çeken bir hamle daha yaptı ve Erol Simavi’den Hürriyet Gazetesi’ni satın aldı.

Doğan böylece büyük çaplı bir medya gücünü himayesine kattı.

1988’DE SATTI GERİ ALDI

1998 yılına gelindiğinde ise o dönem birden çok yayın kuruluşunu elinde toplayan iş adamı Korkmaz Yiğit, Aydın Doğan’ın Milliyet’ine de talip oldu.

Yapılan görüşmelerin ardından 90 milyon dolara (Aydın Doğan’ın ifade ettiği rakam) anlaşıldı. Ancak daha sonra bu satış işlemi durdu ve Aydın Doğan’ın Yiğit’e parasını iade ettiği açıklandı

Doğan, 2002 yılında bu satışla ilgili ise “Ben Milliyet Gazetesi'ni satmakla hata ettim, kabul ediyorum hatamı” ifadelerini kullandı.

FARKLI GRUPLAR DÖNEMİ

2011 yılına gelindiğinde ise Aydın Doğan, uzun bir süreden beri satmayı arzu ettiğini söylediği Milliyet’i yeniden elinden çıkardı. Gazete, 47 milyon 960 bin dolar karşılığında Demirören Grubu’na geçti.

Aynı dönem Doğan Grubu, RTÜK’ün rekabet kuralları gereği 2005 yılında TMSF’den aldığı STAR TV’yi de satmak zorunda kaldı.

MİLLİYET YENİDEN HÜRRİYET’İ ALDI

2018 yılına gelindiğinde ise bir biraya gelip bir ayrılan Hürriyet-Milleyet ikilisi yeniden buluştu. Demirören Grubu, Aydın Doğan’ın elindeki yazılı ve görsel yayın organlarına talip oldu ve anlaşma sağlandı.

Böylece tarihte ikinci kere Milliyet Gazetesi, Hürriyet’i bünyesine katmış oldu.

MEDYARADAR/ÖZEL