29 Eki 2012 16:18 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 14:18

TARAF'IN TELEVİZYON ELEŞTİRMENİ TELESİYEJ HANGİ DİZİDEN ÖZÜR DİLEDİ?

"Ayıp ayıp, yazıklar olsun bana.. tamam her diziyi yazmıyor Telesiyej, ama tam da kalemi oysa."

‘İşler Güçler’ dizisinden özür diliyorum! [En fırlama dizi]

Biliyorum geç kaldım.

Çook geç kaldım.

Yarın akşam 18. bölümü gösterilecek.

Ayıp ayıp, yazıklar olsun bana.. tamam her diziyi yazmıyor Telesiyej, ama İşler Güçler, tam da kalemi oysa.

Ayakta uyumuşum bir nevi!

Yaz rehaveti, oralara buralara gitmeler filan.. kaydetmiş olmama rağmen, dalıp gitmişim, neyi kaydettiğimi unutmuşum zahir!

İşler Güçler dizisinden özür diliyorum.

Bu yazıyı yazmakta çok geciktim çünkü.

Bir Telesiyej okuru mail atıp da, hâlâ İşler Güçler’i yazmadığımı hatırlatınca, eski kayıtları bulup çıkardım ve izledim.

Kaçırdığım bölümlere yandım.

İşler Güçler muhteşem!

Bundan sonra hiç kaçırmam, günü gününe izlerim.

Leyla ile Mecnun’dan sonra ilk defa Anadolu mizah kültürünü değerlendiren bir komedi dizisi olduğu için de ayrıca bayıldım İşler Güçler’e.

Yaşadığımız hayatın alıştığımız yüzü; gördüğümüz, duyduğumuz, dokunduğumuz tarafı, aslında iki boyutlu bir yüzey gibidir.

Ve biz bu iki boyutlu yüzeyin içinde bize öğretildiği gibi dolanıp dururuz.

Hayatımızı renklendirmek için de zaman zaman bu iki boyutlu yüzeyi eninden boyundan dışarılara doğru çekiştirip, genişletmeye çabalarız.

Oysa kültürümüzde; binlerce yıllık Anadolu kültürlerinde hayat daha bir boyutlu, derinlikli algılanmış; görünenin, duyulanın ardına geçilip, üçüncü, dördüncü ve daha birçok boyuta ulaşılmıştır.

Bu mucizeyi sağlayan da bu coğrafyanın mizahıdır.

Hoca Nasreddin eşekten düşmüş, bu duruma gülenlere de “Ne gülüyorsunuz, zaten inecektim” demiş. İşte bu kadar yalın, olup biteni lafa boğmayan bir mizahtır bu.

Son derece yalın olan bu mizah, aslında çok kesitli, çok yüzeyli bir projeksiyon sunar. Görünenin, görünmeyen arka tarafını da gösterir, duyurur.

Batı kübizminin de kaynağıdır bence bu tür mizah anlayışı.

Tevazu içinde sınır tanımayan bir hayat yorumudur aynı zamanda.

Star Tv’nin dizisi İşler Güçler’de böyle bir mizahla karşılaşıyoruz işte.

Star’ın en iyi işlerinden biri bana göre.

Baş rollerinde Ahmet Kural, Murat Cemcir, Sadi Celil Cengiz, Büşra Pekin, Şinasi Yurtsever, Burak Satıbol, Korhan Herduran, Yılmaz Gruda, Gaye Gürsel, Nazlı Tosunoğlu’nun oynadığı dizinin senaryosu Selçuk Aydemir, Onay Durgun ve Osman Edip Tekin’e ait.

Limon Film’in yapımı olan İşler Güçler’in yönetmeni Selçuk Aydemir, yapımcısı ise Hayri Aslan.

İşler Güçler, hayatın iki boyutlu algıladığımız yüzeyini kırpık kırpık makaslayarak ve o kırpıklarla (hayat hücreleriyle) bilmediğimiz, çok uzağına düştüğümüz hayat koridorları çiziktirerek, gözümüze gönlümüze yeni hayat manaları ziyafeti çeken ve aynı zamanda hayatımızın eklemlerini zekice bir espri anlayışıyla sıvazlayarak şifalandıran fırlama bir dizi olmuş.

İyi de olmuş.

Dizicilerimizin, sinemacılarımızın tıpkı Leyla ile Mecnun dizisi gibi , bir tür örnek alabilecekleri kadim ve modern mizah unsurları içeriyor bu dizi.

Hikâyesi anlatılacak, özet verilecek bir dizi değil İşler Güçler; ama benim gibi geç kalanlar için birkaç şey söyleyecek olursak; televizyon sektöründe ayakta kalma mücadelesi veren üç arkadaşın, bu mücadeleyi verirken başlarına gelenleri anlatıyor bu dizi, tabii dalgasını geçerek. Ahmet, birkaç dizide başrol oynamış ama bu başarıyı sürdürememiş bir oyuncu. Murat, sahip olduğu yetenek ve isteğe rağmen bu çalışkanlığının sonuçlarını görememiş biri. Sadi ise, gümrük memurluğunu bırakıp oyunculuk yapmaya başlayan ve oyunculuk yapabilmek için her işi kabul etmeye hazır. Bu üç arkadaşın asıl isteği bir gün kendi filmlerini yapmak için gerekli parayı toplamak elbet. Bu uğurda başarısız televizyon belgeseli “Meslek Hikâyeleri”nde sunuculuk yapmaya da razı olurlar. Ama...

İşler Güçler’i izlerken, bu dizinin mizahi yapısına bilinçli bir biçimde gömülmüş güçlü bir masal yapısının olduğunu fark ettim. Ve bu masal yapısını da Anadolu kültürünün en önemli masallarından biri saydığım Üç-Bilecenler masalında buldum.

Dıştan içe dönük, ama ânında yön ve yol değiştirerek içten dışa dönük çok varyasyonlu ve taklalı bir tekrarlar manzumesinin (ki, her tekrarda yeni bir iğneleme, yeni bir cımbızlama yaşanıyor) modern versiyonu gibi değerlendirebiliriz bu diziyi Üç-Bilecenler masalıyla buluşturduğumuzda.

İşler Güçler’in bütün oyuncuları mükemmel oynuyor. Bu kadar iyi paslaşma nadir görülür.

Başta senaristler olmak üzere bütün ekibi kutlamak isterim.

İşler Güçler’in ömrü uzun olsun.

Olur da bence.. bıkılmaz çünkü böyle bir mizahtan.

Yarın akşamı 22:00’de Star Tv’de.

Telesiyej / TARAF