27 Nis 2014 10:16 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 16:07

Taraf yazarı Cem Yılmaz'a fena çattı! B.kumtrak esprileri olan kabız!

Cem Yılmaz'ın tweetleri Gürsel Birsel'in ise Hürriyet gazetesindeki yazıları Taraf gazetesi yazarının hedefi oldu.

Taraf gazetesi yazarı Yiğit Karaahmet, Cem Yılmaz ve Gülse Birsel'i hedef alan bir yazı geldi.
Karaahmet, Cem Yılmaz'ın Twitter'daki esprilerini eleştirirken dozu da kaçırdı:
"B.kumtrak esprilerin adamı."

İşte Yiğit Karaahmet'in yazısındaki o bölüm;

"Twitter’ın hiç iyi gelmediği insanlardan birisi Cem Yılmaz. An itibarıyla üç milyon küsur takipçisi var ve açıkçası bu üç milyon küsur insanın bu adamı neden takip ettiğini anlamış değilim. Bir insan hiç mi komik olmaz? Herkesten komiklik beklemiyoruz ama işi mizah olan bir insandan biraz espri istemek hakkımız değil mi? Garajındaki sayısını bilmediğimiz kadar klasik arabasını bizim kahkahalarımız sayesinde almış olan, Levent Loft’tan Çengelköy bilmem ne yalısına kadar olan İstanbul’un yarısına yayılmış pahalı evleri bokumtrak esprileri sayesinde yerleştirmiş olan birisi her geçen gün kabızlığı sayesinde rezil olmaya devam ediyor. Yalnızca twitter değil son döneminde sadece habis bir magazin tümörü gibi sürekli asık suratıyla ortalarda, onu hiç tanımayıp tipine baksan komedyen değil 172 yaşında bir anayasa profesörü sanırsın."

GÜLSE BİRSEL'İ DE HEDEF ALDI: YANDAN MUHALİF

Yiğit Karaahmet, yazısının diğer bölümünde de Hürriyet yazarı Gülse Birsel'i eleştirdi. Birsel'in yazısındaki sıkıcılık ve uzunluğu diline dolayan Taraf yazarı şunları yazdı:
Bazı insanlara twitter nasıl iyi gelmiyorsa, bazılarına da Hürriyet’te yazmak iyi gelmiyor.Gülse Birsel’in yazı günleri neden olduğunu bir türlü anlayamadığım bir şekilde haftada ikiye çıkarıldı. Üstelik sanırım onun için gazete yönetiminden gelen bir vuruş limiti de yok, yazdıkça yazıyor. Kelimeler dolusu, cümlelerce, hiç ama hiç komik olmayan makalelere imza atıyor. Onun durumu utançtan çok derin bir acıma hissi uyandırıyor bende. Politik hiciv adı altında yazı çabaları seziyorum ama baktığınızda o yazılar ne politik ne de hiciv. Nişantaşlı bir beyaz kadının, arkadaşım olsa ve bana bunları telefonda anlatsa ahizeyi esneyerek suratına kapatacağım sıkıcılıkta makaleler her biri. Bir de bu ne omurgasızlıktır ki Başbakan’ın kahvaltısına davet edilince koşa koşa gidip ballı ekmekleri ilk o yiyor, Sabah gazetesinde cukkayı senelerce doldurup sonra Hürriyet’e geçer geçmez muhalif oluveriyor. Yandan muhalif.