Suriyeli çocukların acıları kitaplaştı!
Kilis Belediyesi, Kilis’te okuyan Suriyeli çocukların hayatlarına dokunarak onların dünya liderlerine yazdığı mektupları kitaplaştırdı.
Kilis Belediyesi, Kilis’teki okullarda okuyan Suriyeli çocukların
dünya liderleri ve devlet büyüklerine yazdığı mektupları “Suriyeli
Çocuklardan Mektup var” adı altında bir kitapta topladı. Kilis
Belediye Başkanı Hasan Kara, tarihe not düşecek olan bu mektupların
çocukların acılarının dindirilmesinde vesile olmasını diledi.
Öğrencilerin duygu dolu mektuplar kaleme aldığını belirten Başkan
Kara, “Suriyeli yavrularımız mektuplarda; çektikleri acıları,
onları bağrına basan insanımıza duydukları minneti, özgürlük, vatan
ve barış özlemlerini dile getirdiler. İnşallah dünya liderleri bu
mektupları okurlar ve çocukların bu özlemlerini giderirler. Bizler,
yetim bırakılan acılı minik yüreklerin her zaman yanlarında
olacağız. Onları kayıp birer nesil olmasına izin vermeyeceğiz”
dedi.
Suriye'deki durum için çok acil şekilde politik çözüme ihtiyaç
olduğuna vurgu yapan Başkan Kara, “Dünya bunu hatırlamalı,
Suriyelilerin çektiği acıları görmeli ve harekete geçmelidir.
Kilisliler olarak savaş kıyısındaki atmosfere rağmen, bir lokma
ekmeğimizi, bir yudum suyumuzu ve sevgimizi Suriyeli
kardeşlerimizle paylaşmaya devam edeceğiz” diye konuştu.
Kendi Dramlarını anlattılar “Annem öldü, babamın ayağı
kesildi”
Kilis de, Geçici Eğitim Merkezlerinde 7 bin 735, Elbeyli ve
Öncüpınar konteynır kentlerde ana sınıfı, ilköğretim, orta ve lise
düzeyinde 12 bin, yetim okulunda ise 5-14 yaş arası 405 olmak üzere
toplam 20 bin 140 Suriyeli öğrenci bulunuyor.
Liderlere hitaben yazdıkları mektuplarda kendi dramlarını ve acılı
hikâyelerini yazan Suriyeli Çocuklar, ülkelerine geri dönmek için
savaşın durdurulmasını istiyorlar.
Kilis Belediyesinin, çıkarttığı Suriyeli Çocuklardan Mektup Var
kitabındaki mektuplarda anne-babasını ya da ailesini saldırılarda
kaybettiklerini anlatan çocuklar, tarihe de dramlarıyla not
düşüyorlar. Hepsi ayrı buruk bir hikâye olan mektuplarda, çocuklar
anne ve babasının ölümünü, evlerinin yıkılışını, oyuncaklarının ve
eşyalarının enkaz altında kaldığını dile getirdiler.