Süreçten CHP - İmamoğlu kârlı çıkar! Yeni “Mağdur lider tasarımı” mı hazırlanıyor?

Medyaradar siyaset analisti Atilla Akar, Diploma şokunun ardından gelen İmamoğlu ve 100 kadar kişiye yönelik gözaltı kararlarının muhtemel sonucunu yorumladı…

Efendim; dün sabah “Diploma Olayının Cılkı Çıktı! İmamoğlu’na Engelleme Nereye Kadar?” başlıklı yazımı yazıp siteye yolladıktan sonra sabaha karşı saat 06:00’da yattım. Meğer o saatlerde İmamoğlu’nun kapısına polis dayanmış. Sonra sabah 10: 30’da kalktım. Telefonda editör arkadaşımızdan gelen mesaj vardı. İmamoğlu’nun gözaltına alındığını, yazının gündeminin değiştiğini hatırlatıyordu. Uyarı yerindeydi, hızla eskiyen yazıyı çöpe attık elbette. Her şey baş döndürücü bir hızla değişiyordu. Gene neler oluyordu?..

İşler İyice Çığırından Çıktı!

Anlaşılan o ki durum hakikaten günden güne daha çetrefil ve tatsız bir hale geliyor. Adeta sıkıyönetim dönemlerini hatırlatan görüntüler yaşıyoruz. Dün diploma iptali, bugün gözaltılar. Yarına kim bilir neler? Dahası düne kadar herkes böylesi bir ihtimal olabileceğini düşünüyor ama galiba kimse inanmak istemiyordu. Düşünceler “Yok canım artık o kadarda yapamazlar” diyenlerle “bal gibi yaparlar, bunlar her şeyi göze almışlar” diyenler arasında gidip geliyordu. Şimdi hiç değilse bu durum netleşti!..

Artık “Turpun büyüğü” hikâyesinin realize olduğunu gördüler. Biraz şaşırdılar birazda öfkeliler tabi. Daha diploma şokunu atlatamadan pat diye gözaltılar gündeme geldi. Muhalif kişiler hatta tüm toplum sert bir yumruk yemiş gibi oldular. Bu ne baş döndürücü bir hızdı böyle? Muhalif cephede herkes refleks olarak kenetlenme arayışına girdi. Bundan sonra işlerin hangi boyuta sıçrayacağı muğlak…

Her Şey Ters Tepebilir!..

Tabii burada yapılan operasyonun amacına yönelik muhtelif yorumlar yapılabilir. En görüneni İmamoğlu’nun adaylığını engellemek, 23 Mart’taki CHP önseçimini etkilemek, muhalefeti baskı altına almak, sindirmek, yönlendirmek, vb olduğu söylenebilir. Öyle de görünüyor zaten!..

Ancak hesap edilemeyen yahut hesap edilse bile “Başka çare görülmediği” için böylesi teşebbüslere başvurulabilir. Hani biraz “Battı balık yan gider” türü acizlik psikolojisi gibi. Ancak bu gibi olayların erken sebeplerine takılmaktan ziyade her zaman sonuçlarını görmekten yanayım. (Çünkü hiç tahmin edemediğimiz kimi güç ve planlar devrede olabilir!) İşin ucunun bambaşka sonuçlara varması mümkündür. Bunlar muhtemelen –böyle istendiği için- AK Parti aleyhine CHP lehine olabilir. Toplum bu operasyonların “Hukuki” formatına bakmaz. Faturayı bugünkü iktidara keser. İki kere iki dört!..

Bumerang Etkisi!..

Daha önce bir yazımda da bahsettiğim şekilde bu olay süreçte “Bumerang etkisi” yaratabilir. Eğer ortadaki durum buysa, AK Parti bu gibi zorlamalarla “CHP’nin ekmeğine yağ sürüyor” bile denebilir. AK parti sanki CHP’yi illa iktidar yapmaya çalışmaktadır. Eğer böyleyse ya mantığa ters ya da başka bir durum var demektir. Bu durum ancak daha “Derin” bir faktörle açıklanabilir.

Böyle devam ederse AK Parti iktidarı fiyonklu bir hediye paketi gibi CHP’ye takdim edecektir. İmamoğlu’na yönelik her davranış bir “operasyon” olarak tanımlanıp, AK Parti’nin aleyhine yazmaktadır. Artık İmamoğlu’nun yerine CHP’den kim aday olursa olsun kazanma ihtimali yüksektir. Çünkü bu tarz uygulamalar CHP’yi otomatikman güçlendirmektedir. Dönüp AK Parti’yi vuracaktır. Marazi bir özgüven durumu kurtaramaz. İş adeta inada binmiştir. “Mağdur” algısı kuvvetlenmektedir!..

En dolaysız sonuç bu olmaktadır. Zaten bir süredir ensesinde boza pişirilen ve hakkında açılan davalardan dolayı bu imaj güçlenmiş iken böylelikle daha da sağlamlaştırılmıştır. İnsan şakayla karışık sormadan edemiyor. Acaba AK Parti’de CHP’nin hayli farkla iktidar olmasını isteyenler, çalışanlar mı var? Akıllarını peynir ekmekle mi yediler? O halde kim böyle olmasını istemektedir?..

Derinler At Değiştirmeye mi Hazırlanıyor?..

Şimdi asıl şüphelendiğim başka bir noktaya gelirsek. “Derinlerde” bir yerlerde bizim bilmediğimiz planlar mı yapılıyor acaba? Örneğin yeniden bir “Lider tasarımı” mı hazırlanıyor? Görev yıpranan “Sağ” dan “Sol” a mı teslim edilecek? Cumhuriyetin Restorasyonu görevi el mi değiştirecek? Baskın bir erken seçimle görev değiş tokuşu mu yapılacak? Bunun için yeni bir “Mağdur senaryosu” mu kurgulanıyor? Dere geçilirken at değiştirilmeye mi hazırlanıyor? Devlet nasıl olsa “Deneme tahtası” na döndü. A planı olmazsa B planı. O da olmazsa C planı. Nasıl olsa alfabede harf çok. Artık “Olmaz, olmaz” lar dönemine girdik!..

Eğer AK Parti bütün bunları yapacak kadar delirmediyse süreci yönlendiren başka bir “İrade” var demektir. Nitekim devletin derinlerinde bir kesim şöyle düşünüyor olabilir. Bunlar “AK parti çok yıprandı. Hatta bazı noktalarda dökülüyor. İnisiyatifi kaybetti. Oyları düşüşte. Erdoğan karizması söndü artık topluma umut vermiyor. Dini söylemleri de yetmiyor. Ekonomiyi çıkmaza soktular ve düzeltemiyorlar. En önemlisi Erdoğan açılıma ayak diriyor. Bahçeli’nin sağlık sorunu böyle sürerse açılım işi yatabilir. Artık dere geçilirken bile olsa at değiştirmenin vakti geldi. Ülkeye taze bir kan lâzım” diye düşünüyor olabilirler.

Yeni “Mağdur Lider” Tasarımı!..

Bunun için düğmeye basılmış olabilir. Bizlerin “Demokrasi karşıtlığı” yahut “Zulüm” gibi okuduğumuz ve gerçekte de öyle görünen olay demokrasiye (?) yeni bir tür “balans ayarı” çekmek gibi olabilir onlar açısından. Baskın erken seçimle at ve sürücüsü değiştirilmek isteniyor olabilir. Bu işten İmamoğlu’nun haberdar olması ya da onlardan “Vize” alması gerekmez. Bu açıdan baktığımızda yeni bir “mağdur planı” devreye sokulmuşa benziyor sanki. Daha önce tutan bu plana bu kez “Soldan” bir tasarım olarak İmamoğlu öne çıkartılabilir. Erdoğan bir vakitler onu iktidara taşıyan eski silahı ile vurulabilir. Biliyorum birilerinin kabul etmesi zor ama yeni proje İmamoğlu olabilir. Toplum “mağduriyet hikâyesi” olan liderleri sever ve sahiplenir!..

Yıpranmış ve eski inisiyatifini kaybetmiş Erdoğan devreden çıkartılmak isteniyor olabilir. Ancak yerine (Artık AK parti değil) yeni bir “Lider” konması gerekiyordur. Boşluk doldurulmalıdır. Onu da terazinin öteki, sol kefesinden (Ki, kökeni aslında onunda sağdır) yeni bir aday ön plana çıkartılabilir. Bunun için zaten çoktandır yürürlükte olduğu üzere duruma biraz gaz verilmiş olabilir. Çünkü ve aslında bu gelişmelerden AK Parti ve Erdoğan’da zor duruma düşmüştür. O sorumlu tutulmaktadır. Muhtemeldir ki, aslında Erdoğan’a da, İmamoğlu’na da operasyon çeken aynı odak olmalıdır. Biri yıpratılırken diğeri parlatılmaktadır. Garip ama öyle olabilir!..

Sonuç

Bu senaryoya aklınız yatar veya yatmaz. Lakin benim aldığım “Koku” bu yöndedir. Yanılabilirim o başka. Bakın gördünüz mü gene ne olmayacak hayallere daldım işte. İyisi mi susayım “Uçmuşsun” demesinler. Neyse, bugünlük bu noktalara yoğunlaşalım. Yarın gelişmelere nasıl olsa bakarız.

19. 03. 2025

NOT: Lütfen bu yazımı 17 Oca 2025 tarihli Dikkat!.. ‘Bumerang etkisi’ olabilir! CHP’yi zorla iktidar yapmaya mı çalışıyorlar?başlıklı yazımla birlikte okuyunuz…