08 Eyl 2006 11:18 Son Güncelleme: 19 Kas 2018 12:46

SÜPER NATO'DAN PARA ALAN YAZAR(!) DOĞU PERİNÇEK İÇİN NE YAZDI!!!

`Haşarı devrimci´ günlerin geride kaldı, saçın sakalın ağardı, tabir-i amiyane ile `kadayıf´ oldun, artık koskoca adamsın, bir partinin de genel başkanısın... Yakışıyor mu sana bu provokatif üslup, bu temelsiz celadet, bu müfteri tavır?

Süper NATO´dan para alan yazar...

Bu ben oluyorum. Doğu Perinçek´in aleyhinde yazmam için, her ay Süper NATO adı verilen gizli Amerikan örgütünden para alıyorum. CIA güdümlü bu örgütün (değerli düşün ve siyaset adamı Perinçek `ciya´ demeyi tercih ediyor) maaşa bağladığı diğer yazarlar şunlar: Hadi Uluengin, Nuh Gönültaş, Ahmet Hakan, Emre Aköz...

Ben almadım.

İçimizde en kilolusu Emre Aköz. Mutlaka o almıştır. Hadi Uluengin´le Nuh Gönültaş´ın durumunu bilmiyorum. Benden duymuş olmayın, Ahmet Hakan´a da Nişantaşı Hause Cafe´de harcadığı paraları nerden bulduğunu sormak lazım.

Doğu Perinçek diyor ki, `İşçi Partisi´nin aleyhinde her hafta onlarca haber çıkıyor. Hatta çeşitli gazetelerde sırf İşçi Partisi´ne karşı psikolojik savaş yürütsün diye maaş verilen adamlar vardır. Bunlar, psikolojik savaş elemanları. Hürriyet´teki Hadi Uluengin, Ahmet Hakan, Ahmet Kekeç, Nuh Gönültaş, Emre Aköz gibi. Bunların bazıları, sırf Doğu Perinçek´e saldırsın diye oradan maaş almaktadırlar.´

Perinçek´in `orası´ dediği, yukarıda da izah etmeye çalıştığım gibi, Süper NATO örgütü. Bu örgüt (varsa böyle bir örgüt tabii) işi gücü bırakmış, sırf Perinçek başarılı olmasın diye, maaşlı elemanlarına karalama yazıları yazdırıyor. İşçi Partisi herhalde bu yüzden seçimlerde binde sıfır virgül bilmem kaç oy alıyor, Doğu Perinçek herhalde bu yüzden bir türlü Başbakan olamıyor...

Bu deli saçmasına cevap verecek değilim...

Perinçek´ten iddialarını kanıtlamasını isteyecek de değilim.

Bu adam da maalesef böyle...

Mahkemeye gitsem, `Kanıtla bakalım Perinçek, kimden kaç para almışım, bu paraları nerede sarfetmişim?´ desem, `Ben seni değil, `bazılarını´ kastettim´ deyip yan çizecek.

Dua etsin ki kimseyi mahkemeye vermiyorum. Çok hazımlı, çok kamil, çok toleranslı olduğumdan değil... Küfürbazları küfürleriyle, müfterileri iftiralarıyla baş başa bırakmaktan daha büyük ceza düşünemiyorum da, ondan. Nasılsa her sabah aynanda kendi suretleriyle yüzleşiyorlar, onlara bu da yeter.

Hem, mahkemeye vereceksin de ne olacak yani?

Beş on milyar lira paralarını alacaksın, çoluğunun çocuğunun kursağından geçireceksin. Yakışır mı? Ahlakı ve vicdanı olan bu paraya tamah eder mi?

Varsın onlar da bir renk, bir tat, bir çeşitlilik olarak yaşasınlar. Ruh sağlığının testi için, toplumun böylelerine de ihtiyacı var.

Tamam, mahkemeye vermiyorum ama, şu sorularıma da cevap istiyorum:

Ey Doğu Perinçek, kaç yıldır `aktif siyaset´in içindesin, duruma ve konjonktüre göre sırasıyla Komünist oldun, Kürtçü oldun, Kemalist oldun, Milliyetçi oldun. Değiştin. Değişerek dönüştün. Dönüşerek değiştin. Aferin. Şimdi de İslamcılara göz kırpıyorsun. Kimse senden bu seyyaliyetin hesabını sormuyor. Ben de sormuyorum. Değiştiysen değiştin. Kime ne!

İyi de, `haşarı devrimci´ günlerin geride kaldı, saçın sakalın ağardı, tabir-i amiyane ile `kadayıf´ oldun, artık koskoca adamsın, bir partinin de genel başkanısın... Yakışıyor mu sana bu provokatif üslup, bu temelsiz celadet, bu müfteri tavır?

Niçin bu kadar ucuzlatıyorsun kendini ve muhalefetini?

Ahmet Kekeç/Star

Nedir derdin?

Daha da önemlisi, ne zaman olgunlaşıp normal insanlar arasında yerini alacaksın?

Hayır, cevabını bana vermen gerekmez. Kendi kendine yanıtlasan da olur.http://www.bnra