Suçlular serbest, bir tripodla üç telefon gözaltında… Devlet Murat Ağırel’e neden sahip çıkmıyor?

Korkarım ki Murat’ı göz göre göre katledecekler. Pis işlerle uğraşan herkesin foyasını meydana çıkaran bu genç gazeteciyi susturacaklar.

Yüzünü maske ve güneş gözlüğü ile saklayan bir kişi, Cumhuriyet yazarı ve Halk TV programcısı Murat Ağırel’in öldürülmesi için “ihale” açıldığını söyledi.

Murat Ağırel de kimliği belirsiz bazı kişilerin evinin önünde nöbet tuttuklarını, hatta çöplerini karıştırdıklarını hatırlatarak, “Her gün yeni bir ölüm tehdidiyle karşı karşıya kalıyorum” dedi.

Emniyet Genel Müdürlüğü gelişmeler üzerine bir açıklama yaparak, Ağırel’e video gönderen ve kendisini uyaran kişilerin gözaltına alındığını açıkladı.

Olayın detayını Medyaradar’daki haberlerde bulabilirsiniz.

Benim dikkat çekmek istediğim konu, emniyetin, valiliğin, İçişleri Bakanlığı’nın, Bakan Bey’in ve Cumhurbaşkanı’nın bu konudaki sessizliği…

*

Her gün kara para aklayıcılarıyla…

Uyuşturucu baronlarıyla…

Yasadışı bahis çeteleriyle…

Arazi mafyasıyla…

Rüşvet alanlarla, verenlerle, hırsızlarla, arsızlarla, dolandırıcılarla, alçaklarla, namussuzlarla ilgili haberler yapan…

Ve yaptığı her haberle ülkemizin bir derin yarasını ortaya döken bir gazeteci, günde bilmem kaç kez ölüm tehdidi alıyor…

Ülkenin bütün kirli adamları onu öldürmek için sıraya girmiş bekliyor!

Bizim baylar, olup biteni sıradan vatandaş gibi televizyondan izliyor.

Murat koruma istiyor.

Talebi reddediliyor.

Murat kendisini öldürmesi için teklif götürülen eski mahkumun adını açıklayan bir başka kişinin videosunu yayınlıyor; polis dostlar alışverişte görsün diye Murat’ı uyaran adamı…

O görüntüleri çeken arkadaşını…

Ve bir tripod ile üç cep telefonunu “göz altına” alıyor…

Bu uyarıda adı geçen ve “Murat’ı öldür, yargılandığın cinayet dosyasından seni kurtaralım” diye teklif götürüldüğü iddia edilen Mahsun Kuruçay isimli “organize suç örgütü lideri”ne dokunmuyor.

Ona bu teklifi götürdüğü iddia edilen Ankara’daki politikacıya da ilişmiyor.

*

Korkarım ki Murat’ı göz göre göre katledecekler.

Pis işlerle uğraşan herkesin foyasını meydana çıkaran bu genç gazeteciyi susturacaklar.

Peki; neden yapacaklar bunu?

Onun gibi gözü kara diğer gazetecileri korkutmak, susturmak, sindirmek için….

Peki Cumhurbaşkanı Erdoğan neden çıkıp müdahale etmiyor bu cinayet planına?

İçişleri Bakanı neden tüm önlemlerin alınması ve suçluların bulunması için talimat vermiyor?

Emniyet Genel Müdürü neden Londra’nın Emniyet Müdürü, İstanbul Valisi neden Paris’in Valisi gibi dışarıdan izliyor olup bitenleri?

Mafyayla, kara paracılarla, bahis çeteleriyle, arsa yağmacılarıyla, organ kaçakçılarıyla bir ilişkileri olmayacağına, onları koruyup kollamayacaklarına göre neden böyle davranıyorlar?

Çünkü, Murat muhalif…

Çünkü Murat yeri geldiğinde hepsini eleştiriyor.

Çünkü Murat’ı satın alamadılar, kendi “bülbülleri” arasına katamadılar.

Sorarım size:

Tehdit edilen kişi Cumhuriyet yazarı Murat Ağırel değil de Sabah yazarlarından biri olsaydı…

Yukarıda saydığım makamlarda oturan bu zat-ı muhteremler, yine böyle sessiz mi kalırdı; yoksa o tehdidi edenlerin anasını ağlatmak için yaşadıkları kentleri yangın yerine mi çevirirdi?

*

Tamam; Murat’ın, Timur’un, Barış’ın, Şule’nin düşmanı çok!

İyi ama suçları da yok!

İşlerini yapıyorlar sadece, hem de çok iyi yapıyorlar.

Onlardan biri bu nedenle “göz göre göre” öldürülürse, devlet ölür!

Emniyet ölür, vali ölür, bakan ölür, hatta cumhurbaşkanı ölür!

*

İşte bu yüzden yetkililere sesleniyorum:

Bırakın tripodu, cep telefonunu gözaltına almayı…

Bu çocukları ölüm listesine aldıranları…

“İşledikleri diğer suçlardan kurtarmak vaadi”yle kiralık katil arayan siyasetçiyi bulun…

Ve dua edin ki o güne kadar Murat’ın burnu bile kanamasın!

Yoksa onun “koruma talebini” neden geri çevirdiğinizi külahıma bile anlatamazsınız!