Star yazarı böyle isyan etti: Kavakçı'nın babasının FETÖ yazısını ya Hasan Cemal yazsaydı!
Yeni Akit yazarı Prof. Dr. Yusuf Ziya Kavakçı, “Fethullah Gülen olsam” başlıklı yazısında dikkat çeken ifadeler kullanmıştı.
Türbanı nedeniyle Meclis'te tartışma yaratan eski Refah Partili
Merve Kavakçı’nın ve AKP Genel Başkan Yardımcısı Ravza Kavakçı’nın
babası olan Prof. Dr. Yusuf Ziya Kavakçı, yazısında Fethullah
Gülen’in Türkiye’ye dönmesini istedi. Bununla da yetinmeyen
Kavakçı, FETÖ için de “Bence bu teşkilat aslî hizmetine dönmeli ve
saf ve temiz mensuplarının güzel duygularına bağlanmalıdır”
önerisinde bulundu.
Tartışma yaratan yazıyı Star gazetesi yazarı Ardan Zentürk, bugünkü
yazısında ele aldı.
Ardan Zentürk, “Fethullah ve ‘tevbe…’ Susacak
mıyız?..” başlıklı yazısında, “Yazıdaki fikir kurgusu
korkunç!..” diyerek şunlara dikkat çekti: “Sabrınıza sığınarak
bir-kaç satırını aktarmam gerekebilir: Bunun nesi akıl verme…
‘Askerde, sivilde, ticarette, sanayide, istihbaratta, dünyanın her
yerinde paralı pullu bir teşkilat olan Feto esas itibarıyla eğitim
ve öğretim hizmeti iken açıktır ki Batının istihbarat ve güç
kuvvetleri hegemonyası sonucu bugünkü duruma evrilmiştir. (…) Bence
bu teşkilat aslî hizmetine dönmeli ve saf ve temiz mensuplarının
güzel duygularına bağlanmalıdır (…) Fetullah Gülen dramatik bir
kararla Türkiye’ye dönmelidir, açık bir beyan ile ‘hata ettik,
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyib Erdoğan ve arkadaşlarının iyiliğini
aldık, suiistimal ettik, yanlış yaptık, tevbe, hem de tevbe-i nasuh
ile tevbe ediyorum’ demelidir.(…) Türkiye’ye dönünce ve iktidar ile
iyi münasebetlerini tesis edince, eminim, ona muamele de
iyileşecek...’ Yazı bu!.. Pekiyi, bunu yazanın kimliğine,
yetiştirdiği evlatların konumuna göre kulağımızın üzerine yatıp,
görmezlikten gelecek miyiz, hayır!..”
SAĞLIK SINAVINDAN GEÇİYORSA, NEDEN YAZARLIĞI
SÜRDÜRÜYOR
“FETÖ denilen ihanet şebekesi ve onun elebaşısı ile mücadelede
karşımıza evladımız çıksa, mezarından babamız çıkıp gelse
tanımayız” diyen Ardan Zentürk eleştirilerini şöyle sürdürdü:
“Çünkü bu yazı, yalnız ‘fikri skandaL’ değil, açık bir suçtur.
Sabırla bekledim…
Ravza Kavakçı Kan, tartışma kamuoyunda dal-budak
saldıktan, FETÖ ile mücadele-AK Parti hattı neredeyse tartışılır
hale geldikten sonra, hayli geç bir zamanlamayla açıklama
yaptı:
‘Fetullah Gülen Olsam başlıklı yazı, başta 15 Temmuz şehitlerimizin
aileleri ve yakınları ile 15 Temmuz gazilerimiz ve hain darbe
girişimine karşı kahramanca direnen insanlarımız olmak üzere,
kamuoyu vicdanını yaralamış ve herkesi olduğu gibi şahsımı ve
ailemi de derinden üzmüştür.’
Bu geç ve özellikle AK Parti tabanında kopan fırtınayı yatıştırmaya
dönük açıklamada yazarın 80 yaşını aşmış olmasına ve bundan
kaynaklanan bazı sağlık sorunları yaşıyor olabileceğine ilişkin
sözleri anlayışla karşılıyorum.
Derdim, sözü edildiği gibi yaşıyla bağlantılı bir sağlık sınavından
geçiyorsa, neden yazarlığı sürdürdüğüdür.”
YAZIYI HASAN CEMAL YAZSAYDI NE YAPARDINIZ?..
Ardan Zentürk “FETÖ mücadelesi çifte standart kaldırmaz!..” diyerek
yazısını şöyle sonlandırdı:
“Prof. Kavakçı,FETÖ’yü temiz niyetle yola çıkıp istihbarat
örgütleri tarafından sonradan yoldan çıkarılmış bir örgüt olarak
tarif ediyor, yanlış… İlk günden itibaren emperyalizmin kurguladığı
bir örgüt olduğu, elebaşının 1999 yılından bu yana onların
topraklarında yaşadığı açık gerçektir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2013’ten bu yana kendisi hakkında beddua
seansları düzenleyen elebaşının 1 Dolar’lık askerleri tarafından
öldürülmeye çalışılmış, 15 dakikalık tesadüflerle canını
kurtarabilmiştir.
Böyle bir adam ‘tevbe’ edecek, millet tarafından af edilip son
günlerini köyünde yaşayacak öyle mi, geçiniz…
Yazıya tepki gösteren AKİT’teki meslektaşlara teşekkür ederim,
çünkü FETÖ ile mücadele çifte standart kaldırmaz, doğru yolda,
‘ama’sız ‘fakat’sız yürümek zorundayız. Özellikle yapılanın cezasız
kalması düşünülemez.
Yazıyı Hasan Cemal yazsaydı ne yapardınız?..
Bu yazı, Prof.Kavakçı’yı hırpalama yazısı değildir, aksine bir
hayal kırıklığından kaynaklanan yazıdır. FETÖ ile mücadelenin ana
omurgasını oluşturan medya ve her konuda öne çıkan köşe yazarları,
bu yazıya tepki geliştirmekte ‘denge kollayıcı’ bir görüntü
verdiler, bu olmaz!..
Muhatabın kimliğine değil, fikrine ve ne yaptığına göre
davranacağımız çok kritik bir dönemden geçiyoruz.
Emperyalizmin üzerimize saldığı proje örgütlere karşı duruşumuz
beka mücadelemizin ana zeminidir.Asla uzlaşmayacağız!..
Kişiye göre muamele yapacak halimiz de yok.
–Yazmaz ya-aynı yazıyı Hasan Cemal gibi bir kalem döktürseydi(!)
kopacak fırtınayı şimdiden tahmin edebiliyorum, bunu yapmayın.
Erdoğan-Bahçeli ikilisinin verdikleri amansız mücadeleye destek
olmak mı istiyorsunuz, o zaman yanlışı söyleyin, dengelerin değil,
doğru bildiği yolda kimseye borcu olmayan insan olarak yürüyün…
Başa dönüyorum: Adamına göre mi, konuşup, susacağız?..”