SONER YALÇIN; 'ÇALIŞAN GAZETECİLER GÜNÜ'NDE SİLİVRİ'DEYİZ'
Soner Yalçın "Çalışan Gazeteciler Günü'nde Silivri'de bulunan gazeteci arkadaşlarımızla destek ziyaretinde bulunacağız" dedi
Soner Yalçın "Yarın, Çalışan Gazeteciler Günü'nde Silivri'ye gideceğiz. Silivri'de bulunan gazeteci arkadaşlarımızla destek ziyaretinde bulunacağız" dedi
Gazeteci yazar Soner Yalçın bugün saat 14.00’de avukatı ve kız arkadaşı Halide Didem Kurt ile birlikte Levent Polis Merkezi’ne gelerek imza attı. Polis merkezinde yaklaşık 5 dakika kalan Soner Yalçın çıkışta gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Soner Yalçın, "Daha öncede bellirttiğim gibi bu Soner Yalçın’ın kişisel bir meselesi değildir. Bu her hafta karakola gelip gitmenin bir eziyeti değildir. Bu bir aydınlanma mücadelesidir. Bu basın özgürlüğü mücadelesidir. Burada Soner Yalçın’a bu kararı vererek bir aydını güvenilmez tablo çizmek istiyorlar. Biz bunu reddediyoruz. Türk aydını bu ülkeye bağlıdır. Kazısanız da bu ülkeden gitmez diyoruz. Buna devam edeceğiz. Bu hepimizin davası bu sizlerinde davası bu gazetecilik, habercilik davası. Bu gerçeğe aşkla bağlı olma davası" dedi.
'ÇALIŞAN GAZETECİLER GÜNÜ’NDE
SİLİVRİ’DEYİZ'
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’ne
ilişkin soru üzerine Yalçın, "Yarın, Çalışan Gazeteciler Günü’nde
Silivri’ye gideceğiz. Silivri’de bulunan gazeteci arkadaşlarımızla
destek ziyaretinde bulunacağız. Bütün gazeteci arkadaşları mutlaka
ama mutlaka Silivri’ye mahkeme çağırıyorum. Oradaki gazeteci
arkadaşlarımızında yalnız olmadığını göstermeliyiz. Bu mesele
kesinlikle kişisel bir dava değildir. Buna böyle bakmamız
lazım.
Hangi gazetede, hangi televizyonda çalışırsak çalışalım, hangi
siyasal düşünceye sahip olursak olalım, bunun bir basın özgürlüğü
davası olduğunu göstermemiz lazım. Gazetecinin , yazarın
yazdıklarına söylediklerine dokunulmazlık verilmesi tararftarı
olmamız lazım. Milletvekilinin kürsü dokunulmazlığı varsa
gazetecinin de yazarında yazı yazma özgürlüğü ve dokunulmazlığı
olması lazım" ifadelerini kullandı.
'BU DAVALARIN HEPSİ SİYASİ DAVALARDIR'
Bir
gazetecinin ’Bu dava nasıl sonuçlanacak sizce? sorusu üzerine
Yalçın "Bu davaların hepsi siyasi davalardır. Ancak siyasetle son
bulacağına inanıyorum. Çünkü o mahkemelerden de Türkiye halkının
büyük çoğunluğu adalet beklemiyor. Bu mahkemeler zaten bitmiştir.
Artık gereksizdir. Başbakanın dahi güvenmediği bir mahkemenin hiç
bir inandırıcılığı hiçbir kabul edilir yanı yoktur. Öyle ki 13
Aralık 2012’de dünya tarihinde olmamış bir şey olmuş yüzbinlerce
insan mahkeme önüne gitmiş mahkemeye inanmadıklarını,
güvenmediklerini göstermiştir. Zaten kamuoyu anketleri de bunu
gösteriyor. O davalar bitmiştir. Gereksiz uzatılıyor ve insanlara
gereksiz eziyet çektiriliyor" diye cevap verdi.