Master yapmak için yurtdışına gitmeye karar verdim. Daha çok işletme üzerine düşünüyordum. Şeflik yapmayı o dönem düşünmezdik bile… Millet bana deli gibi bakıyordu ‘okudun sen’ falan diyorlardı. Avustralya’dan kabul geldi. Ben de denemek istedim. ‘Anlatacak hikayem de farklı olur’ dedim. Yakına gitsem buradan kopamazdım. İki sene değişiklik olsun istedim.
Filmlerdeki gibi atladım gittim. Elimde bir bavulum var kimseyi de tanımıyorum. Okula gittim, aksanlarını anlamıyorum… Başlarda çok zorluk çektim. Sıfırdan başladım orada… Önce okulu bitirdim, sonra yemek sektörüne girdim. 17 restoranın yöneticiliğini yaptığım zamanlar oldu.
Restoranların yemek menüleri hakkında fikirler verdim. Sonra ürüne dokunmanın bana iyi geldiği anladım ve mekan açmaya karar verdim. Türk restoranı macerasına girdim. İlk açtığımız gece üç rezervasyon vardı.
Gelenlerden biri ‘burayı İtalyan restoranı zannettik ’ dedi ve gitti. İkincisi hiç gelmedi. Üçüncü geldi o da ‘İtalyan restoran zannettik’ dedi. Biz de Türk restoranı olduğumuzu anlattık. ‘Tamam, süper’ dediler. Yemek hazırlamaya gittim yukarı geldim onlar da kaçmıştı. Bütün birikimimi mekana yatırmıştım ‘bittim ben’ dedim.