ŞOK!.. CAFEYİ BASTI RACON KESTİ!.. SANEM ALTAN NE YAPMAYA ÇALIŞTI?
Köşe yazarlarının bulunduğu cafeye davetsiz sürpriz bir şekilde dalan Sanem Altan ile yazarlar arasında hangi diyaloglar yaşandı?
Sanem Altan, Nişantaşı Salamonje Cafe'de buluşan yazarların masasına oturdu ve sıkı bir sohbete daldı. Konuyu aktaran odatv.com yazının başında Sanem Altan'ın cafede oturan yazarlara planlı bir şekilde baskın yaptığın vurgulamış, yazının sonunda ise Sanem Altan'ın aslında başka bir randevu için oraya gittiğini yazmış. Buna çelişki de denilebilir, ironi de denilebilir. Edebi zevkinize kalmış...
Hıncal Uluç'un "komutasında" Ali Saydam, Serdar Turgut, Nuray Mert, Ahmet Hakan, Oray Egin, Serdar Akinan gibi isimlerin, davet ettikleri konuklarıyla birlikte, Nişantaşı Salamonje Cafe'de her cuma günü öğle yemeği yedikleri biliniyor.
Dost sohbeti havasında, genellikle medya sorunları üzerine görüş alışverişinde bulunulan bu yemekleri, kimi yayın organları "ulusalcıların toplantısı" olarak gösteriyor!
Oysa hiç ilgisi yok. Neyse...
Bu hafta Salamonje Toplantısı'nda şaşırtıcı bir olay yaşandı.
Altanlar'dan Vatan Gazetesi'nin başarılı röportajcısı (Ahmet Altan'ın kızı) Sanem Altan toplantıyı "bastı"!
Sanem Altan'ın toplantıyı basmayı önceden planladığı ortaya çıktı. Çünkü Sanem Altan "ağır toplar" yemeğini bitirip gidince geldi. Masada "çiçeği burnunda ulusalcılar" vardı.
Ve Sanem Altan bu fırsatı kaçırmadı. İlk sözüyle psikolojik harp konusunda ne kadar yetişmiş olduğu gösterdi. "Aaa ben de sizi güçlü sanıyordum; meğer bir iki kişiymişsiniz!"
Ve ardından masada bulunanların elini tek tek sıktı. Tanımadıklarıya da tanıştı.
Davet üzerine masaya oturur oturmaz kimseye fırsat bırakmadan ardı ardına Taraf'ı eleştirenlere sıkı sorular sormaya başladı. "Çiçeği burnunda ulusalcılar" soruları ustalıkla savuşturdu.
Bu arada Sanem Altan masadaki yeşil elmaları ardı ardına yemeyi de ihmal etmedi.
Madem aynı tabaktan yeniyordu kısa sürede kaynaşıldı.
Ve söz hemen medya sohbetine dönüştü.
Flaş haber Sanem Altan'daydı...
Geçen hafta Ahmet Altan, Taraf Gazetesi çalışanlarına moral yemeği düzenlemişti ve basında herkes bu haberi atlamıştı.
"Hatta" dedi, "Odatv'nin bile haberi olmadı!"
Haber ilgi gördü, fakat 3. kuşak Altan Taraf gecesiyle ilgili başka hiçbir bilgi vermedi.
Bu arada Oray Egin, Sanem Altan'a eşi İbrahim Seten'i şikayet etti.
"Siz ne kadar sosyal, sıcak birisiniz; geçen gün eşiniz Mustafa Denizli ve Şansal Büyüka'yla birlikte buraya geldi. Hoş sohbet ettik. Ama nedense eşiniz çok gergindi. Sanıyorum Altanlar'la ilgili yazdıklarımdan dolayı bana kızgın. Lütfen ona söyleyiniz, yazar değer verdiği, önemsediği kişileri, kuramları eleştirir!"
Sanem Altan bu konuda yorum yapmadı. Siyaset Bilimci Yrd. Doç. Dr. Şeyda Taluk ile dedesi Çetin Altan'ın Paris günlerine ilişkin bir iki anısını paylaştıktan sonra masadan kalkmak için izin istedi.
Ve herkesin elini sıkarak gitti.
Aslında...
Sanem Altan bir başka randevusu için Salamonje Cafe'ye gelmişti ve kibarlık edip herkese "merhaba" demişti.
Evet...
Medyada karşılıklı sert polemikler yaşansa da kimi gazeteciler günlük yaşamda zerafeti, kibarlığı hiç elden bırakmayarak herkese ders veriyor.
Son söz: Sanem Altan bir cuma toplantısına gelme sözü verdi...
odatv