13 Tem 2012 13:38 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 13:54

"SİZ DE VİCDAN NE ARAR DARBECİ HASAN"

Yeni Akit yazarı Ali Karahasanoğlu, 'siz de hiç vicdan yok mu?" diye soran Hasan Cemal'e aynı soruyu sordu..

Sizde vicdan ne arar darbeci Hasan!

Hasan Cemal'in kendisi, daha yakın tarihte şöyle anlatıyordu, 12 Eylül öncesindeki halini:

"Soygunların, adam kaçırmaların, bombalama eylemlerinin 'terör' değil, 'devrimci eylem' olduğuna inanırdım.
Haklı bir dava uğruna yapıldıkları için de doğrulukları konusunda en ufak bir kuşkum yoktu.
O zamanlar senin gözünde terörün devrimcisi, savaşın devrimcisi vardı. O zamanlar sen, 'devlet kaynaklı' terörün daha ağır bastığını düşünürdün."
Şimdi nerde Hasan Cemal?
Bir gazetenin en müstesna köşesinde..
Yeni mi geldi oraya?

Yoo.
Neredeyse 30 yıldır oralarda oturuyor..
Kendisi oturuyor ama..
Kendisi gibi bir dönem bazı illegal olaylara karışmış olanların, 30 yıl sonra bile, cezaevinden çıkmasına tahammül edemiyor.
Gazetesinin bir gün önce attığı "Vicdanınız hiç mi sızlamıyor?" başlığını tekrar edip, soruyor: "Evet, hiç mi sızlamıyor vicdanınız?"
Ben de kendisine soruyorum: "Sende vicdan ne arar, Hasan Cemal!"
Öyle ya, onda vicdan olsaydı, 12 Eylül öncesinin hiç kimsesine, tek kelime edemezdi!.
Çünkü en başta, o dönemin suçlularından birisi de kendisi idi.
Bunu ben söylemiyorum.

Hasan Cemal, kendisi itiraf ediyor:
Kendi anlatımından:
"Masum muyduk?
Darbeye karışmamış mıydık?
Askerle organize işler içinde olmadığımız için mi, 12 Mart'ta Madanoğlu Davası beraatle sonuçlanmıştı?
Sanmıyorum.
Çünkü, işin aslı 'hukuk'la pek fazla ilgili değildi. Delillerde yetersizlik olabilirdi. Ama beraat konusunda işi aslı daha çok darbe hukuku ile ilgiliydi.
Madanoğlu davası beraatle sonuçlanmak zorundaydı. Zira aksi halde, işin ucu ordunun en tepesine, örneğin Genelkurmay Başkanı Faruk Gürler Paşa'ya, Hava Kuvvetleri Komutanı Muhsin Batur Paşa'ya kadar uzanacaktı.
Bunu kimse göze alamadı.
Madanoğlu davasında beraat kararı böyle geldi."

Kendisi anlatıyor, yargıdan nasıl sıyrıldıklarını..
Ve devam ediyor, kendisinde olmayan "vicdan"ı, başkalarında arayan Hasan Cemal:
"Deniz Gezmiş'in arkadaşları Ankara Emek'teki İş Bankası'nı soymuşlardı. Deniz Gezmiş de eylemde değilse bile bu konunun içindeydi. Nurhak dağlarındaki silahlı mücadeleye parasal destek sağlamaktı amaçları. Biz o zaman 'Devrim' gazetesini çıkartıyorduk. Ben Deniz Gezmiş'in ağzından; soygunla ilgisinin bulunmadığını anlatan bir bildiri yayınladım."
Daha neler neler..
Bu adam, kimden neyin hesabını sorabilir?

Peki; o soramaz diye, biz vicdansızlık mı yapalım? Cinayet işleyenlerin; işleyenlerle birlikte olanların "Hasan Cemal" isimlilerinin yargıdan sıyrılmasına itiraz edip.. "Ünal Osmanağaoğlu" isimlilerinin tahliye olmalarına alkış mı tutalım?
Tabii ki bunu yapmayalım..
Ama buyrun, her ehl-i vicdanın "Olamaz böyle vicdansızlık" diyeceği hukuki durumu özetleyelim..
12 Eylül olmuş. Soldan da, sağdan da suça karışanlar tutuklanmış, yargılanmışlar..
1991'de "şartlı tahliye" denilen bir kısmi af çıkmış.. Tüm mahkumlar, cezalarının beşte birini yatma şartı ile tahliye olmuşlar.
Bu kanun gereği, eski Başbakan Nihat Erim'in katili solak terörist Sadettin Güven tahliye olmuş.
Bu kanun gereği, Jandarma Genel Komutanlığı Kurmay Başkanlığı'ndan emekli Korgeneral Hulusi Sayın'ı öldüren solcu katil Erol Özbolat tahliye olmuş!

Bu kanun gereği emekli Orgeneral Adnan Ersöz'ün katili, İstanbul Kapalı Cezaevi Savcısı Niyazi Fikret Aygün'ün katili Galip Aygül tahliye olmuş..
Ama "Vicdanınız yok mu" denilerek, 2012 Temmuz'unda tahliyesine karşı çıkılanlar cezadan kurtulamamış.
Bu bir yana..
1999'da bir erteleme kanunu (Rahşan affı) daha çıkmış.
İstanbul DGM Başsavcısı Yaşar Günaydın'ın, emekli Orgeneral Adnan Ersöz'ün, emekli Oramiral Kemal Kayacan'ın katili Nursel Demirdöğücü bu kanundan yararlanarak tahliye olmuş.
Ama, "ömür boyu mahkum" olarak dünyaya geldikleri anlaşılan Bahçelievler sanıkları, cezaevinden çıkamamış! 1999 affı da, onlara uygulanmamış!
Milletvekilleri bakmışlar...
Burada çok açık bir vicdansızlık var.
Generalleri, savcıları, başbakanları öldürenlerin yararlandığı yasalar, Bahçelievler olayında uygulanmıyor!
O zaman ne yapalım?
Generallerin katillerinin yararlandığı yasanın hükmünü, Bahçelievler sanıklarına da uygulayalım.
Yapılan bu..
Buna bile tahammül edemiyor, önce kendilerinde arayacakları "vicdan"ı, başkalarında arayan vicdansızlar!

Ali KARAHASANOĞLU / AKİT