Siren Ertan'dan 'Yasak Elma' açıklaması! "Aradan 20 yıl geçti, bakıyorum..."
'Yasak Elma' dizisindeki sahne 2000 yılında yaşanan 'Tangalika' olayını yeniden gündeme taşıdı.
Başrollerini Şevval Sam, Talat Bulut ve Eda Ece’nin paylaştığı
‘Yasak Elma’ dizisinin son bölümünde yayınlanan bir sahne 2000
yılında sosyetede yaşana bir olayı yeniden gündeme taşıdı.
OLMAYAN DAVETE GİTTİ
Dizide, Şevval Sam’ın oynadığı ‘Ender’, eski eşi ‘Halit’ (Talat
Bulut) ve genç karısı ‘Yıldız’ın (Eda Ece) cemiyetteki itibarını
zedelemek istedi.
Hayali bir davet organize edip davetiye gönderdi. Sosyeteye girmeye
çalışan ‘Yıldız’ bu oyuna geldi. Olmayan geceye gitti. Fotoğrafları
çekildi. Günlerce dalga konusu oldu.
NE OLMUŞTU?
2000 yılında ise Siren Ertan ile o zamanki eşi Ercan Canmutlu’ya
haritada var olmayan Tanganika’nın kralının taç giyme töreni için
davetiye gönderilmişti. Çift, hayali ülkenin İstanbul Fahri
Konsolosluğu tarafından çağrıldıklarını sandı. Resepsiyona uygun
giyindiler, Maçka’daki 5 yıldızlı otele gittiler. Her şeyin biz
düzmece olduğunu anladıklarında ise çok geçti.
"20 YIL GEÇTİ, YİNE GÜNDEMİM"
Çıkan haberlerin ardından Siren Ertan, sosyal medya hesabında
açıklama yayınladı. Ertan, yaşananların perde arkasını takipçileri
ile paylaştı.
"Yıl 2000 galiba, yirmili yaşların sonlarındayım. Gencim, yeni
evlenmişiz, çok popüleriz her yere davet ediliyoruz ve dolayısıyla
gezmeye bayılıyoruz. Eski eşimin ofisine bir davetiye geliyor,
davetiyeyi görmüyorum ama sekreteri telefonda okuyor her zamanki
gibi; yer, dress code vs. Davet sahibi ... Kohen. O an eşimin çok
sevdiği Kohen soyadlı iş arkadaşı tarafından gönderildiğini
düşünüyoruz detaylara hiç takılmıyoruz, zaten sonra Sebo’nun doğum
günü var, ilk davete bi uğrar oradan d.günü partisine gideriz
diyoruz. Davetin olduğu otele vardığımızda girişte bir fotoğrafçı
bekliyor ve biz daha ne olduğunu anlamadan fotoğrafımızı çekip yok
oluyor. Davet olmadığını anlayınca çokkk gülüyoruz. Hatta doğum
günü partisinde herkese anlatıyoruz, en muzip arkadaşlarımıza,
Can’a falan soruyoruz sen mi yaptın diye. Çünkü bir arkadaşımızın
şaka yaptığını, söyleyeceğini ve birlikte gülmeye devam edeceğimizi
düşünüyoruz. Bu arada otele gelen başka popüler davetliler de var
ama sonraki zamanlarda olay tamamen bana mal ediliyor, nedense!
Neyse bu kumpası organize edenin o zamanın Aktüel Dergisi olduğunu
öğreniyoruz o hafta. İşte o zaman kaynar sular başımızdan
dökülüyor, bu ne kötülük, biz bunu hak edecek ne yaptık diye.
Utanmadan bunu haber yapıyorlar; biz böyle bir kumpas kurduk,
bunları bunları davet ettik, nasıl alay konusu ettik ama diye. Amaç
kendilerini tatmin etmek, aralarında geyik yapıp gülmek,
üzerimizden haber yapıp tiraj ya da reyting kazanmak vs.. Bizim
yaptığımız ne? Alnımızın teriyle kazandığımız parayla giyinip
süslenmek, sevildiğimizden her yere davet edildiğimizi düşünerek,
yeni evli olmanın, genç olmanın verdiği heyecanla ne olduğunu
umursamadan arkadaşımızı mutlu edeceğiz diye bir davete uğramak. Ha
bu arada o gün akşam 'doğum gününe geliyor musunuz?' diyen herkese
böyle bir davete uğrayıp geleceğimizi söylediğimizde hiç kimse de
'Tanganika diye yeni bir ülke mi olur?' da demedi :) Kimler kimler
bir bilseniz :) Belki de son yıllarda ülkeler parçalandığından ve
her şeyi google'a sorma alışkanlığımıza henüz sahip
olmadığımızdan...
Aradan 20 yıl geçti, bakıyorum pek bir şey değişmemiş. Bugün bir
dizinin reklamı için yine haberim :)"