SİNEPOP KAPANDI! SİNEMASEVERİN BAŞI SAĞOLSUN...
Beyoğlu'nun ünlü Sinepop Sineması seyircisizlikten kapandı. Murat Tolga Şen "sinemaya sahip çıkmanın tek yolu, o salonda film izlemektir" çağrısı yapıyor.
Beyoğlu Sinemaları hepten hoş bir anı olacak, az kaldı. Sinepop
sineması finansal sıkıntılarını aşamadığı için geçtiğimiz Çarşamba
günü sessiz sedasız kapandı. Kapanacağından haberim vardı ancak acı
haberi Operasyon: Argo’nun basın gösterimi öncesinde sinema yazarı
arkadaşım/rehberim Ali Ulvi Uyanık’tan aldım. Acıklı bitişler
bunlar… Beyoğlu iyiden iyiye bir yeme-içme ve alışveriş mekanına
dönerken elimizden hiçbir şey gelmiyor. Bu sinemalara seyirci
olmamız gerekirken biz yine AVM konforundan taviz vermiyoruz.
Çocukluğum odun-kömür sobalarıyla ısıtılan kocaman salonlarda
geçti. Ellerim buz keserek, ayaklarım donarak, gocuğumu, atkımı
bile çıkarmadan film izledim. Hiçbir zaman işkence gibi değildi bu…
Bir tür sinemasal tekamüle bile yol açtığı söylenebilir. Üşüdüm,
acıktım, kaba etlerim düzleşti ama daha çok izledim, daha çok
sevdim perdeye düşen aksi…
Eniştesi sinema salonu işletmecisi bir çocuktum ve çok acıklı
hikayelerine şahit oldum o salonların…
Zafer, Samsun’un en büyük sineması olan Mecidiye Caddesindeki Konak
sineması ile birlikte düzgün filmler gösteren bir aile sinemasıydı.
Aynı zamanda Samsun’un ilk sinema salonu olma özelliğini taşıyordu.
O dönem Samsun’da Aile filmlerini Zafer ve Konak, Erotik filmleri
ise Sümer, Yıldız ve Fuar sinemaları gösteriyordu fakat bu durum
pek uzun sürmedi. 80′lerin başı salonlar açısından parlak zamanlar
değildi. Televizyonun yükselişi, sinemaların işlerini çok
düşürmüştü. Kimse bedava TV izlemek varken, sinemaya gelmiyordu.
Kocaman salon bomboş kalıyor, gelen üç beş kişinin bilet parası
salonun sobasına giden odun kömüre bile yetişmiyordu.
Zamanla, gayet iyi durumda olan eniştemler borca battılar ve
borçlar yüzünden kimse film vermez oldu. Zaten film veren
yapımcılarda battı, gitti. Gişecinin, teşrifatcının, makinistin
parası ödenemez hale geldi. Zafer son dönemlerinde mecburiyetten
erotik filmler gösterdi. Kaçınılmaz olan sadece gecikiyordu ve
sıkıyönetim ilan edildikten sonra seyirci hepten kaybolunca
“Dünyayı Kurtaran Adam” sinemaları ve kendini dahi kurtaramadığı
için salon kapandı ve iş hanı oldu.
30 yıldır buna benzer hikayeleri yaşıyoruz, yazıyoruz, okuyoruz.
Sonra da gidip AVM sinemalarının hamburgerden sonra film
izletmelerine tav oluyoruz.
İşin duygusallığı bambaşka ama duygusal olmak bize yetmez, seyirci
olmak, bilet almak, o salonlarda film izlemek lazım. Eğer
yapmayacaksak/ yapamayacaksak hiç yalandan yere ağlamayalım,
yürümeyelim. Kapanacak, kapanıyor zaten o salonlar…
Yaptığı sinemayı seversiniz, ciddiye almazsınız, o sizin
bileceğiniz iş ancak aklı, kalbi sinemada olan yönetmen Murat
Şeker, Çakallarla Dans 2’nin basın gösterimini Ortaköy Feriye
sinemasında yapıyor. Çoktandır yolunu unuttuğumuz, İstanbul’un en
güzel salonlarından birinde... Ellerimle, yüreğimle
alkışlıyorum.
Yitirdiklerimize üzülmek yerine elimizde olanlara sahip çıkma
zamanıdır. Beyoğlu sineması, Atlas, Yeşilçam sineması… Az kaldılar,
can çekişerek ölüyorlar. Tepenin ardını görmek istiyorsak bize bu
salonlar lazım! Allah aşkına, gidin bilet alın, film izleyin,
sinemanın sahibi, sahip çıkanı olun. Sonradan gözyaşı dökeni
değil...
twitter.com/murattolga