Aslında iş hep aynı yere geliyor: “Sen ne üretiyorsun ne yapıyorsun. Hayat sadece gezmek mi?”
-Ama gezdikçe farklı şeyler öğreniyorum. Benden ne beklediklerini de anlamıyorum. Ben bilmem ne mezunuyum, bilmem ne konusunda fikir sahibiyim demedim ki hiç. Healthyish'im var. Çünkü yurtdışında geziyordum, sağlıklı beslenme ve spor odaklı yaşayan bir insandım. Gördüğüm gittiğim yerlerden ilham aldım ve burayı açtım. Mücevher ve takı zevkim iyiydi, taktıklarımı herkes çok beğenirdi. Teklif geldi. Kabul ettim. Başka teklif gelir, uygun bir şey olursa, yine yaparım. Ben sosyal medyayı, iş olarak kullanmadım bugüne kadar. Belki onu da yapabilirim…
Takipçi kaybettiğin doğru mu?
-2.9 milyon takipçim var şu anda. 3.05 milyondu. Boşanma olayı olduktan sonra çok yükselmişti. Sonra fake hesaplar falan gitmeye başladı tekrar 2.9’a indim. Kaybettim sayılmaz yani. 4-5 milyon kadar da gizli takipçim var. Hem takip ettikleri anlaşılmasın istiyorlar, hem de gizli gizli bakıyorlar, her şeyimi inceliyorlar. Yabancı arkadaşlarım hepsi, “Biz böyle bir şey görmedik. Türk insanı seninle kafayı bozmuş! Amma merak ediyorlar seni!” diyor.
Ama paylaşımlarında içerik pek yok…
-Evet, önümüzdeki dönemde içerik meselesine biraz daha önem vereceğim. Zaman zaman içi boş şeyler paylaştığımın ben de farkındayım.
Sen ne istiyorsun şu hayattan?
-Güzel soru. Ben de tam bilmiyorum bunun cevabını. Ben insanlar beni çok sevsinler, beni baş tacı yapsınlar derdinden değilim. İnsanların konuştuğu biri olayım falan de istemiyorum. Öyle egolarım yok. Belki bir iki sene sonra takipçim hiç kalmayacak, onlar için ilginç olmayacağım çünkü artık Türkiye’nin en ünlü adamıyla beraber değilim…
Sen, Acun’suz hiçbir şey değil misin?
-Onlar öyle düşünüyorlar: “Acunla var oldun Acunsuz sıfırsın, hiçbir şeysin!” O insanlara cevabım şu: “Tamam biteyim önemli değil ben bundan beslenmiyorum ki…” Onlar Instagramıma da takık. Oysa bir sosyal medya manyağı değilim ben, bazı günler hiç paylaşasım gelmiyor…