17 Tem 2013 18:16 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 15:17

SEVİM GÖZAY'DAN MEHMET OCAKTAN'A JET YANIT; "SOKAKTAN KORKUYORSAN NEDEN GAZETE YÖNETİYORSUN? (MEDYARADAR- ÖZEL)

Akşam Gazetesi'nde yaşananları bugün Mehmet Ocaktan Aslı Aydıntaşbaş'a farklı bir dille anlattı.

Akşam Gazetesi'nde yaşananları bugün Mehmet Ocaktan Aslı Aydıntaşbaş'a farklı bir dille anlattı. Medyaradar röportajcısı Alev Gürsoy Cimin de, Sevim Gözay'a ulaştı ve Ocaktan'ın katıldığı programdaki sözlerini sordu.

Gazeteci - Yazar Sevim Gözay da iddiaları söyle yorumladı:

Cevap hakkımı kullanıyorum:
1-Öncelikle; medyadaki işten atmaların, ekranda sırıtıp kırıtılarak “eğlence” malzemesi edilmesi, üstüne de “güldüren soru” şeklinde manşetlenmesi kabul edilemez. Hayatını bu meslekle kazanan bir medya mensubu olarak, sergilenen bu ruhsuzluğu ve ikiyüzlülüğü kınıyorum.

2-Mehmet Ocaktan’ın iddialarına gelince... İsim vermiyor ve esrarengiz biçimde karalamakta beis görmüyor. “Doğrudan beni hedef alan, eleştiren yazılar oldu. Müdahale etmedim, bana bile hakaret eden yazıyı koydum, sabahleyin de işine son verdim” dediği kişilerden biri olduğumu düşünüyorum şu noktada. Çünkü "son" yazımı yersiz yere üstlerine alındıklarından haberim var.
Söz konusu yazım burada... http://www.aksam.com.tr/yazarlar/medya-manzaralari/haber-219750

Yaşanan süreçten çağrışımla medyanın genel karakterini ve kanserli yapısını vurguladığım bir yazıydı (sık sık medya eleştirisi yaptığımı okurlarım iyi bilir). Şahsi hakaret ve/veya hedef alma iddialarını kesinlikle kabul etmiyorum. Ve bu yazıyı üstüne alınıp şahsileştiren editoryal zihniyette, vicdani ve vizyonel bir pataloji olması gerektiğine inanıyorum. Medyaya emek verip de, bu yazıda anlatılanlara hak vermeyecek bir medyacı zor bulursunuz. Ben emeklerken gazetecilikte marka olan Hıncal Uluç bile “bizim hikayemiz” diye andı bu yazıyı.
Uluç’un yazısı burada… http://www.sabah.com.tr/Yazarlar/uluc/2013/06/29/iki-yazi

Kaldı ki, sırf bu medya eleştirim nedeniyle kovulduysam eğer (!) öncesindeki hafta boyu ayyuka çıkan “3 kadın yazar kovuldu” haberlerinde benim ismim ne arıyordu? O kara-listeci haberlerin kaynağı kimler ve nelerdi? (Tesadüfe bakın ki, bugünkü “güldüren soru” manşetçileri de yine aynı haber yapıcılar!)

3-Son olarak; “Normal vatandaş Taksim’e gidemezdi, ben hala gitmiyorum korkuyorum” diyen Mehmet Ocaktan’a sormak isterim: Taksim’de tarihi bir hareket yaşanırken, sokaktan bu kadar korkan kişilerin gazete tepelerinde ne işi var? Yüksekten nasıl korkmuyorlar? Gazetecinin korkak olmaya hakkı var mı? Gazetecilik, gerçeği arama bulma işi değil mi? Korkuyla yapılan gazete, gazete midir? Evlerindeki halk, medyanın yanlı suskunluğuna bunca isyan etmişken, “Taksim’den ben de korkuyorum” mesajı vermenin hedefi nedir?

Kamuoyunun dikkatine, saygılarımla...

Sevim Gözay

MEDYARADAR- ÖZEL