Sevilay Yılman'dan Fatih Portakal ve Fatih Altaylı'ya: İkiniz de Kılıçdaroğlu konusunda yanılıyorsunuz!
Habertürk yazarı Sevilay Yılman, Fatih Altaylı ve Fatih Portakal'ın, Kemal Kılıçdaroğlu eleştirilerinin yanlış olduğunu söyledi.
Habertürk yazarı Sevilay Yılman köşe komşusu Fatih Altaylı ve FOX
TV'de ana haberi sunan Fatih Portakal'a CHP Genel Başkanı Kemal
Kılıçdaroğlu tepkisi gösterdi. Yılman "İkiniz de yanılıyorsunuz"
diyerek, yorumlarının yanlış olduğunu söyledi.
Altaylı "Aslında Kemal Bey, rakibi olan Muharrem İnce’yi bertaraf
etmek için aday gösterdi" demişti.
Portakal ise CHP’nin bugüne kadar Diyarbakır'da çoşkulu bir miting
gerçekleştirememesinin nedeni olarak Kılıçdaroğlu’nun cesaretli
olmamasından, korkaklığından kaynaklı olduğunu söylemişti.
İşte Yılman'ın bugünkü yazısından "İkiniz de Kılıçdaroğlu
konusunda yanılıyorsunuz!" başlıklı o bölüm:
DÜN Fatih Altaylı Ağabey’in ve Fox TV Ana haberi sunan Fatih
Portakal’ın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile ilgili
eleştirilerini görünce bu yazıyı yazmak zorunda hissettim
kendimi.
Neden? Çünkü başka açılardan da olsa ikisi de yanlış yorumlardı.
Hem CHP’nin iç dinamiklerini iyi bilen hem de Sayın Kılıçdaroğlu’nu
en başından beri doğru gözlemleyen bir gazeteci olarak düzeltme
yapmak istedim.
Önce Altaylı’nın dünkü yazısından başlamak istiyorum. Demiş ki
Fatih Ağabey özetle: “Aslında Kemal Bey, rakibi olan Muharrem
İnce’yi bertaraf etmek için aday göstermişti. Niyeti parti
tabanında heyecan yaratan İnce’yi cumhurbaşkanlığını kazanma
ihtimali olmadığı için aday gösterip, kaybettiğinde de ‘Bakın İnce
İnce dediniz, ne yaptı gördünüz’ diyerek bertaraf etmekti ama
olmadı!”
Bu yorum doğru değil. Aslında daha önce bir yazımda değinmiştim bu
konuya ama bir daha yazayım: Kemal Kılıçdaroğlu, İnce’yi ne Fatih
Ağabey’in iddia ettiği gibi “harcamak” niyetiyle aday gösterdi ne
de başka bir niyetle. Doğru olan şu ki; Kemal Bey hiç istemedi
İnce’nin adaylığını. Hatta olmaması için bayağı bir direnç
gösterdi. Mesela en önce Abdullah Gül, sonra Abdüllatif Şener, en
sonunda da Merak Akşener’in ittifakın ortak adayı olması için
çabaladı. Ancak bu projesi parti içerisinde tabandan da tavandan da
destek bulmadı. Aksine sert reaksiyonlarla karşılaştı.
Ve cumhurbaşkanı adayı olması halinde İnce’nin farklı şeyler
yapabileceğine inanan bir kısım partili üye karşısına dikilip,
“Sayın genel başkan! Bize bir ikinci Ekmeleddin travması yaşatmayın
artık! Bırakın bu kez şansımızı Muharrem İnce’yle deneyelim”
deyince de mecbur kaldı Kılıçdaroğlu.
Sözün özü: Seçimin sonucu ne olur bilmiyorum ama ne olursa olsun,
CHP açısından durum bellidir. İnce artık CHP’nin lideridir, genel
başkanıdır. Ve şöyle söyleyeyim: Bunu Kemal Bey de biliyor artık ve
sanırım ona göre de geleceğini şekillendiriyor.
Gelelim Fatih Portakal’ın Kemal Kılıçdaroğlu’yla ilgili yaptığı ve
benim düzeltme zorunluluğu hissettiğim yanlış yoruma. İnce’nin
hayli coşkulu geçen Diyarbakır mitingini değerlendirirken, İnce ve
Kılıçdaroğlu mukayesesi yapmış. Ve CHP’nin bugüne kadar böyle bir
miting gerçekleştirememesinin nedeni olarak da Kılıçdaroğlu’nun
cesaretli olmamasından, korkaklığından kaynaklı olduğunu
söylemiş.
Niye böyle bir şey söyledi hâlâ anlayamıyorum, ama bu yanlış bir
yorum. O bölgeyi ve bölge insanını ve siyasetini iyi bilen biri
olarak söylüyorum: Sevgili Fatih Portakal, Diyarbakır’ın İnce’yi bu
kadar bağrına basmasının nedenleri arasında elbette ki onun
kararlı, heyecanlı ve umut veren duruşu vardır ama asıl neden
konjonktüreldir. Günümüz şartları öyle tuhaflaştı ki,
Diyarbakırlıyı da CHP’yle kucaklaştıracak kadar yakınlaştırdı!