Sevilay Yılman iktidar yanlısı medyayı topa tuttu: Yazı işlerini yönetenler kraldan çok kralcı!
Habertürk yazarı Sevilay Yılman, iktidar yanlısı medyanın Atatürk'e hakaret olaylarındaki "fitne çıkarma" çabasını görmezden geldiğini belirtip, "Otokontrol fena teslim almış ruhlarını" dedi.
Habertürk gazetesi yazarı Sevilay yılman, iktidar yanlısı medyanın
Atatürk'e hakaretlerle ilgili "fitne" çabalarını görmezden
gelmesini eleştirdi.
Yazısına "Sizinki dostluk değil arkadaşlar, düşmanlık!" başlığını
koyan Sevilay Yılman, son dönemde artan Atatürk'e hakaret
olaylarının amacın fitne çıkarmak olduğunu savundu.
"... başta bizim yayın grubu olmak üzere birkaç yayın organının
dışında hiçbir basın organı bu oyunu da, alçaklığı da görmedi"
diyen Yılman iktidar yanlısı medyayı şöyle suçladı:
"Bazıları bu duruma, 'İktidar yanlısı basının yazı işlerini
yönetenler kraldan çok kralcılık yapıyor' dememek için kibarca,
'Otokontrol fena teslim almış ruhlarını' diyor."
İşte Sevilay Yılman'ın o yazısı:
Önceki gün birlikte geldiğimiz Londra’da Başbakan Binali
Yıldırım’ın yaptığı temasları daha sonra uzun uzun yazacağım için
bugün sadece gelirken Sayın Başbakan’la uçakta ayaküstü
sohbetimizden bahsetmek istiyorum.
Duymuşsunuzdur herhalde... Başbakan seyahate çıkmadan hemen önce
Esenboğa Havalimanı’nda bir basın toplantısı yaptı ve gazetecilerin
gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Atatürk’e edilen hakaret ve iftiralarla ilgili ne düşündüğü
sorulunca da aynen şunları söyledi: “Cumhuriyet’imizin kahramanları
bizim milli değerlerimizdir. Dolayısıyla bunlara yapılacak
yakıştırmayı asla kabul etmeyiz. Uygun görmeyiz. Bu ve buna benzer
girişimleri şiddetle kınıyorum ve hukuken yapılması gereken ne
varsa bunlar da yapılacaktır. Biz kahramanlarımızın kurduğu,
binlerce şehidimizin bize emanet ettiği yurdumuzu daha ileri
götürecek ne tedbir varsa bunları yapacağız. Tarihimiz, bizi
utandıracak hiçbir şeye sahip değildir. Bu tartışmaların yapay,
anlamsız ve maksatlı olduğunu düşünüyoruz. Bizim bu konuda kafamız
çok nettir.”
AMAÇ FİTNE ÇIKARMAK
Bu ifadelerinin hemen hemen aynısını uçakta da yeniledi Başbakan ve
ek olarak şu noktaya dikkat çekti: “Nereden çıkıyor bu konular ve
ne için? Belli ki amaçları toplumda huzursuzluk ve gerginlik
yaratmak! Bizim bu oyunlara kesinlikle düşmememiz lazım!”
Başbakan’a katılmamak mümkün değil, ki ben de zaten bir önceki
yazımda hatırlarsanız özellikle buna vurgu yapmıştım. Adları her
neyse ne; sözüm ona tarihçi olan üç beş kendini bilmezin Türkiye
Cumhuriyeti’nin kurucu liderinin özel hayatı ve ailesiyle ilgili
ortaya attıkları ipe sapa gelmez açıklamaların gayesi bence de
fitneydi.
Amaç Atatürkçüler ile olmayanları karşı karşıya getirmekti. Neyse
ki toplumumuzun genlerinde hep var olan o doğal duyarlılık
sayesinde defettik bu oyunu. Tabii bunu en çok sosyal medyanın
gücüne borçluyuz. Medya diyemeyeceğim, zira başta bizim yayın grubu
olmak üzere birkaç yayın organının dışında hiçbir basın organı bu
oyunu da, alçaklığı da görmedi.
Neyi kastettiğimi anladınız herhalde değil mi? Bazıları bu duruma,
“İktidar yanlısı basının yazı işlerini yönetenler kraldan çok
kralcılık yapıyor” dememek için kibarca, “Otokontrol fena teslim
almış ruhlarını” diyor.
HEPSİ AYNI FİKİRDE
Bakın değerli okurlarım...
Londra’da başka siyasiler de var AK Partili olan. Hayati Yazıcı,
Mustafa Elitaş, Abdülhamit Gül, Mücahit Arslan... Hepsinin görüşü
de Başbakan’la aynı! Çok tepkililer onlar da.
Birinden de duymadık, “Canım nihayetinde demokrasi var, isteyen
istediğini söyler!” falan dendiğini. Sorduğunuzda hepsinin tavrı
net bu konuda. Hal böyleyken neden iktidar yanlısı medya bu
haberleri görmedi peki? Ee çünkü toplumu ayağa kaldırmış olsa da
bunu haberleştirmeleri için evvela iktidar tarafından birilerinin
tepki göstermesi lazımdı.
Dün biraz göz attım. İki gün boyunca bu meseleye kör ve sağır
olanlar nihayet haberleştirmişlerdi konuyu. İşin acı tarafı işte bu
bence. Bu gazetelerin yazı işlerinin tepesinde oturan arkadaşların
bu durumu kanıksamaları. Daha da acısı, bu anlayışlarıyla iktidara
dostluk falan yaptıklarını sanmaları.