Bir yanda öyle adamlar diğer yanda çıkıp, gizli gizli hesabına baktığını ve her seferinde rüyalara daldığını itiraf eden bir Cem Yılmaz portresi gördü Serenay Sarıkaya. Sadece bir kadın ve bir erkeğin arasında söylense sıradan olabilecek bir cümle, kadının olmadığı bir yerde ve herkesin önünde söylendiğinde daha da kıymetli hale geldi kaçınılmaz olarak.
Bir kadına para, bir kadına güç, bir kadına çok ünlü bir soyadı vermenin yeterli olacağını düşünenlere hatırlatmış olayım; bir kadına güven veremiyorsanız, başka ne verirseniz verin, kalıcı olmayacaktır.
Ahu Yağtu mutlu mudur acaba?
İbrahim Tatlıses’ten magazin basınına sızan haberlerden öğrendiğim bir şey var hayatta. Bir adamın ayrıldığı ilk eşi, asla ikinci eşle arkadaş olamaz ama üçüncü ya da dördüncü eşle olabilir. Cem Yılmaz-Serenay Sarıkaya ilişkisi, Yılmaz’ın eski eşi Ahu Yağtu’ya da sorulmuş. O da son derece akıllı bir davranışla, yanıt vermemiş, soruyu soran muhabiri de 'Bak, sen de utandın bu sorundan' demiş.
Yağtu, haklı olarak, kendisini, Yılmaz’ın hayatına giren tüm kadınlardan daha farklı bir noktada konumluyor. Böyle diyorum zira, Yılmaz ile ortak bir çocuğu var ve her şart altında adı, varlığı, onun hayatında hep olacak.