Astrolojiyle de ilgilisin. Çocukların için bakıyor musun?
- Deli gibi bakıyorum. Sonra durup “Sen neyin hesabını yapıyorsun!” diyorum. Bana yarının bile garantisi olmadığını öğretti Allah. Babam için haritaya bakarken çok ürktüm. Ben bu açılara bakmak istemiyorum dedim. Kötü açılar vardı.
8 Mart’ta baban Tamer Sever’i kaybettin. Başın sağ olsun...
- (Ağlıyor) Babam hastaneden çıkacaktı. Çantası, ayakkabısı her şeyi hazırdı. Bana “Sen git kızım” dedi. Ben İstanbul’a döndüm.
Şimdi babamın 40’ı ile 52’si arası bu bebekler gelecek. Bakar mısın şu duruma... Belki çocuklarıma baktığımda babamın bir özelliğini göreceğim, bilmiyorum...
Kızların mı seni dik tutuyor bu süreçte?
- Hayattaki en büyük korkumla sınandım. (Ağlıyor) Kocama da dedim “Çok istediğim bir şey geliyor, inşallah bir kayıp vermeyiz” diye. Babam benim hayattaki piramidimin tepesiydi. En iyi dostumdu. Bir dediğim iki edilmedi. Benim bugün bir tane tektaşım varsa, babam aldı üniversiteye girdiğimde. Böyle bir babanın evladıyım.
Ne hissediyorsun?
- Kelimelerle tarif edemiyorum. Artık babam ve annem bir torun görsün, kardeşim de evlenmedi demiştim. Bodrum’a gittiğim dönemde 8-9 ayı hep beraber geçirdik babamla. Çok diri, çok hoş bir adamdır babam. Ama çok kronik rahatsızlığı vardı. En büyük mutlulukla ve en büyük acı aynı anda oldu hayatımda. 1.5 ay sonra babam kucağına torunlarını alacaktı. Planlar yapıyorduk. Allah’tan çocuklar geliyor. Yoksa nefes alamazdım. Çok bağlıydım. Hayattaki en büyük aşkımla, korkumla sınandım. Vardır bir bildiği Allah’ın. İnançlı bir insanım. Burada bir sebep var. Belki dünyanın ne kadar boş olduğunu görmem için, bilmiyorum.