ŞER CEPHESİ, SIRA SIRA DİZİLMİŞ, DİLLERİNİN KEMİĞİ YOK, ATIP TUTUYORLAR!
Posta yazarı Yazgülü Aldoğan, hangi televizyon kanalında program yapan köşe yazarlarını topa tuttu?
Geçen akşam baktım, belâlım başta olmak üzere, şer cephesi, sıra sıra dizilmiş, dillerinin kemiği yok, atıp tutuyorlar! Star yazarı Ahmet Kekeç, Taraf yazarı Rasim Ozan Kütahyalı ve Yeni Şafak yazarı Salih Tuna konuk olarak da Star’dan Şamil Tayyar’ı almışlar aralarına, oh, oh, suyundan da koy, öyle güzel sallıyorlar ki.
Şamil’im Tayyar’ım pek bir dertli: Çok dava varmış hakkında, (benimkiler de dahil) mahkumiyet yiyecekmiş, korkudan yazılarını kesmiş, (ya da kestirilmiş!) AKP’ye gitmiş, onlar da destek çıkmıyormuş. “Bana gönderiyorlar, ben de yazıyordum diyor, Ahmet Hakan’a gönderecek değiller ya, o mankenleri yazıyor”. Bu çocukta böyle bir takıntı var, ona buna kara çalma takıntısı.
Basın Bayramı’nda tutuklu
O sonradan fos çıkan iddiaların hepsini, doğruymuş, gerçekmiş, kanıtlanmış gibi anlatıyorlar. Sadece bunları dinlesen, okusan, inanırsın, inanmak da istiyorsan tabii. Ergenekon sanıkları için “yetmez diyorlar, en az on bin kişi alınmalı içeri.”
Gözlerini hırs bürümüş! Bu konuşmayı yaptıkları sırada Alb. Çiçek’in askeri mahkemedeki duruşması henüz yapılmamıştı. O kadar eminler ki kendi yazdıkları senaryodan, “Çiçek, bu duruşmada yargılanıp, disiplin cezası alacak. Ama ceza ertelenecek. Böylece hapis yatmayacak, yattığına sayılacak, özgür kalacak. Öbür dava da düşecek, hepsi oyun.” diye anlatıyorlar. Oysa mahkeme davayı reddetti. Çiçek yargılanmadı, serbest de kalmadı. Ama ne gam, başka söyledikleri de doğru çıkmadı. Hangisi için özür dilediler? Bu iktidarın sırtı sıvazlanan basını bunlar.
Bir de esir basını var: Silivri Cezaevi’nde 24 Temmuz Basın Özgürlüğü Bayramı’nı, ne suç işlediğini bilmeden tutuklu olarak geçiren Mustafa Balbay’a ve diğer gazetecilere selam gönderelim. Tutuklulukların infaza dönüştüğü, ölmek üzere olan mahkumların affedilmediği, ama özgür demokratik hukuk devletinden! Tabii, inanmak istersen.
Yazgülü AYDOĞAN / POSTA