"SENİN GİBİ HER ŞEYİ DOĞRU OKUYAN BİR YAZARIN GAZETESİ NEDEN OKUNMUYOR? SENİN PATRON NE DİYOR BU İŞE?"
Ahmet Hakan Fehmi Koru'nun dün Ertuğrul Özkök için yazdığı "Çarpıt oğlum çarpıt" başlıklı yazısını eleştirdi.Özkök'ün yanında saf tutan Hakan, Koru'yu neyle suçladı?
Fehmi Koruya efendice soruyorum
FEHMİ Abi...
Dün yazdığın Çarpıt oğlum çarpıt başlıklı yazını baştan sona büyük bir dikkatle okudum.
Bir hırsla Ertuğrul Özkökü eleştirmişsin.
Diyorsun ki: Konuları çarpıtıyor.
Diyorsun ki: AK Partinin kapatılmasını istedi.
Diyorsun ki: Abdullah Gülün Cumhurbaşkanı olmasına karşı çıktı.
Diyorsun ki: 411 el kaosa kalktı diye başlık attı.
Diyorsun ki: Ama yenildi. Her istediğinin tam tersi oldu.
Özkökün günahlarını saydıktan sonra, bunun sonucunu da yazıyorsun:
Patronunu patronluktan etti.
Yetinmiyorsun, şunu da ekliyorsun:
Aydın Doğan ve aile fertlerini ne hale düşürdü Ertuğrul Özkök...
Sevgili Fehmi Abi...
Diyelim ki...
Bir gazetenin genel yayın yönetmeni, hep yanlış öngörülerde bulunuyor.
Siyasal özlemleri çok demokratik değil.
En çok oy alan parti ile arasında görüş farklılığı var, kendisini o partiye yakın hissetmiyor.
Yakın hissetmediği için de siyasi tahminlerini de bu eksende yapıyor.
Mesela Meclis çoğunluğunun sahip çıktığı bir yasal düzenlemenin, kaosa yol açabileceğini düşünüyor.
Ve sonuçta hep yeniliyor, hep dediğinin tersi çıkıyor...
Hadi bunlara Tamam diyelim...
Peki söyler misin Fehmi Abi...
Siyasi öngörüleri yanlış çıkan, tavrı yeterince demokratik bulunmayan ve yaklaşımı itibariyle Türkiye toplumunda karşılığı olmayan bir genel yayın yönetmeni, kendi medya grubuna ya da patronuna nasıl bir zarar verebilir?
Benim bildiğim iki açıdan zarar verebilir:
BİR: Çıkardığı gazetenin tirajı yerlerde sürünür, toplum o gazeteye sırt çevirir ve patron bu durumdan acayip zararlı çıkar.
İKİ: O gazete popülaritesini kaybeder.
Gel, beraber bakalım Fehmi Abi...
Ertuğrul Özkökün yönettiği Hürriyet Gazetesinde bu türden bir zarar söz konusu mu?
Okur kaybı var mı? Tiraj yerlerde mi süründü?
Patron, kârlılık açısından herhangi bir zarara mı uğradı?
Tabii ki hayır...
O halde Ertuğrul Özkökün genel yayın yönetmenliği nasıl oldu da patron Aydın Doğanı zor durumda bırakabiliyor?
(Ve konuyla doğrudan ilintisi olmayan başka bir soru: Senin gibi her şeyi doğru okuyan bir yazarın gazetesi neden okunmuyor? Senin patron ne diyor bu işe?)
Fehmi Abi...
Yoksa sen, daha önce de yaptığın gibi, yine vergi cezası meselesini mi gündeme getirmek istiyorsun?
Yoksa sen, Gazeteniz istediği kadar kâr etsin, istediği kadar popüler olsun, istediği kadar tiraj alsın, hiç mühim değil... Gazetenin başındaki isim siyasi iktidarla çekişirse patrona da vergi cezası gelir kardeşim demek mi istiyorsun?
Bu durumda...
İktidara karşı büyük ayıp etmiş olmuyor musun?
İktidar, Vergi cezasının Doğan Grubunun yaptığı yayınlarla ilgisi yok derken, senin iki de bir böyle yazman, Vergi cezası yayınlardan dolayı verildi yaklaşımını haklı çıkarmıyor mu?
Sen böyle yazdıkça iktidarı çok ama çok ağır bir ithamla yüz yüze getirmiş olmuyor musun?
Ve bu yazdıklarınla Türkiyede basın özgürlüğünün kısıtlanması konusunda zaten ayağa kalkmış olan AB çevrelerine müzevirlik yapmış olmuyor musun?
Ahmet Hakan/Hürriyet