'SEN KİMSİN' İZLEYENE 'BEN KİMİM, NEDEN BURADAYIM?'' DEDİRTİYOR!

“Fetih 1453”ün salon işgalleri devam ederken 3 yeni film gösterime giriyor. Bugün büyük gün! Öğle saatlerinde Fetih’in 2. Hafta gişesi açıklanacak ve kuvvetle muhtemel, sadece 2 haftada film, ‘tüm zamanların en çok izlenen Türk filmi’ rekorunu kıracak. Süre bakımından da bir rekor bu…

Bu hafta BKM yapımı iddialı bir yerli komedi olan “Sen Kimsin”, haftanın filmi olarak dikkat çekiyor. Film hakkında tüm eleştirmenler söz birliği etmişçesine, ‘berbat’ tanımlamasını kullansa da Tolga Çevik isminin gişe potansiyelini öğrenmek açısından merak uyandırıcı bir film… Diğer filmlerimiz ise yine bir komedi olan “İyi Olan Kazansın” ve Amerikan tarihinin en önemli figürlerinden J. Edgar Hoover’ı anlatan bir Clint Eastwood filmi, “J. Edgar”…



SEN KİMSİN / Komedi / 105 dakika

Konu: Tekin (Tolga Çevik) ve emekli trafik polisi yardımcısı İsmail (Köksal Engür), kaybolan bir kızı bulmak için, hayatları pahasına her türlü tehlikeyi göze alır. Sıradan bir kayıp kız vakasının peşinde başlayan hikaye, hesaplaşmaların, oyun içinde oyunların geliştiği bir maceraya dönüşür. Kim masum, kim suçlu birbirine karışır. Hafiyelerimizin tek bir hatası vardır, o da kendi yöntemlerini kullanmak!

BKM bombaları ard arda gelmeye devam ediyor ama sanki bu sezon izlediğimiz filmlerde bir aceleye getirme hali var. Tolga Çevik’in sinema çıkışı sayılabilecek “Sen Kimsin”, Peter Sellers’ın canlandırdığı Müfettiş Cruose benzeri sakar bir karakterin dedektiflik maceralarından ibaret fakat zekice ve zamanlaması iyi ayarlanmış bir senaryo ile yola çıkılmadığından, Türk komedilerinin genellikle yaptığı şeyden yani başrolün komikliğinden medet umuyor. 80’lerin Kemal Sunal filmlerinin şablonu olan bu anlayışın günümüz sinemasında yeri yok fakat Türk sinema seyircisi eleştirmenleri sürekli yanılttığından mıdır, nedir! Bu sevdadan vazgeçemiyor film yapımcılarımız. Tolga Çevik belli ki bu filmle, Cem yılmaz, Ata Demirer, Şahan Gökbakar ve Şafak Sezer’den oluşan Türk komedi sinemasının dört büyükler ligine dalmaya niyetleniyor. “Sen Kimsin” adının dahi bu niyetle konulduğunu düşünüyorum ama yıllardır TV kariyeri devam eden bir isim için bu geçerli değil artık. Aynı esprinin sürekli yapıldığı, TV dizisi standartlarında, sıkıcı, önemsiz bir film… Güldürüyor ama fragmanında vadettiği film değil. Ben ciddiye alamadım ama İzmit Dolphin sinemasında ilk seansta izlediğim filmin önünde oluşan bilet kuyruğuna bakarak, gişede başarılı olursa da şaşırmam! Seyirci tepkisi tahmin ettiğim gibi zayıftı fakat 283 kopya ile gösterime giren ve başrolün ismine güvenen bir BKM yapımının ilk hafta geliri her halükarda yüksek olacaktır. Bu da bizi filmin değil de kopya sayısının ve PR’ın önemli olduğu zamanlara getiriyor ki, orada saklı tehlikeler var. İlerleyen zamanda göreceğiz.

2** İyi bir film sayılmaz ama bu türün meraklısıysanız siz bilirsiniz!



J. EDGAR /Dram / 13 Yaş Sınırı / 137 dakika

Konu: J. Edgar Hoover, yaşadığı dönemde Amerika’nın en güçlü adamıydı. Federal Soruşturma Bürosu’nun (FBI) başı olarak geçirdiği neredeyse 50 yıl boyunca ülkesini korumak için hiçbir şeyin önüne çıkmasına izin vermedi. Sekiz başkan ve üç savaş gören Hoover, somut ve sezilen tehlikelere karşı savaş açarken, vatandaşlarının güvenliği için kuralları esnetmekten çekinmedi. Yöntemleri hem acımasız hem de kahramanca olan bu adamın en çok istediği ama bir türlü elde edemediği ödül ise, dünyaca takdir görmekti.

Bu hafta perdede Amerikan ajanlarını konuk ediyoruz ama “J. Edgar”da, “İyi Olan Kazansın”ın sulu sepkenliğinden eser yok. Clint Eastwood açıkça görülüyor ki bir sinema dâhisi… Herkesin unu eleyip, eleği astığı yaşlarda yönetmenliğe geçti ve müthiş filmler çekiyor.Kariyerine bir Spaghetti Western oyuncusu olarak başlayıp, sağcı fikirlerle dolu Kirli Harry serisi ile ünlenen ve sonra Amerika’nın (dünyanın da diyebiliriz) en iyi yönetmenlerinden biri haline gelen Clint Eastwood’un son filmi yaşamış bir karakteri, onun yaşadığı hayatın gerçekçiliği ve sertliğini vurgulayarak aktarıyor. “J. Edgar”, seyirciden azami ölçüde dikkat isteyen, yavaş ve ince ilmeklerle örülmüş bir film… Amerikan yakın tarihine ilgi duyanlar için ise kaçırılmayacak bir fırsat… Yönetmen, neredeyse belgesele yaklaşan bir üslup ve ciddiyet içinde, J. Edgar karakterinin yakın çevresi ile olan sıradışı aşk, dostluk ve arkadaşlık ilişkisini anlatmayı da başarmış. Leonardo di Caprio’nun güçlü oyunculuğu dikkat çekiyor.

4**** Gerçekten güçlü bir film, bilet parasının karşılığını veriyor.



İYİ OLAN KAZANSIN / Komedi-Aksiyon / 13 Yaş Sınırı / 97 dakika

Konu: Yakın arkadaş olan iki başarılı gizli CIA ajanı (Chris Pine ve Tom Hardy), aynı kıza aşık olduklarını keşfetmeleriyle birbirlerine gizli bir savaş başlatırlar ve heyecan, aksiyon, macera ve romantizm dolu bir aşk kovalamacası başlar. Lauren (Reese Witherspoon) ikisi de birbirinden yakışıklı, yetenekli ve kışkırtıcı iki arkadaş arasında nasıl bir karar verecektir?

Charlie’s Angels ve Terminator 3 gibi tempolu aksiyon filmleri yönetmeni McG bu defa komediye bulaşmış fakat bana göre ortaya hiçbir türün izleyicisini mutlu etmeyecek sıradan bir iş çıkmış… McG’nin kendine emanet edilen büyük projelerde set amirliğinden fazlasını becerebildiğini de düşünmüyorum zaten. Daha önce tonla örneğini izlediğimiz “iki adam aynı kıza aşık olursa” fikrini birbirine düşman kesilen ve üstün yeteneklerini hasmını yoketmek için kullanan CIA ajanları üzerinden anlatan film izlediğiniz süre içinde sizi eğlendirmekten fazlasını beceremiyor. Tam bir “seyret, unut!” filmi… Sinemanın eğlence tarafından ötesine geçmeyen izleyiciler için ideal olacaktır.

3*** Fena değil, daha iyi de olabilirdi ama...



twitter.com/murattolga
[email protected]