Sedat Ergin'in 'tuhafına giden durumlar': Barbaros Muratoğlu davasında...
Doğan Holding Ankara İdari Temsilcisi Barbaros Muratoğlu, 16 Aralık 2016'da tutuklanmıştı
Hürriyet gazetesi yazarı Sedat Ergin, “Silahlı terör örgütüne
yardım etmek“ suçlamasından tutuklu bulunan Doğan Holding
Ankara Temsilcisi Barbaros Muratoğlu’nun iddianemesinde
tutuklanmasına neden olarak gösterilen deliller arasında 'tuhaflık'
olduğunu söyledi.
Ergin, Muratoğlu hakkında "FETÖ' üyeliği suçlaması nedeniyle
Konya’da tutuklu bulunan Hasan Kıratlı'yla 41 iletişim kaydının
olduğu" iddiasıyla ilgili, avukatlarının Vodafone yaptığı başvuruda
numaranın Kıratlı'ya ait olmadığının GSM şirketinden avukatlara
"FETÖ' numarası olduğu ileri sürülen telefon hattı Vodafone’un
telesekreter servisi numarası çıkmıştır ve çevirdiğinizde
“Vodafone’a hoş geldiniz” sizi selamlamaktadır." mesajı
geldiğini yazdı.
Ergin, hakkındaki temel iddia, Muratoğlu'nun Gülen ile 2012 yılında
çekilmiş fotoğraftıyla ilgili olarak da "Tabii bu noktada sorulacak
çok soru var. Aynı yıllarda Pensilvanya’da Gülen’i ziyarete giden
başbakan yardımcıları, dışişleri bakanları başta olmak üzere bütün
AK Partili siyasi şahsiyetlerin “örgüt elebaşısı”nın huzuruna
çıktıklarında ceketlerinin önünü ilikleyip iliklemedikleri, Türk
siyasetinin açıklık kazandırılması beklenen sorularından biridir,
ancak bu konu yazının kapsamı dışında kalmaktadır." yorumunda
bulundu.
Ergin'in Hürriyet gazetesindeki yazısı şöyle:
"Doğan Holding Ankara Temsilcisi Barbaros Muratoğlu hakkında
hazırlanan iddianameye ekli soruşturma dosyasına bakarsanız,
kendisine yöneltilen muhtelif suçlamalar arasında FETÖ/PDY’ye bağlı
“Kimse Yok mu Derneği”nin Konya Şubesi Başkanı Hasan Kıratlı ile
ilişki içinde olmak gibi bir isnadın da yer aldığını
okuyabilirsiniz.
14 Aralık 2016 tarihli ifade tutanağının 12’nci sayfasına göre, iki
hafta gözaltında tutulduktan sonra yapılan polis sorgusunda
Muratoğlu’na şöyle sorulmuştur:
“5427542000 sayılı GSM hattı kullanıcısı Hasan Kıratlı isimli şahıs
ile 2013 ve 2016 yılları arasında toplam 41 iletişim kaydının
olduğu tespit edilmiştir. Kıratlı isimli şahsın FETÖ/PDY
soruşturması kapsamında halihazırda tutuklu bulunduğu tespit
edilmiştir.
Hasan Kıratlı isimli şahıs kimdir? Ne şekilde ve nereden
tanıdığınızı, görüşmelerinizin içeriğini ve ayrıca aranızdaki
ilişkiyi açıklayınız?”
Tutanağa göre, Muratoğlu şu yanıtı verir:
“Hasan Kıratlı isimli şahsı tanımam. Muhtemelen numarayı başka
birisi kullanıyordur. ‘Kimse Yok mu Derneği’ ile de benim hiçbir
alakam yoktur.”
FETÖ üyeliği suçlaması nedeniyle Konya’da tutuklu bulunan Hasan
Kıratlı’nın da Muratoğlu ile olduğu ileri sürülen ilişkisi hakkında
ifadesi alınır. Kıratlı, söz konusu telefon numarasını kullandığını
hatırlamadığını söyleyerek, kullandığı 533’le başlayan telefon
numarasını verir, Barbaros Muratoğlu’nu tanımadığını belirtir,
“İsmini ilk defa şu an sizden duyuyorum” der.
FETÖ'cü değil, Vodafone telesekreter servisi
Kuşkusuz, sorgusunda Muratoğlu’na sorulan tek telefon bağlantısı bu
değildir. FETÖ/PDY bağlantılı toplam 15 kişiyle olan telefon
iletişimi sorulur. Ancak tutuklanmasına giden süreçteki dikkat
çekici deliller arasında bu suçlama da yer alıyor.
Muratoğlu, ertesi gün (15 Aralık 2016) tarihinde tutuklandıktan
sonra tutukluluğuna yapılan itiraz 27 Aralık’ta 10’uncu Sulh Ceza
Hâkimi tarafından reddedilir. Hâkimin verdiği ‘ret’ kararının
altıncı sayfasında “şüphelinin HTS kayıtlarına göre iletişim
halinde olduğu anlaşılan kişilerden Hasan Kıratlı... şüpheliyi
tanımadığını alınan beyanında belirtmiş olmasına karşın şüpheli ve
müdafilerince de HTS kayıtlarına göre tespit edilen iletişim
kayıtlarının hukuken geçerli bir şekilde izah edilememiş olması...”
denilerek, bu temasın gerçekleştiği konusunda ısrar edilir.
Bunun üzerine mahkeme süreci içinde Muratoğlu’nun avukatları
Vodafone’a başvurarak 5427542000 sayılı GSM hattı kullanıcısının
kime ait olduğunu sorarlar. Ve 13 Mart 2017 tarihinde Vodafone
Telekomünikasyon A.Ş.’den gelen resmi bir yazıda şu yanıtı
alırlar:
“05427542000 numarası üzerinden Vodafone telesekreter servisi
verilmektedir. Hizmete ilişkin detaylı bilgiye Vodafone.com.tr
adresinden Servisler sekmesinden ulaşabilirsiniz.
Saygılarımızla.”
FETÖ numarası olduğu ileri sürülen telefon hattı Vodafone’un
telesekreter servisi numarası çıkmıştır ve çevirdiğinizde
“Vodafone’a hoş geldiniz” sizi selamlamaktadır.
Hasan Kıratlı meselesi Barbaros Muratoğlu’nun dosyasında karşımıza
çıkan muammalardan yalnızca biridir. Dosyada asıl dikkatimizi çeken
gariplik, Muratoğlu’na yöneltilen en ciddi suçlamalardan biri olan,
2012 yılı mart ayında kendisi dışında 8 İzmirli gazeteci ile
birlikte gittiği ABD gezisinde Pensilvanya’ya uğrayarak topluca
Fetullah Gülen’i ziyaretleriyle ilgili durumdur.
Muratoğlu’nun tutuklanmasına giden süreçte hükümete yakın bazı
medya kuruluşlarında bu fotoğraf üzerinden şiddetli bir kampanya
yürütülmüştür. Pensilvanya ziyaretinin, Dokuzuncu Sulh Ceza
Hâkimi’nin 15 Aralık 2016 tarihli tutuklama kararında Muratoğlu
hakkında önemli bir delil olarak kullanıldığını görüyoruz.
Tutuklama kararının altıncı sayfasında diğer deliller de
değerlendirildikten sonra şöyle deniliyor:
“... Şüphelinin 2012 yılında ABD’ye İzmir gazeteci temsilcileri ile
birlikte giderek Pensilvanya eyaletinde FETÖ terör örgütü elebaşısı
fethullah güle ile görüştükleri, bu görüşmeye ilişkin dosya
kapsamında hatıra fotoğraflarının bulunduğu, fotoğraf dikkatlice
incelendiğinde şüphelinin ceketinin her iki düğmesinin iliklemiş
vaziyette olduğu ... fotoğraf karesinde örgüt elebaşısının sağ
tarafında olacak şekilde fotoğraf karesinde bulundukları, bu
şekilde şüphelinin üzerine atılı suç bakımından kuvvetli şüphe
altında bulunduğu kanaatine varılmıştır.” (İmlaya
dokunulmamıştır.)
Yasaya göre “kuvvetli şüphe” bulunması hali, tutuklama
gerekçesidir. Muratoğlu’nun tutuklanmasının dayandığı kuvvetli
şüphe nedenlerinden biri de Pensilvanya ziyaretidir.
Tabii bu noktada sorulacak çok soru var. Aynı yıllarda
Pensilvanya’da Gülen’i ziyarete giden başbakan yardımcıları,
dışişleri bakanları başta olmak üzere bütün AK Partili siyasi
şahsiyetlerin “örgüt elebaşısı”nın huzuruna çıktıklarında
ceketlerinin önünü ilikleyip iliklemedikleri, Türk siyasetinin
açıklık kazandırılması beklenen sorularından biridir, ancak bu konu
yazının kapsamı dışında kalmaktadır.
İtiraf edeyim ki, ben de yakın bir zamana kadar iddianamede
Pensilvanya meselesinin önemli bir delil olduğunu zannediyordum.
Öyle olmadığını geçenlerde Faruk Bildirici’nin yazısını okuyunca
fark ettim. Dosyayı incelediğimde şunu gördüm: 21 sayfa tutan
iddianamenin 19 buçuk sayfası FETÖ’nün örgüt yapısı ve kendi
içindeki haberleşme sisteminin işleyişi gibi genel bir çerçeveye
ayrılmış. Delillerin değerlendirilmesi ve suçlamalar bir buçuk
sayfadan da az bir yer tutuyor ve bu bölümde Pensilvanya ziyaretine
tek bir cümleyle bile atıf yapılmıyor.
Muratoğlu’nun tutuklanmasına yol açan kuvvetli şüphe nedenlerinden
birinin iddianamede delil olarak görülmemesinin ülkemizde hukukun
içinde bulunduğu durum açısından değerlendirilmesini okurlarımızın
takdirine bırakıyorum.
Barbaros Muratoğlu, beş buçuk aya yakın bir süredir Silivri’de
demir parmaklıklar arkasındadır. Dün, özgürlüğünden yoksun
geçirdiği 163’üncü gündü. Bugün 164...
Bu dosyaya yarın da devam edeceğiz."