"Gittiğimiz her yerde bu aziz millet bize Gazze'yi soruyor. Diyor ki başkanım gece uyku uyuyamıyoruz. Kanımıza dokunuyor. Biz devlet olarak millet olarak bu kadar mı aciziz. Hani biz bölgesel güçtük. Hadi gidip onlarla savaş yapmıyoruz da en azından oradaki masum sivillere minicik yavrulara bir lokma ekmeği, bir damla suyu da mı ulaştıramıyoruz, gıda yardımı da mı götüremiyoruz?
Bir güvenlik koridoru oluşturup da insani yardımda mı ulaştıramıyoruz. Bu kadar da mı aciziz? Evet doğru söylüyorlar. Maalesef ulaştıramıyoruz. İşte ortada. Yetki, sorumluluk sahibi olanlar maalesef konuşuyorlar. Konuşmaktan ve kınamaktan başka bir şey yaptıklarını görmüyoruz. Yaptırım yok. Somut adım adam yok. Halen daha Türkiye ile ticaret İsrail'e devam ediyor, halen ihracat devam ediyor. Türkiye'nin limanlarından gemiler İsrail'e çelik taşımaya, yedek parça taşımaya çimento taşımaya, dikenli tel taşımaya, gübre taşımaya devam ediyor. Bize yakışıyor mu? 6 asır dünyaya adalet götürmüş dünyada zulme ortadan kaldırmış Osmanlının torunlarıyız biz. Bize yakışıyor mu zalim katil, Siyonistlere bu ticareti yapmak bize mi kaldı? TÜİK'in resmi verileriyle konuşuyorum. TÜİK'in belgelerini gazeteciler ortaya koydular.
Medyada var, sosyal medyada var. 7 Ekim’den bugüne kadar Türkiye'den İsrail'e 8 milyon lira değerinde dikenli tel ihraç edilmiş dikenli tel. Gazetelerde, TRT Haber'in haberlerinde ne diyor? İsrail, Ramazan'da Müslümanlar Mescid-i Aksa'ya giremesin diye, 'Mescid'i Aksa'nın etrafını dikenli tellerle çeviriyor' diyor. İşte Müslüman kardeşlerimizin Mescid-i Aksa'ya girmesine engelleyen o dikenli teller Türkiye'den gidiyor Türkiye'den. Böyle rezalet olur mu Allah aşkına? Yazıklar olsun diyor, yazıklar olsun şu mübarek günlerde bir damla suyu fazla gören oradaki yavrulara bu İsrail'e bu malları gönderenlere yazıklar olsun diyor. Bunu gören milletimiz neden Yeniden Refah'a koşuyor. Milli Görüşün Erbakan Hoca’nın dış politikasını çok iyi hatırlıyor da onun için.
Şu Gazze'deki manzara karşısında başımıza ne gelir koltuğumuzdan oluruz diye düşünüyorsak vay halimize diyorum. Buradan yetkililere ilgililere sesleniyoruz. Bu ayıptan vazgeçin. İsrail ile ticareti kesin. İhracatı durdurun. Limanlarımızı, hava sahamızı İsrail'e kapatın. Tel Aviv’deki büyükelçimizi geri çağırın. Halen çağıramadınız. İsrail kendi büyükelçisini çağırdı. Biz İsrail'deki büyükelçimizi çağıramadık. Şu zulme açıktan resmen ve fiilen destek olan Amerika'nın incirlik üssünü kapatın. Korkmayın bir şey olmaz. Malatya'da kürecikle İsrail'i İran füzelerine karşı korumak için kurulmuş olan şu Kürecik radar üssünü kapatın. Konuşmak yerine bir adım atın. Bu adımları atmadıktan sonra istediğiniz kadar kınayın istediğiniz kadar lanetleyin hiç bir sonuç elde edemezsiniz."