04 Nis 2015 14:58
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 17:27
Şebnem Bursalı'dan İzmir Gazeteciler Cemiyeti'ne iki kritik soru!
Şebnem Bursalı, İzmir Gazeteciler Cemiyeti'nin Savcı Mehmet Selim Kiraz'ın fotoğrafı ile ilgili tartışmalar ve akreditasyon krizi ile ilgili açıklamalarına farklı bir soru ile katıldı.
İzmir'in yerel gazetesi Yeni Asır'ın genel yayın yönetmeni Şebnem
Bursalı, bugün köşesinde İzmir Gazeteciler Cemiyeti'nin Savcı
Mehmet Selim Kiraz'ın fotoğrafı ile ilgili tartışmalar ve
akreditasyon krizi ile ilgili açıklamalarına farklı bir soru ile
katıldı.
Bursalı, İzmir Gazeteciler Cemiyeti'nin yeni seçilen Başkanı Misket Dikmen'in akreditasyon ile ilgili açıklamasına kendi gazetesine uygulanan akreditasyonu hatırlatarak yanıt verdi.
İşte Bursalı'nın yazısındaki o çarpıcı satırlar:
AKREDİTE DEMİŞKEN.. MİSKET DİKMEN'E 2 SORU
Basın özgürlüğü demişken, dün İzmir Gazeteciler Cemiyeti'nin yeni seçilen Yönetim Kurulu Başkanı Misket Dikmen'in yaptığı ilk açıklamaya değinmeden geçemeyeceğim. Benim kadın konusundaki hassasiyetimi bilmeyen yok ve ilk kez bir kadının 'Cemiyet Başkanı' seçilmiş olmasından dolayı memnun olduğumu belirtip, İzmirli basın emekçilerinin sorunlarıyla daha fazla ilgilenmelerini dilediğim yönetime de başarılar dilerim.
Misket Başkan dünkü açıklamasında; en başta sizlere hatırlattığım o iğrenç fotoğrafı (teröristlerce rehin alınan savcının başına silah dayanmış fotoğraf) yayımlayan basın kuruluşlarının, şehit savcımızın cenaze törenine akredite yapılmamasını eleştirmiş.
Şöyle demiş: "Tartışılması gereken konu, o fotoğrafın yayınlanıp yayınlanmaması değil, fotoğraf yayımlandıktan sonra bizzat Başbakan'ın emriyle akreditasyonların reddedilmesidir." Ve devam etmiş: "Bunu yaptıkları için kurumlara bir yaptırım uygulanacaksa da bunun yöntemi, o kurum ve kuruluşların haber takibini engelleyerek olmamalıdır. Türk basın tarihinde ilk kez yaşanan böylesi bir durum; basın ve ifade özgürlüğüne yönelik engellemelerin nereye kadar gideceğinin de açık ifadesidir."
Sayın Misket Dikmen..
Sanırım haberiniz yok (Gerçi siz, bir önceki başkan Atilla Sertel'in de yönetiminde idiniz!).
Bu kentin Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, son 18 aydır Yeni Asır'a ve muhabirlerine "akreditasyon" uyguluyor.
Yani; belediyenin hiçbir etkinliğine Yeni Asır ve muhabirleri davet edilmiyor.
Sebebi; Yeni Asır'ın sadece ve sadece gazetecilik yapması.
Belediyenin icraatlarıyla ilgili vatandaştan bize gelen bilgi-belge ve sıkıntıları yansıtan tek gazete olarak Yeni Asır'a, bu kentin, bu bölgenin 120 yıllık en büyük gazetesine "akreditasyon" uyguluyor Aziz Kocaoğlu.
İzmir'den milletvekili seçilmeye hazırlanan CHP'nin Genel Başkanı ve tüm yöneticileri de bu durumdan haberdardır ve ağızlarından "basın özgürlüğü" sözü düşmeyen CHP'nin hiçbir yetkilisi kılını dahi kıpırdatmamıştır.
Ve 7 Haziran'da aynı partinin İzmir'den milletvekili seçimine girecek olan, sizden bir önceki İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Atilla Sertel'e bu konu, bizzat hem ben hem de pek çok arkadaşım tarafından defalarca iletilmiş ve Yeni Asır'da çalışan onlarca gazeteci gibi İzmir'deki 700'ü aşkın gazetecinin meslek kuruluşu olan Cemiyet Başkanı olarak bu konuda bir adım atması, tepki göstermesi ve açıklama yapması istenmiştir. Oysa; kendisinin ve sizin de aralarında bulunduğunuz yönetim, Yeni Asır'ın 18 aydır Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın uyguladığı akreditasyon yasağı için hiçbir şey yapmadığı gibi "Siz de adamın üzerine fazla gidiyorsunuz" ifadesiyle neredeyse "suçlu" çıkarılmışızdır.
AÇIKLAMA BEKLİYORUZ..
Ve Sayın Misket Dikmen.. Onlarca üyenizin olduğu Yeni Asır'a 18 aydır uygulanan haksız-mesnetsiz akredite yasağını tekrar hatırlatmak ve 2 soru sormak isterim.
Sizin öncelikli göreviniz, size üye basın emekçilerinin ve basın kuruluşlarının haklarını korumaktır. Ve bu bağlamda 18 aydır sessiz kalınan, Yeni Asır'a uygulanan ve Yeni Asır okurlarının haber alma özgürlüğünü kısıtlayan haksız akreditasyonun kaldırılması için İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı düzeyinde bir girişimde bulunmayı düşünüyor musunuz?
Şehit cenazesiyle ilgili akreditasyona yönelik dün yaptığınız ve basın özgürlüğüne darbe diye lanse ettiğiniz netlikte, Yeni Asır'a 18 aydır uygulanan akredite yasağını eleştiren bir yazılı açıklama yapmayı düşünüyor musunuz?
Bursalı, İzmir Gazeteciler Cemiyeti'nin yeni seçilen Başkanı Misket Dikmen'in akreditasyon ile ilgili açıklamasına kendi gazetesine uygulanan akreditasyonu hatırlatarak yanıt verdi.
İşte Bursalı'nın yazısındaki o çarpıcı satırlar:
AKREDİTE DEMİŞKEN.. MİSKET DİKMEN'E 2 SORU
Basın özgürlüğü demişken, dün İzmir Gazeteciler Cemiyeti'nin yeni seçilen Yönetim Kurulu Başkanı Misket Dikmen'in yaptığı ilk açıklamaya değinmeden geçemeyeceğim. Benim kadın konusundaki hassasiyetimi bilmeyen yok ve ilk kez bir kadının 'Cemiyet Başkanı' seçilmiş olmasından dolayı memnun olduğumu belirtip, İzmirli basın emekçilerinin sorunlarıyla daha fazla ilgilenmelerini dilediğim yönetime de başarılar dilerim.
Misket Başkan dünkü açıklamasında; en başta sizlere hatırlattığım o iğrenç fotoğrafı (teröristlerce rehin alınan savcının başına silah dayanmış fotoğraf) yayımlayan basın kuruluşlarının, şehit savcımızın cenaze törenine akredite yapılmamasını eleştirmiş.
Şöyle demiş: "Tartışılması gereken konu, o fotoğrafın yayınlanıp yayınlanmaması değil, fotoğraf yayımlandıktan sonra bizzat Başbakan'ın emriyle akreditasyonların reddedilmesidir." Ve devam etmiş: "Bunu yaptıkları için kurumlara bir yaptırım uygulanacaksa da bunun yöntemi, o kurum ve kuruluşların haber takibini engelleyerek olmamalıdır. Türk basın tarihinde ilk kez yaşanan böylesi bir durum; basın ve ifade özgürlüğüne yönelik engellemelerin nereye kadar gideceğinin de açık ifadesidir."
Sayın Misket Dikmen..
Sanırım haberiniz yok (Gerçi siz, bir önceki başkan Atilla Sertel'in de yönetiminde idiniz!).
Bu kentin Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, son 18 aydır Yeni Asır'a ve muhabirlerine "akreditasyon" uyguluyor.
Yani; belediyenin hiçbir etkinliğine Yeni Asır ve muhabirleri davet edilmiyor.
Sebebi; Yeni Asır'ın sadece ve sadece gazetecilik yapması.
Belediyenin icraatlarıyla ilgili vatandaştan bize gelen bilgi-belge ve sıkıntıları yansıtan tek gazete olarak Yeni Asır'a, bu kentin, bu bölgenin 120 yıllık en büyük gazetesine "akreditasyon" uyguluyor Aziz Kocaoğlu.
İzmir'den milletvekili seçilmeye hazırlanan CHP'nin Genel Başkanı ve tüm yöneticileri de bu durumdan haberdardır ve ağızlarından "basın özgürlüğü" sözü düşmeyen CHP'nin hiçbir yetkilisi kılını dahi kıpırdatmamıştır.
Ve 7 Haziran'da aynı partinin İzmir'den milletvekili seçimine girecek olan, sizden bir önceki İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Atilla Sertel'e bu konu, bizzat hem ben hem de pek çok arkadaşım tarafından defalarca iletilmiş ve Yeni Asır'da çalışan onlarca gazeteci gibi İzmir'deki 700'ü aşkın gazetecinin meslek kuruluşu olan Cemiyet Başkanı olarak bu konuda bir adım atması, tepki göstermesi ve açıklama yapması istenmiştir. Oysa; kendisinin ve sizin de aralarında bulunduğunuz yönetim, Yeni Asır'ın 18 aydır Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın uyguladığı akreditasyon yasağı için hiçbir şey yapmadığı gibi "Siz de adamın üzerine fazla gidiyorsunuz" ifadesiyle neredeyse "suçlu" çıkarılmışızdır.
AÇIKLAMA BEKLİYORUZ..
Ve Sayın Misket Dikmen.. Onlarca üyenizin olduğu Yeni Asır'a 18 aydır uygulanan haksız-mesnetsiz akredite yasağını tekrar hatırlatmak ve 2 soru sormak isterim.
Sizin öncelikli göreviniz, size üye basın emekçilerinin ve basın kuruluşlarının haklarını korumaktır. Ve bu bağlamda 18 aydır sessiz kalınan, Yeni Asır'a uygulanan ve Yeni Asır okurlarının haber alma özgürlüğünü kısıtlayan haksız akreditasyonun kaldırılması için İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı düzeyinde bir girişimde bulunmayı düşünüyor musunuz?
Şehit cenazesiyle ilgili akreditasyona yönelik dün yaptığınız ve basın özgürlüğüne darbe diye lanse ettiğiniz netlikte, Yeni Asır'a 18 aydır uygulanan akredite yasağını eleştiren bir yazılı açıklama yapmayı düşünüyor musunuz?