24 Mayıs 2017 12:40 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 22:42

Saygı Öztürk o soruya yanıt verdi! Amcasının oğlu FETÖ'cü mü?

Sözcü gazetesi Ankara temsilcisi Saygı Öztürk, RS FM’de yayımlanan Zafer Arapkirli ile Seyr-ü Sabah’a açıklamalarda bulundu.

Sözcü gazetesi çalışanları ve gazete sahibinin de aralarında bulunduğu 4 kişi hakkında 'FETÖ'ye üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işledikleri' iddiasıyla alınan gözaltı kararını Sözcü gazetesi Ankara temsilcisi Saygı Öztürk, RS FM’de yayımlanan Zafer Arapkirli ile Seyr-ü Sabah’a değerlendirdi.

Sözcü, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi sırasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Marmaris'te tatil yaptığı otelin adres ve görüntüsünün internet sitesinden deşifre etmekle suçlanıyor.

“KENDİLERİNİN ÜZERİNDEKİ FETÖ İZİNİ KARARTMAYA ÇALIŞIYORLAR”

Saygı Öztürk, kendisiyle ilgili yapılan suçlamalar için "Arama yapılmasının gerekçelerinden bir tanesi, ‘Saygı Öztürk'ün amcasının oğlu FETÖ'nün Brezilya'daki imamlarından biridir' denmesi. Öncelikle amcamın oğlu olsa bile adamın FETÖ'cülüğü beni ilgilendirmez. Herkes kendisinden sorumlu. Amcamın oğlu var mı yok mu? Benim amcam yok öncelikle. Cumhuriyet savcısının yaptığı işe gölge düşmemesi ve inanılır olması için herkesin önce ufak bir araştırma yapması lazım. Bu kadar devletine inanan insanlar olarak inancımız sarsılıyor" şeklinde konuştu.

"Daha düne kadar el etek öpen yılların FETÖ'cüleri şimdi hükümete yönelik herhangi bir eleştiride bulunanların hepsini FETÖ'cü olarak damgalamaya başladılar" diyen Sözcü gazetesi Ankara temsilcisi Saygı Öztürk bunu yapanların kendilerinin üzerindeki FETÖ izini karartmaya çalıştıklarını vurguladı.

“FETÖ’CÜLERİN ETKİN OLDUĞU…”

Saygı Öztürk "Zamanında insanları Ergenekon torbasına doldurmaya çalışıyorlardı. Bu kez ‘FETÖ'ye yönelik operasyon yapılıyor' adı altında bu ülkede Atatürkçü olan insanlara dönük onları aynı torbanın içerisine atan bir faaliyet içerisine girildi. Bu yüzden de devlet içerisinde hala FETÖ'cülerin etkin olduğu ve bu FETÖ'cüler eliyle operasyonların yürütüldüğü gibi genel yorumlar yapılmıyor değil. İnsanların bir hücum halinde gelişi ve hükümet yanlısı yayın organlarının insanları bu yönde karalama kampanyalarına insan hayret ediyor" açıklamasını yaptı.

“ATATÜRK’ÜN GÖZLERİNİ LOGO OLARAK KULLANAN BİR GAZETEYİZ”

"Bu dönemi bu şekilde geçirmeye, kendilerine rakip gördüklerini etkisiz hale getirmeye ve toplumu susturmaya çalışıyorlar" diyen Öztürk "Bugün Türkiye'nin en çok satan gazetelerinden biriyiz. Atatürkçü zihniyetten, cumhuriyetten asla ödün vermeyen hatta Atatürk'ün gözlerini logo olarak kullanan bir gazeteyiz. Bunları bırakın, yayın çizgimiz belli. Türkiye'nin en etkili yazarları yazıyor. Onların yazdıkları hükümeti rahatsız ediyor. Ne isteniyor? ‘Cumhuriyeti etkisiz hale getirdik, hadi bir operasyonda Sözcü'ye yapalım' deniyor" şeklinde konuştu.

‘ARKADAŞIMIZIN GİZLİ BAĞLANTILARI VARSA BUNU YAZMASINA NE GEREK VARDI?'

Sözcü gazetesi Ankara temsilcisi Öztürk, böyle zorlama konularla gündem yaratılmaması gerektiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:

"Bir gazetecinin yazdığı haber ortadadır. Eğer birtakım gizli bağlantılar varsa arkadaşımızın bunu yazmasına ne gerek var. Madem öyle hükümete yakın birileri darbe yapılacağını mı biliyordu da bunlardan bu kadar rahatsız olmaya başladılar?"

“DARBEYE KALKIŞAN ADAM BUNLARLA İLGİLİ ÇALIŞMALARI ÖNCEDEN YAPMAZ MI?”

Saygı Öztürk, "Bağımsız tarafsız yargı deniliyor. Tarafsız yargı gerçekten sağlıklı bir araştırma yapar, doğru bilgilere ulaşır ve dünyadaki gazetecilik normlarını göz önüne alır. Bir soruşturma o şekilde açılır. Eğer bir gazeteci Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yerinin gizli tutulmasına rağmen yerini belirleyip haber yapıyorsa bu kişinin bildiklerini başkalarının da öğrenmesi mümkün değil midir? Darbeye kalkışan adam bunlarla ilgili çalışmaları önceden yapmaz mı? Darbe olmamış olsaydı arkadaşımıza ‘Helal olsun, iyi gazetecilik yaptı, kimsenin bulmadığını buldu' mu denilecekti?" şeklinde konuştu.