Savcıdan flaş karar! Gezi barışçıl bir eylem!
1 Mayıs'ta Taksim'i yasaklamayı insan haklarına aykırı bulan savcı bu kez Gezi Parkı eylemleri için takipsizlik kararı verdi.
Kararda izinsiz de olsa barışçıl gösteriye katılan kişiler hakkında
dava açılmasının AİHM kararlarına aykırı olduğu belirtildi.
Vatan gazetesinden Kemal Göktaş'ın haberine göre İstanbul
Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Aslan, Gezi eylemlerinin yayılmaya
başladığı ilk gün olan 31 Mayıs'ta gözaltına alınan 74 sanık
hakkında yürüttüğü soruşturmayı tamamladı. Aslan, soruşturmanın
sonunda sanıklarla ilgili verdiği takipsizlik kararında izinsiz de
olsa barışçıl gösteriye katılan kişiler hakkında dava açılmasının
AİHM kararlarına aykırı olduğuna hükmetti. Kararda, Gezi Parkı
eylemlerinin hukuka aykırılığı mahkeme kararı ile ortaya konulan
yayalaştırma projesine karşı demokratik hakkın kullanılması olduğu
vurgulandı.
Gezi Parkı'nda 31 Mayıs günü yapılan eylemlerdeki göstericilerin
inatçı tutumu ve polisin sert müdahalesi nedeniyle gösteriler tüm
Türkiye 'ye yayılmıştı. İşte o kritik günle ilgili gözaltına alınan
74 kişi hakkındaki soruşturmada sürpriz bir karar çıktı. İstanbul
İl Emniyet Müdürlüğü'nden İstanbul Başsavcılığına gönderilen
fezlekede "Kamuoyunda Gezi Parkı olayları olarak bilinen Beyoğlu
ilçesi Taksim Bölgesi Yayalaştırma Projesinin uygulanmasını
protesto etmek amacıyla toplanan vatandaşların uyarıya rağmen
dağılmayarak 2911 sayılı Toplantı ve gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na
muhalefet ettikleri ve görev yapan kolluk kuvvetlerine cebir ve
tehdittle direndikleri" iddia edildi.
DEVLET İMKAN SAĞLAMALI
Ancak savcı Aslan, kararında polisin bu iddialarının aksine Gezi
eylemlerinin barışçıl niteliğine ve hukuka aykırı bulunan bir
projeye karşı yapılmasına dikkat çekti.
AİHM'in yerleşik içtihatları ile örgütlenme ve toplanma
özgürlüğünün kişiler tarafın tarafından kullanılması gerektiği,
devletin bu imkanları sağlaması gerektiği belirtilerek "Toplanma ve
örgütlenme özgürlüğünün kullanılabilmesi için, bireylerin bir araya
gelmesi için, demokratik yönetimin zorunlu koşulu olduğu kabul
edilmelidir. Toplanma ve örgütlenme özgürlüğünün bireylere
sağladığı bu hakla birlikte bireylerin nerede toplanacaklarına
ilişkin hak da beraberinde gelir. İdare sadece yasaklama kararı ile
bu hakkında kullanılmasını önleyecek şekilde ve hakkın özüne aykırı
olacak şekilde karar alamaz.
"İZİNSİZ DE OLSA..."
Nitekim AİHM'in, sırf izinsiz ama barışçıl bir gösteriye
katılmalarından ötürü göstericiler hakkında dava açılmaması ve
göstericilerin bir ceza tehdidine maruz bırakılmamaları gerektiğine
ilişkin kararları vardır.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü 19 Aralık 2013 tarihli yazısında
şüphelilerin olay yerinde bulunmak dışında direnme, zarar verme ve
yaralama benzeri eylemlere katıldıklarına ilişkin herhangi bir
delil bulunmadığını bildirmiştir.
İstanbul 1. İdare Mahkemesinin dosya içerisinde mevcut
kesinleşmemiş kararı ile söz konusu Beyoğlu İlçesi Taksim Meydanı
Yayalaştırma Projesinin hukuka aykırı olduğundan iptaline karar
verilmiştir. Şüphelilerin hukuka aykırı idare işleme karşı
demokratik tepkilerini göstermek amacıyla olay yerinde bulundukları
ve atılı eylemlerinin TCK'nın ve ceza hükmünü taşıyan özel
yasalarda düzenlenen suç tipini ihlal etmediği anlaşılmıştır. "
31 MAYIS'TA NE OLMUŞTU?
Topçu Kışlası projesine karşı çıkan ve Gezi Parkı’nın yıkılmasını
engellemek için parkta çadır kurarak bekleyen eylemcilere sabaha
karşı 05.00’te polis baskın yaptı. Gaz bombaları ile yapılan
müdahalede çok sayıda gösterici yaralandı. Ancak ilerleyen
saatlerde grup tekrar Gezi Parkı’na girmeyi başardı. Ancak polis
gruba yeniden müdahale etti. Gazeteci Ahmet Şık, HDP'li Sırrı
Süreyya Önder ve CHP 'li Sezgin Tanrıkulu da bu müdahalede
yaralandı. Tabip Odası, yaklaşık 100 yaralı olduğunu açıkladı.
Taksim Gezi Parkı’na ve nöbettekilere yönelik saldırılara karşı
sosyal medyada saat 19.00’da Gezi Parkı merdivenlerinde toplanma
çağrısı yapıldı. Ancak Taksim Meydanı'na girmek için gelenlere
polis tazyikli su ve gaz bombalarıyla müdahale etti. Çatışmalar
gece boyu sürdü. 31 Mayıs'ı 1 Haziran'a bağlayan gece ise Gezi
Parkı eylemlerinin tüm Türkiye'ye yayıldığı gün oldu.
ÖZGÜRLÜK SAVCISI
İstanbul Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Aslan, daha önce de 1 Mayıs
olayları ile ilgili yürüttüğü soruşturma sonunda şüpheliler
hakkında dava açmış ancak Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri
Yasası'nın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve AİHM içtihatlarına
aykırı olduğu, İstanbul Valiliğinin Taksim'i yasaklama kararının da
"hakkın özüne aykırı" bir müdahale olduğu görüşlerini dile
getirmişti.
Radikal