16 Eki 2024 10:48 Son Güncelleme: 16 Eki 2024 11:01

Sansür ve erişim engelleri sürüyor: Türkiye’de internet özgürlüğü geriliyor!

Uluslararası insan hakları kuruluşu Freedom House tarafından 2024 yılına ilişkin 'İnternette Özgürlük Raporu' yayınlandı. Rapora göre Türkiye, 2024 yılında da internetin özgür olmadığı ülkeler arasında yer aldı. Veriler, kamuoyunda 'Sansür Yasası' olarak bilinen yasanın uygulanmaya başladığı ilk 18 ayda; 41 gazeteci hakkında 27 soruşturma açıldığı, 10 gazetecinin gözaltına alındığını ortaya koydu.

Türkiye'de sosyal medya başta olmak üzere 'ifade özgürlüğü' kapsamında yorum ve düşüncelerini dile getiren vatandaş ve gazeteciler, cezalandırılır hâle geldi. Geçtiğimiz aylarda, sokak röportajı sırasında 'Instagram'a getirilen erişim engeli' hakkında düşüncelerini dile getiren ve gözaltına alınan Dilruba Kayserilioğlu, bu durumun yakın zamandaki en çarpıcı örneklerinden biri.

ÖZGÜR OLMAYAN 21 ÜLKEDEN BİRİ TÜRKİYE

Washington merkezli uluslararası insan hakları kuruluşu Freedom House; Adrian Shahbaz, Allie Funk ve Kian Vesteinsson tarafından hazırlanan 2024 İnternette Özgürlük Raporu'nu yayınladı. 72 ülkedeki internet özgürlüğüne ilişkin değerlendirmelerin yer aldığı raporda, bu yıl internetin 19 ülkede özgür, 32 ülkede kısmen özgür ve 21 ülkede özgür olmadığı belirtildi.

Türkiye raporunu Freedom House Türkiye raportörü ve Avrupa Basın ve Medya Özgürlüğü Merkez, Medya Özgürlüğü İzleme Sorumlusu Gürkan Özturan’ın hazırladığı rapora göre Türkiye, 30 puandan 31 puana yükseldi. İnternet özgürlüğüne ilişkin tespitlerin yer aldığı raporda, mobil hızlardaki artış ve kısıtlama vakalarındaki azalmaya rağmen sosyal medya paylaşımları nedeniyle verilen uzun hapis cezaları, çok sayıda erişim engeli ve içerik kaldırma kararları ve yanlış bilgilerin yayılması nedeniyle Türkiye’de internet özgürlüğünün zarar görmeye devam ettiği belirtildi.

İktidarın 'Sansür ve gözetimi artıran ve çevrimiçi söylemi suç haline getiren çeşitli yasaları' yürürlüğe koyduğu kaydedilerek, 'Çevrimiçi trol ağları hükümet yanlısı dezenformasyonu yaymaya devam ederken gazeteciler, aktivistler ve sosyal medya kullanıcıları çevrimiçi içerikleri nedeniyle hukuki suçlamalarla karşı karşıya kalmaya devam etmektedir' değerlendirmesi yapıldı.

Son bir yılda Türkiye’de öne çıkan gelişmeler şöyle aktarıldı:

Yetkililer Temmuz 2023'te sosyal ağ operatörü X'e reklam yasağı getirmişti. Yasak, X'in Türkiye'de yerel bir ofis açması ve yerel bir temsilci atamasının ardından Mayıs 2024'te sona ermiştir.

Ocak 2024'te Anayasa Mahkemesi, ‘kişilik haklarının ihlali’ nedeniyle engelleme ve içerik kaldırma kararları vermek için sıklıkla kullanılan bir kanun maddesini iptal etmiştir. Karar, mevcut rapor dönemi sona ermeden önce yürürlüğe girmedi ve yetkililer önemli erişim engelleri uygulamaya ve içerik kaldırmaya devam etti.

Aralık 2023'te 17 sanal özel ağ (VPN) hizmeti mahkeme kararı olmaksızın engellenerek çevrimiçi medya ortamı daha da daraltılmıştır.

Mayıs 2024'te, aralarında eski HDP eş başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ın da bulunduğu 20 Kürt siyasetçi, büyük ölçüde 2014 yılına kadar uzanan sosyal medya paylaşımları nedeniyle 9 ila 42 yıl arasında değişen hapis cezalarına çarptırılmıştır.
Şubat 2023 depremlerinden sonra, deprem bölgesindeki birçok şehirde bağlantı sorunları devam ediyor.

Dezenformasyon Yasası'nın ilk 18 ayında 41 gazeteci hakkında 27 soruşturma açıldı; 10 gazeteci gözaltına alındı, 15 gazeteci hakkında dava açıldı ve 18 gazeteci hakkındaki soruşturmalar devam ediyor.

2002’den bu yana iktidarda olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve AKP’nin son yıllarda giderek otoriterleştiği belirtilen raporda, “Anayasa değişiklikleri yoluyla ve muhalifleri ve eleştirmenleri hapse atarak önemli ölçüde güç kazandı. Derinleşen ekonomik kriz, yıkıcı deprem ve Mayıs ayında yapılan seçimler, hükümete 2023 yılında muhalefeti bastırmak ve kamusal söylemi sınırlamak için yeni teşvikler verdi” değerlendirmesi yapıldı.

'YASA VE YÖNETMELİKLER HAK TEMELLİ OLMALI'
Freedom House Türkiye Raportörü Özturan, Türkiye’de internet özgürlüğünün önceki yıllarda olduğu gibi altyapıyı tahrip eden bir doğal afet yaşanmamasından dolayı bu yılki analizde 1 puanlık bir artış gözlemlense de tehdit altında kalmaya devam ettiğini kaydetti. Özturan, devamında şu değerlendirmeyi yaptı:

“Yine de depremlerden etkilenen bölge diğer pek çok sorunun yanı sıra bağlantı sorunları yaşamaya da devam etmektedir. Ayrıca, Türkiye'de hükümetin zorlayıcı yasalar uygulamaya devam ettiğini belirtmek gerekir. Özellikle seçim dönemlerinde haber platformlarına erişimin engellenmesi ve 1998 yılına kadar uzanan haber içeriklerinin kısıtlanması, LGBTİ artı karakterlerin temsilleri nedeniyle yayın platformlarına verilen cezalar, 17 VPN hizmet sağlayıcısının mahkeme kararı olmaksızın engellenmesi, Kürt siyasetçilere sosyal medya paylaşımları nedeniyle on yıllarca hapis cezaları verilmesi bu dönemin önemli gelişmelerinden sadece bazılarıydı.

Sonuç olarak, İnternet Özgürlükleri Raporu 2024’te de Türkiye, ‘Özgür Değil’ kategorisinde yer almaya devam ediyor. Bu özgür olmayan internet ortamı döngüsünü kırmak için yasa ve yönetmeliklerin kesinlikle insan odaklı, hak ve özgürlük temelli olması gerekiyor.”