SALİH MEMECAN'DAN O ELEŞTİRİLERE AĞIR YANIT; YAZIKLAR OLSUN!
24 TV'de yayınlanan Günün Manşeti programına konuk olan Salih Memecan eleştirilere ilk ağızdan yanıt verdi
24 TV’de yayınlanan Seda Selek ve Melih Altınok’un sunduğu Günün
Manşeti programına konuk olan Salih Memecan eleştirilere ilk
ağızdan yanıt verdi. Star Medya Grup Başkanı Mustafa Karaalioğlu da
konuyla ilgili dikkat çekici açıklamalarda bulundu.
Eleştiri oklarının hedefi olan Salih Memecan konuyla ilgili şunları
söyledi: "Esasında bu karikatürün eleştiri alacağını hiç
öngörmedim. Bu karikatürü ben Gezi olaylarıyla ilgili de çizmedim.
Bu son olaylarla hani bir sebeplerle çocuklar çıkıyor, taş
atıyorlar ve bu arada birileri ölme ihtimali beliriyor. Ve konuda
yukarıdan düşerek ölen çocukla ilgili yaptım. Tam o olaydan bir kaç
gün sonra çizdim o tartışmalarla ilgili konuda şu: "Birileri bu
çocuk ölse de biz de burdan fayda çıkarsak, siyasi prim yapsak’
diye düşünüyor ve bu çok aşağılık bir hareket. Bu Türkiye’de daha
önce de yapıldı, şimdi de yapılıyor ve bunun geleneği de var. Biz
hep söyleriz Sabah 12 Eylül öncesi sokak vuruşmalarında bir silahla
solcular sağcıları öldürüyor, öğleden sonra aynı silahla sağcılar
solcuları öldürüyor. Yani bunlar hep planlanmış, Türkiye’yi kaosa
götürmek hükümeti veya yönetimi yapamaz hale gelmek. Onun için bu
konuda duyarlı olmak hassas olmak gerektiğine dair bir karikatür.
Orada eleştirdiğim şey adam orada çocuklara görev veren adam. Çünkü
sonra o ’öleceksin’ dediği çocuğun hayatı o adam için hiç önemli
değil. Sen orada bir araçsın."
Mustafa Karaalioğlu ise şöyle konuştu: "Ben o karikatürden sonra
oluşan atmosferden iki şey anladım. Bir tanesi şu; Birileri yani
"bizim orada bir alanımız var. Orada gençler ölüyorlar o gençlerin
ölümünü propagandaya dönüştürme konusunda bizi rahatsiz etmeyin, bu
konuya bakmayın, bu konuyu eleştirmeyin, bu konuyu kritik etmeyin,
bu konuyla ilgili görüş belirtmeyin" imtiyazı istiyorlar.
Tepkilerdeki temel ana fikir o. Yani burada böyle bir durum var. "O
gençler nasıl ölüyorlar, neden ölüyolar bunu sorgulamayın o bizim
alanımız ve oraya dışarıdan bir müdahaleyi kabul edemeyiz" teleşı
var. Karikatüre oluşan tepkilerde beni ürküten şey bu oldu.
İkincisi de şu; Türkiye’de ya da herhangi bir ülkede sokağa
çıkıyorsanız ki bu hakkınızdır, kendinizi ifade edersiniz vs... Ama
siyasi bir hamlede bulunuyorsanız ve bu ölümlü sonuçlara yol
açıyorsa siyasi eleştiriyi de göze almalısınız. Yani "hem bunları
yapayım, hem de kutsal kalayım, hem bunları yapayım, hem dokunulmaz
kalayım" böyle bir imtiyazı yok kimsenin. O pazara giriyor, bir
oyun oynuyorsanız bu oyunun karşılığı reaksiyon almanız,
eleştirilmeniz kritik edilmenizdir. Salih Memecan’ın yaptığı şey,
çizdiği şey orada bir ithamda bulunmuyor, belge açıklamıyor öyle
bir imkana sahip değil. Yaptığı şey olayın bir yönünü cesur bir
şekilde ortaya koymak ama gördük ki başkaları söz konusu olduğunda
veya kendilerinin hoşuna giden karikatür ürünleri yapıldığında
aradıkları hoşgörü ve tolerans, eleştiri kendilerine yöneltildikçe
bu kesimlerde yok. Benim için çok enteresan bir deneyim oldu."