31 Ara 2010 10:35 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 11:55

SAİD NURSİ'NİN HAYATINI ANLATAN ''HÜR ADAM'' FİLMİNE SORUŞTURMA! KİM, NEDEN ŞİKAYET ETTİ?

"Hür Adam" 7 Ocak'ta gösterime giriyor. Ancak savcılık vizyona girmesini beklemeden soruşturma açtı. Peki neden?

Hür Adam merakla bekleniyor, çünkü 20. yüzyıl Türkiye tarihinin en önemli siyasi – sosyal karakterlerinden biri olan Said Nursi’nin hayatını anlatıyor.

MUSTAFA KEMAL İLE SAİD NURSİ KARŞI KARŞIYA

Nurculuk diye bilinen akımın kurucusu, Kürt ve "İslamcı" olması hasebiyle rejimle Cumhuriyet rejimiyle (ve Mustafa Kemal’le) ciddi sıkıntılar yaşamış, hapislerde yatmış, ama yılmayarak Kuran’ı düstur edinen risalelerini yayımlamayı sürdürmüş Said Nursi’nin hayatını...

Hal böyle olunca Hür Adam’a basit bir biyografik – belgesel bir film olarak yaklaşılamıyor. Nitekim bugün yapılan basın gösterimini izleyen biri olarak şunu söyleyebilirim:

"Hür Adam" haddinden fazla politik ve laik – cumhuriyetçi çevrelerde kesinlikle fırtınalar kopartacak...

ÇOK SİYASİ BİR FİLM
Said Nursi’nin doğduğu Bitlis’in Hizan ilçesine bağlı Nurs köyünde Kürtçe konuşmalarla 1882’de açılan film, geri dönüşlerle onun ömrünün son yıllarına kadar uzanıyor.

Onun Kuran’dan aldığı fikirleri risaleleri ve talebeleriyle yayma hareketi, elbette yeni kurulan Cumhuriyet’in felsefesiyle çatışınca, ortaya hayatı boyunca baskı gören bir Kürt – Müslüman figürü ve Anadolu’nun bazı kesimlerince sorgulanan yeni rejimi konu edinen çok siyasi bir film çıkıyor.

Yönetmen-yapımcı-senarist Mehmet Tanrısever’in "Hür Adam"ında anlatılan Said Nursi özetle şöyle: Cumhuriyet rejimi ve bu rejimi kullanan dış mihraklar tarafından hakkı yenmiş, ezilmiş, mahkemelerde süründürülmüş hatta sayısız kereler zehirlenmeye çalışılmış; ama hiçbir şekilde başını öne eğmemiş, Kuran’ı yaymaktan vazgeçmemiş bir din alimi.

BACAK BACAK ÜSTÜNE ATMAK...
O böyle olunca, yaşamında karşısına çıkan diğer siyasi figürler de bildiğimizden farklı bir karaktere bürünüyor haliyle.

Mesela Mustafa Kemal....

Tanrısever, bunu sembollerle ve yan anlamlarla anlatmaya çalışsada, özellikle bir sahnede iki "kahraman"dan biri bir anda bir "anti-kahramana" dönüşüyor.

"Hayatı boyunca dik duran ve fikirlerinden ödün vermeyen" Said Nursi filmde iki kere bacak bacak üstüne atıyor. Birinde, onu yargılayan mahkemenin önünde, diğerinde 1922’de gerçekleştiği bilinen buluşmada, Mustafa Kemal’in önünde...

MÜLK VE PARA VAAD EDEN KİM?
Filme göre o görüşmede, Mustafa Kemal Said Nursi’den yeni kurulan Cumhuriyet’in yanında yer almasını istiyor. "İçki ve kıyafet konusunda bazı yumuşamalara gidileceğini" belirtip destek istiyor. Said Nursi ise kendine hakaret edilmişçesine sinirlenip arkasını dönerek çıkıyor.

Yine filme göre aynı görüşmede Mustafa Kemal Said Nursi’ye "Mülk, para, siyasi güç" de vaad ediyor ki, ilk bakışta bu normal gelebilir...

Ama o sahneyle, birkaç sahne öncesi arasında kurulacak bir bağ, "art niyetli" seyircinin kafasında soru işaretleri uyandırabilir. Şöyle ki:

Filme göre Said Nursi üzerinde oynanan oyunlar, ve ona yapılan baskılar aslında "dış kaynaklı"dır. Filmin başından itibaren Kurtlar Vadisi’ndekine benzer bir Mason locası, İngiltere’de, Türkiye üzerine planlar yapmakta ve kendi emperyal amaçlarına tehdit oluşturan Said Nursi’yi yok etmek için türlü entrikalar planlamaktadır. Filmde, Menemen gibi olayları da "tezgahladığı" iddia edilen bu grubun başı gıyabında Said Nursi’ye sinirlenerek şöyle der: "Ona mülk, para siyasi güç teklif ettik, bana mısın demedi..."

LOCANIN AJANI İSMET
"Hür Adam"da, Said-i Nursi’nin hayatını zorlaştıracak adımlar atılmadan önce ya Mustafa Kemal’in resmi, ya da imzası belirir.

Onu Isparta Barla’daki sürgün günlerinden itibaren takip eden ve İngiltere’deki Mason locasına gelişmeleri aktaran, hükümete Said Nursi’ye baskı kurması yönünde direktifler veren ajanın adı da manidar: İsmet.

Halbuki Said Nursi, isyanına destek arayan Şeyh Said’e tam tersine köstek olmuştur. Onu ve Kürtler’i bu isyandan vazgeçirmeye çalışmış, "Türkler’in bu ülkenin kurucusu olduğunu ve içlerinde bir kötülük olmadığını" vazetmiştir.

Ama İslam sözkonusu olduğunda kitaba karşı gelenlere müsamaha göstermez Said Nursi, gönül koyar.

ÜNİFORMANIN ÜZERİNDE NAMAZ
Bu bakımdan, sonradan talebesi olan bir askerin üniformasını çıkarıp üzerinde namaz kılması, yine bazı kesimleri sinirlendirecek manidar bir harekettir.

Ama zaten, onunla kim tanışsa, eğer bir hatası varsa sonradan hatasını anlayıp af dilemekte ve mümkünse Nursi’nin talebesi olmaktadır.

Devletin kapısına koyduğu bekçiden ajan İsmet’e, nahiye müdüründen alt kattaki alkoliğe kadar...

Hatta filme göre Mustafa Kemal de ömrünün son günlerinde "gerçeği" anlamıştır. Aynı Mason locasında, 30’ların sonunda Atatürk’ün gazetelerde yer alan çağrısı, "Bu paşa da ne yapmak istiyor böyle" diye konuşulur. Gazetelerdeki habere göre Atatürk, yaşamının son günlerinde "İslam dünyasını birlik ve beraberliğe ve hatta düşmanlara karşı mücadeleye çağırmaktadır..."

HAYAL Mİ GERÇEK Mİ?
Hür Adam’ın en başında, Said Nursi’nin sanat ve sinema üzerine birkaç sözü geçer. Nursi, sinemada hayal gücünün sınrılarının sonuna kadar açık olması, buna karşın gerçeklerden de kopulmaması gerektiğini söylemektedir.

Ama Türkiye’de çoğu zaman hayalle gerçek birbirine geçer; hangisinin ne zaman gerçek, ne zaman hayal olduğu anlaşılmaz.

Bakalım yapımcı-yönetmen-senarist muhtemel suçlamalar karşısında gerçekten yana mı tavır alacak, yoksa hayalden mi?..

SORUŞTURMA BAŞLATILDI!
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Said-i Nursi’nin hayatını anlatan “Hür Adam” filmi hakkında henüz sinemalarda gösterime girmeden soruşturma başlattı. Ankara Barosu avukatlarından Ömer Ediz Yoruz’un suç duyurusu dilekçesinde, yönetmen ve yapımcı Mehmet Tanrısever, senaristler Ahmet Çetin, Mehmet Uyar ile Feza Film Şirketi’nin yargılanması talep edildi.

Filmin “Atatürk’ün manevi kişiliğine hakaret” ettiği savunulan dilekçede, “Tehdit, hakaret, yargı kararını etkisiz kılmak, Atatürk’e ve manevi kişiliğine hakaret, basın yoluyla hakaret; halkı ve toplumu kin, nefret ve suç işlemeye teşvik; iftira, terör propagandası, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni ortadan kaldırma amaçlı organize eylemler ve Başsavcılığınızın resen göz önüne alacağı suç teşkil eden eylemler” denildi.

’AÇIKÇA SUÇLU ÖVÜLMEKTEDİR’
Filmin internet sitesindeki fotoğraf, fragman ve yazılar incelendiğinde pek çok sahnede, “Atatürk’e yönelik gerçeğe aykırı iftira ve hakaretler içerdiği” belirtilen suç duyurusunda şöyle denildi: “Sözü edilen filmde hayatı anlatıldığı iddia edilen şahıs, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Yasaları’na karşı planlı ve organize eylemlerde bulunması dolayısıyla, yasalar önünde ‘suçlu’ olarak tescillenmiş bir şahıstır. Ve filmde açıkça suçu ve suçluyu övme amacı güdüldüğü anlaşılmaktadır.” Dilekçede, filmin ülke bütünlüğü ve kamu vicdanı açısından açık bir tehdit arz ettiği belirtildi.

Dilekçede, “filmin kimler tarafından finanse edildiği ve örgütsel bağlantılarının araştırılması, gösteriminin tedbiren ve derhal durdurulması” istendi.

KÜRŞAD OĞUZ/Habertürk

İŞTE FİLMİN FRAGMANI VE TARTIŞMA YARATAN SAHNELER