"ŞAHSIMA VE MESLEK HAYATIMA TALİHSİZ BİR LEKE SÜRDÜNÜZ!.." GAZETE HABERTÜRK'ÜN "YAĞMACI" İDDİASINA AYŞE BÖHÜRLER'İN TEPKİSİ SERT OLDU!..

İŞTE AYŞE BÖHÜRLER'İN GAZETE HABERTÜRK'E YAPTIĞI AÇIKLAMA:

Sayın Kutlu Esendemir imzası ile yayımlanan haberde şahsıma yönelik olarak "Danışma Kurulu"na girdi. 'İstanbul'un Sırları' belgeseli için 210 bin TL aldı" vs gibi asılsız iddialarla ilgili gerçekler şu şekildedir:

Öncelikle haberdeki temel olarak eleştirilen husus "Danışma Kurulu üyesi olarak kendi projelerini onaylama" iddiasıdır. Bu durum vicdan sahibi herkesin eleştireceği bir konudur. Habere malzeme yapılan "İstanbul'un Sırları" belgesel projesi teklifi 2 yıl önce verilmiş ve değerlendirmeye uygun bulunmuştur. (2 bine yakın projenin olduğu Ajansta, Proje numarasının 203 olması da zaten bu gerçeği doğruluyor.) Yani projenin kabul edilmesi, benim Danışma Kurulu üyeliğimden çok önce gerçekleşmiştir. Ancak resmi olarak onaylanması zaman almış, 17.07.2009 tarihindeki yönetim kurulu kararı ile onaylandığı tarafıma bildirilmiştir. Danışma Kurulu üyeliğine seçilmemin ardından, "etik olmayacağını" söyleyerek projeden ayrıldığımı ve projeyi devrettiğimi Avrupa Kültür Başkenti Ajansına bildirdim.

Haberde "210 bin TL" iddiası da tamamen gerçek dışıdır. Ajans ile şahsım arasında imzalanmış herhangi bir proje sözleşmesi ve ödenmiş bir meblağ yoktur. Haberde şahsıma yönelik ifadeler de gerçeği yansıtmamaktadır. Ne eski bir marksistim ne de sadece Yeni Şafak yazarıyım. Yaklaşık 15 yıllık meslek hayatımda köşe yazarlığını yan bir uğraş olarak sürdürdüm. Asıl işim televizyonculuk ve belgesel yapımcılığıdır. Hazırladığım belgesellerin uluslararası alanda çok sayıda ödül aldığı herkesin malümudur. Sunduğum belgesel projesinin "işin ehli olmayan biri tarafından sunulmuş" gibi gösterilmesi de ayrıca benim için "aşağılayıcı" bir durumdur. Bir belgeselci olarak "restorasyon projesi" değil, "belgesel projesi" sunmam kadar doğal birşey olamaz.

Haberinizde 2010 Yürütme Kurulu Üyesi olarak karar merciinde bulunan ve maaşlı eleman olarak çalışan bazı isimlerin bizzat yönettikleri veya yakın ilişkide bulundukları kişi ve kurumların projelerinin sözkonusu dahi edilmemesi ayrıca dikkat çekicidir. Şimdiye kadar tamamlanmamış ve parası dağıtılmış 375 projenin sözkonusu edilmeyip henüz sözleşmeleri imzalanmamış, en ufak bir ödemenin dahi gerçekleşmemiş olduğu birkaç projenin manşete çekilmesini ise en iyi niyetli yaklaşımlar Haber Türk Gazetesi'nin yanlış bilgilendirilmesine ve manipüle edilmesine bağlıyorum.

Ortada yağmalanmış bir 2010 varsa eğer bu yağmacı ben değilim. Bu konuyu manipüle ederek gerçekleri gizleyen ve bü tür haberlerin arkasında duranlardır. Üzülerek belirtmeliyim ki şahsımın gazeteniz tarafından "yağmacı" olarak lanse edilmesini, şahsıma ve onurlu meslek hayatıma talihsiz bir leke sürme çabası olarak görüyorum.

Yanlış bilgi ve ithamlarla, kamuoyunda hakkımda olumsuz bir intiba yaratan haberinizin yol açacağı olumsuzluğu bir nebze giderilmesi umuduyla, haberinizdeki şahsımla ilgili gerçek dışı ifadelerin düzeltilmesini umuyorum

Saygılarımla

Ayşe Böhürler