"SADECE GAZETECİLİK YAPTIĞINI SANIYORDUM,MEĞER İSTİHBARAT GRUP KOMUTANLIĞI DA YAPIYORMUŞ"!..ÖZAY ŞENDİR'İ ŞAŞKINLIĞA(!) UĞRATAN SABAH YAZARI KİM?..
Özay Şendir,Kuzey Irak'a operasyon için köşe yazarlarının ve hatta spor yorumcularının bile ahkam kestiklerini belirterek,Türk Silahlı Kuvvetleri'nin ahkam kesmeye değil inanca ve moral desteğine ihtiyacı olduğunu yazdı.
Goy goy medyası
Taha Akyol, RTÜK yasağını savunurken diyor ki "Hiçbir gazetemiz kaçırılan askerlerin fotoğrafı yayınlamadı."
Fotoğraflar tam 5 gazetede yayınlandı.
Belli ki Akyol ne kendi gazetesini, ne grup gazetesi Referans'ı, ne de Zaman'ı okumuş.
Diğerlerinden geçtim, insan en azından kendi yazdığı gazeteyi okur değil mi?
Milliyet önceki gün iç sayfalarında askerlerin fotoğraflarını yayınladı.
İşin kötü tarafı, editörler de Taha Akyol'un köşesini okumamışlar.
Eski hakem Erman Toroğlu pazar gecesi çocukluğumuzun çizgi kahramanı Yüzbaşı Volkan havasındaydı.
Bir başka spor yorumcusu Kemal Belgin, ekranda Abdullah Çatlı'yı savunuyordu.
Ertuğrul Özkök belli ki Türkiye'nin 3. mareşali olmaya karar vermiş.
Dün F16'ların uçması gereken yükseklik ve hız konusundaki değerli fikirlerini öğrendik.
Aksi fikirdeki Emre Aköz "Kandil'e girsek kimi bulacağız" diye soruyor.
Emre Aköz'ün sadece gazetecilik yaptığını sanıyordum, meğer istihbarat grup komutanlığı da yapıyormuş.
Askeri harekat da diplomasinin bir parçasıdır.
Hatırlayın, Türkiye meşru müdafaa hakkını kullanacağını söyleyerek Öcalan'ı Suriye'den çıkartmıştı.
Yıllarca Kuzey Irak'ta görev yapan Özel Kuvvetler'den emekli Binbaşı Sertaç Sualp bu askeri harekatın asıl hedefinin Barzani'ye ve dünyaya verilecek mesaj olduğunu söyledi.
Köşe yazarları askerliği beceremedi ama askerler analiz işinde bazılarından daha iyiler.
Elinde silahla dağda dolaşan teröriste sövüp saymak kolay.
Uçak "kazası" nda kaybettiğimiz Eşref Bitlis Paşa'yı kaç kişi hatırlıyor?
Paşa'yı Kuzey Irak'a taşıyan helikopterin, bölgedeki dost birliklere "VIP" yolcu taşıdığı bildirilmesine rağmen hangi ülkenin savaş uçakları tarafından taciz edildiğini bilen var mı?
İtalya'dan gelen mayını, Almanya'da toplanan haracı, Japonya'dan alınan telsizi, Amerika'nın kayıp silahlarını sorgulama, sonra dağdakine sövüp sayarak zafer kazanacağını zannet.
İmkanı olan, gazete arşivlerine baksın. 21 Temmuz 1974 günü bu ülkedeki gazetelerin çoğu "Kıbrıs'ın büyük kısmını aldık" başlıklarıyla çıktı.
Gazeteler basılırken Ada'da en zor gecemiz başlamıştı. Koruganlardan çıkan Rum Milli Muhafız Ordusu askerleri, Lefkoşa'daki birlikleri cepheye sürülen Yunan muhafız alayı...
O gece Beşparmaklar'da Mehmetçik sayıca kat ve kat üstün olan düşmanla boğaz boğaza çarpıştı. Zaman zaman Ankara ile irtibat kesildi.
Turizm sezonu olduğu için ağır bombardıman yapmayan Ankara, o gece savaş planlarını değiştirdi. 21 Temmuz sabahı şafakla birlikte bombardıman uçakları üstlerinden havalandı.
İlk filo geri dönerken gazetelerde "goygoy" havası vardı.
Kore'de, Küba'da, Vietnam'da, Afganistan'da, Irak'ta, Çeçenistan'da gerilla savaşları çoğu zaman sonuç verdi.
Amerika da, Rusya da defalarca mağlup oldu.
İkinci Dünya Savaşı'nda kazdıkları tünel ve mağaralarda saklanan Japonlar İwo Jima Adası'nda Amerika'ya binlerce kayıp verdirdi.
Çok zor bir coğrafyada bulunmasına rağmen gerilla savaşında başarılı olan tek ordu Türk Silahlı Kuvvetleri oldu.
Onlar hangi yükseklikten hangi süratle uçmaları gerektiğini bilirler.
Hangi dağda, hangi kampta kaç kişi olduğunu, onların nereye çekileceklerini de...
Onların bu ülkenin inancına ve moral desteğine ihtiyaçları var.
Bizim goygoycuların ya da bozguncuların oturdukları yerden ahkam kesmelerine değil...
Not: Gündem izin verdiğ