"SADAKATSİZ KADIN MODELLER" BAŞINA DERT OLDU!..REHA MUHTAR'I KİM,NİÇİN MAHKEMEYE VERİYOR?..
Şarkı Söylemek Lazım" programındaki Suat Suna ve partneri Irmak Ünal, dün akşamki canlı yayında Reha Muhtar'ı mahkemeye vereceklerini söyledi.
Yarışmadan elenen Irmak Ünal ile Suat Suna ikilisi, Reha Muhtar'a dava açacaklarını söyledi. İkili, Muhtar'ın gazetedeki köşesinde olmayan bir olayı yazdığını ve halkı yanılttığını söylediler.
REHA MUHTAR'IN DAVALIK OLAN 'SADAKATSİZ KADIN MODELLER' BAŞLIKLI YAZISI
Amerikan Jigolo filminde evli ve olgun kadınlarla seks yaparak hayatını kazanan yakışıklı oyuncu Richard Gere´i, "Sadakatsiz" filminde karısı tarafından aldatılan koca olarak gördüğümde "yaşamın adaleti" diye düşünmüştüm...
Richard Gere, karısı tarafından ihaneti hazmedemeyen ve karısının sevgilisini öldüren bir katil olarak çıktı karşımıza bu filmde...
Sadakatsiz filmi, Richard Gere´in karısının aşığını öldürdüğü cinayetten yakalanmadığı bir sonla bitti...
Muhtemelen senaristler ve yönetmen, "Karısı tarafından aldatılan Gere´in yeterince mahkum edildiğini düşündüler ki" adamı bir de hapse göndermeyi göze alamadılar...
Sadakatsiz, karı kocanın arabada ne yapacaklarını bilemedikleri bir sahneyle sona erdi...
Amerikan film endüstrisi Hollywood bile, en cesur filmlerinden birinde kadın sadakatsizliğini işlerken, son derece muhafazakar davranıyor...
Tıpkı 30 yıl önce Amerikan Jigolo filminde olduğu gibi...
O filmde de yakışıklı jigolo Richard Gere, "mesleğinden dolayı" başına büyük belalar alıyor ve aşık olduğu kadının müthiş desteğiyle bu belalardan kurtuluyor ve aşkta karar kılıyordu...
Yaşamda aşk ne kadar kazanır, ihanet ne kadar kaybeder bilinmez, ancak en cesur filmlerin altına imza atan Amerikan film endüstrisi bile, bu konuda aileyi korumak için müthiş tutucu davranır...
Kadının aşksız özgürlükleri, ancak erotik film kategorisinde gösterime giren Emanuelle filmleriyle sınırlanır...
***
Sadakatsiz kadın rol modellerinde, Türkiye sicili müthiş bozuk bir yayıncılık anlayışına sahip...
Son zamanlarda, Türkiye ünlü, yarı ünlü, ya da skandal kahramanlarının yer aldığı bir yarışma kültürünün içine girdi...
Bunun bir sakıncası yok, ancak bu yarışmaların köpürtülmesi için işlenen tek tema, "ihanet kokan sadakatsiz ilişkiler modası..."
Buzda Dans´ta, Robert ile Zeynep Tokuş´un yakınlaşması, Asena ile başka bir buz dansı hocasının koklaşması bunlara örnekti...
"Şarkı Söylemek Lazım" da da aynı moda, belli ki Suat Suna ile Irmak Ünal arasında vizyona giriyor...
Suat Suna´yla Irmak Ünal birbirlerine aşık gibi bakarak şarkı söylerken, gözler ister istemez merakla Suat Suna´nın oyuncu olan eşi Melike Öcalan´ı arıyor...
O da utanmadan, "Kocam Suat´a, Irmak´a aşık gibi bakmasını ben söyledim... Koreografiyi ben hazırladım..." diyor...
Bir televizyon programından ne de güzel rol modeller çıkmakta!!!
Benim kadar liberal düşünen bir adamın, hayatı sınırlandırması, zapt-u rapt altına almaya çalışması, ya da sınırlandırması düşünülemez...
Sonuçta, kimin kimle ne aşk yaşacağına, bel altından ne gibi trafikler döneceği benim ya da kimsenin meselesi değil...
Ancak her yarışmada evli çiftleri fiştekleyen ve "Evliliği tehdit edecek aşki bir durum yaratarak" programı köpürtmeye çalışmak en hafif deyimiyle ayıptır...
Kadın erkek sadakatsiz rol modelleri, güzel bir şey yapılıyormuşcasına köpürterek, ratingin için bunlardan medet ummak Hollywood´un yüz milyon dolarlık yapımlarında bile akla gelmeyen bir yöntem...
Aşkın ya da ilişkilerin serbestçe yaşanabilmesini savunmak