Sabah yazarından olay yazı: FETÖ, Elif Şafak'tan mı ilham aldı?
Sabah gazetesi yazarı Ferhat Ünlü, FETÖ’nün kara para akladığı iddia edilen “Pinhan” adlı restoranın isminin Elif Şafak’ın romanıyla olan bağlantısını ele aldı.
Ferhat Ünlü bugünkü “Kara paranın gizli üssü” başlıklı
yazısında, “FETÖ, gizli anlamına gelen Pinhan adını verdiği bir
restoranda örgütün bütün gelir kaynaklarının, kara parasının
aklandığı sistemi işletiyor. Bu sistemin bilinmeyenlerini
açıklıyoruz” dedi.
“PİNHAN İSMİNİ ŞAFAK'IN ROMANINDAN İLHAMLA MI
SEÇTİLER”
“Pinhan…” kelimesinin Türk Dil Kurumu sözlüğüne göre “gizli, saklı,
gizlenmiş” anlamlarına gelen Farsça kökenli kelime olduğuna dikkat
çeken Ferhat Ünlü, Elif Şafak’ın romanını ise şöyle hatırlattı:
“Elif Şafak'ın, kendini aramak için tekkeden ayrılıp İstanbul'a
giden bir dervişin hikâyesini anlattığı ilk romanının adı. Şafak'ın
şimdi yurtdışında olan eşi Eyüp Can Sağlık'ın da üyesi olduğu
FETÖ'nün, Küçükyalı Mh. Turgut Özal Bulvarı No: 5/Maltepe adresinde
açtığı kara para aklama üssü restoranının adı. FETÖ'cüler, Pinhan
ismini Şafak'ın romanından ilhamla mı seçtiler bilmem. Seçmemiş de
olabilirler. Bu tür eksantrik kelimeleri zaten severler. (Bkz:
Örgüt jargonunda hissettirmeden varlığını sürdürmek anlamında
kullanılan telattuf kelimesi.) Eğer seçmedilerse anlamlı bir
tesadüf diyelim.”
“HOLLANDA’YA PARA KAÇIRDILAR”
Ferhat Ünlü, “Bu hafta Üç Boyutlu Portre'nin konusu Pinhan adlı
restoran üzerinden FETÖ'nün illegal para ağını nasıl yönettiğini
gözler önüne sermek…” diyerek şunları anlattı:
“Bir gazetecilik ve dedektiflik sloganı olan 'parayı ve kadını
takip et' prensibi gereğince… Ve elbette belgeleriyle… Bu konuda
iki belgeden yararlanacağım. Birisi Anadolu Cumhuriyet Başsavcısı
Fehmi Tosun'un talimatıyla hazırlanan 2017/77 No'lu bir fezleke.
Diğeri ise SABAH'ın Özel İstihbarat Şefi Nazif Karaman vasıtasıyla
ulaştığım bir ihtarname. İlki, FETÖ'nün kara para ağını gözler
önüne seriyor, ikincisi örgütün, kayyum atanan Kaynak Holding'in
paralarını Hollanda Amsterdam'da yerleşik bir şirkete kaçırmaya
çalıştığının belgesi niteliğinde.
Önce işin güncel boyutundan başlayalım ve FETÖ'cüler'in çok iyi
bildikleri hukuku zorlayarak yurtdışına nasıl para kaçırmaya
çalıştıklarını birkaç cümleyle gözler önüne serelim. Bu arada
parayı kaçırmak istedikleri yer de Türkiye'ye âdeta diplomatik
savaş açan Hollanda'da mukim bir şirket…
İhtarnameyi INL Partners BV adlı şirket adına çeken kişi avukat
Enes Güngören. Muhatap ise Kaynak Holding'te kayyum olarak görev
yapan kişiler. Diyor ki ihtarnamede, ‘Bakiye 610.441.18-TL kar payı
ödemesinin bir hafta içinde müvekkilimin 'INL Pertners B.V. IBAN:
NL95ABNA0595……' hesabına gönderilmesini, aksi halde bütün yasal
yollara müracaat edileceğini ihtaren bildiririz.’
Bu rakam bir şey değil. Fezlekeye göre örgütün Fetullah Gülen'den
sonraki ikinci ismi ve mali konulardaki beyni olan eski Türkiye
imamı Mustafa Özcan'ın Avrupa bankalarında bunun neredeyse 40 katı
parası var. Özcan'ın sadece yurtdışı bankalarında tam 600 milyon
Euro şahsi parası bulunuyor. Özcan bu paraları Almanya ve
Lihtenştayn'daki hesaplarında saklıyor.”
FETÖ’NÜN GELİR KAYNAKLARI
“Aralarında örgütün Mustafa Özcan'dan sonraki en büyük mali işler
yöneticisi olan firari Ali Çelik'in de bulunduğu 47 sanıklı
fezleke, FETÖ'nün, ilk bakışta alelade bir restoranmış gibi görünen
Pinhan adlı restoranda yürüttüğü gayrimeşru ekonomik faaliyetlerin
izini sürüyor” diyen Ferhat Ünlü, fezlekede yer alan örgütün belli
başlı gayrimeşru gelir kaynaklarını şöyle sıraladı:
"1. Kamu kaynaklarından elde edilen gelirler (Borsa
spekülasyonları, devlet ihaleleri, teşvik ve hibeler)
2. İşadamlarından sağlanan gelirler (Şantaj, tehdit)
3. Gönüllülük esaslı sağlanan gelirler (Himmet, kurban)
4. Örgüte ait şirket, holding, banka, vakıf ve dernek
faaliyetlerinden elde edilen gelirler.
5. Eğitim faaliyetleri gelirleri (Dershaneler, özel okullar,
öğrenci yurtları, yardımcı sınav kitapları)
6. Örgüte ait basın ve yayın organlarına verilen reklam ve
aboneliklerden elde edilen gelirler.
7. STK'lardan sağlanan gelirler."
KARA PARA AKLAMA MERKEZİ
“FETÖ'nün himmetleri dolaşıma sokma ve kara para aklama merkezi
olarak alışan Pinhan Restoran'a yönelik operasyonunda düğmeye bir
ihbardan sonra basıldı” diyen Ferhat Ünlü, “Pinhan” restoranla
ilgili şunları yazdı:
“İhbara göre Maltepe sahilde bulunan Pinhan Restaurant Cafe isimli
işyerinde FETÖ'nün gizli toplantılarının yapıldığı, burada himmet
ve diğer gelirlerin sanki şirketin gelirleri imiş gibi sisteme
sokulduğu belirtiliyordu.
Bu ihbar üzerine Pinhan Restoran'da arama yapıldı. İşyerinin arka
kısmındaki sokakta park halinde bulunan bir kamyonette örgüt
evrakları bulundu. Bunlardan mini kasa isimli belgede ise himmet
hesabının tutulduğu, kimden ne kadar alındığı, kime ne kadar
verildiğinin belirlendiği, özellikle Mısır'da örgüt adına yapılan
okulun tüm bilgi, belge, doküman ve harcama belgelerinin bu
restoranda saklandığı görüldü.
Fezlekede örgütün restoran için neden Pinhan isminin
seçtiği de şu cümlelerle açıklanıyor:
‘Bu restoran basit bir işyeri olarak düşünülerek ticari amaçla
kurulmuş değildir. Tedbir ve gizlilik bu silahlı terör örgütünün
dolayısıyla da örgüt üyelerinin ve kısmen de sempatizanlarının
ruhuna ve damarlarına işlemiştir. Türk Dil Kurumu sözlüğüne göre
'Pinhan' kelimesi 'gizli, saklı, gizlenmiş ve çok gizli'
anlamlarına gelmektedir. Bu da gösteriyor ki burası örgütün emir ve
talimatları doğrultusunda tüm gizli toplantılarının yapılacağı,
kararların alınacağı ve uygulanacağı bir yer olarak düşünülmüş ve o
amaçla açılmıştır.
Esasında bu gizli eylemlerle 15 Temmuz hain darbe girişiminin
temelleri de atılmış oluyordu. Şöyle ki, herhangi bir örgütün insan
kaynaklarının (yani üye sayısının) çoğalması kesinlikle ekonomik
güç ile doğru orantılıdır. Ekonomik gücü yetersiz bir örgütün
tesisleşmesi, coğrafi olarak genişlemesi, üye sayısının artması,
gibi unsurların oluşması mümkün değildir. Bu sebepledir ki 15
Temmuz hain darbe girişiminin en büyük destekçisi ve olası bir
başarıda da en çok nemalanacak kesimi de örgütün mali ayağı
olacaktır.”