Sabah yazarı tartışmaya açtı: ‘Survivor’daki ‘dokunulmazlık’ ödül mü, ceza mı?
Sabah yazarı Yüksel Aytuğ, TV8'in reyting rekoru kıran yarışması Survivor'daki dokunulmazlık oyununu kaleme alarak sorguladı.
Survivor'da gönüllülerin bir türlü figüran olmaktan kurtulamadığını
söyleyen Yüksel Aytuğ takımlar değişmiş gibi görünsede adada 'All
Star ruhu' nun dolaşmaya devam ettiğini yazdı. "Bu arada şu
'kişisel dokunulmazlık' ödülünü de tartışmaya açmak istiyorum."
diyen Aytuğ bakın köşesinde neler
yazdı...
İşte Aytuğ'un bugünkü yazısından "‘Survivor’daki
‘dokunulmazlık’ ödül mü, ceza mı?" başlıklı o bölüm:
'Survivor', bildiğiniz gibi... Ne yaptılarsa olmadı. Ünlüler (eski
All Star takımı) Gönüllüler'i ezmeye devam ediyor. Bu haliyle
'Survivor', adeta tek kale maça döndü. Ünlüler kendi aralarında
eğleniyor, Gönüllüler ise bir türlü figüran olmaktan kurtulamıyor.
Gönüllüler takımının ismi neredeyse 'Gömüldüler' olarak
değişecek... Ne yazık ki yeni düzenlemenin ardından yaptığım
yorumda yanılmadım. Her ne kadar takımlar değişmiş gibi görünse de,
'All Star ruhu' adada dolaşmaya devam ediyor. Aslında çözüm
belliydi. Takımlar arasındaki dengesizlik fark edildiği anda
yarışma hemen 'bireysele' çevrilecekti. Eğer öyle olsaydı;
Nagihan'ın, takımındaki en güçsüz yarışmacı olarak gördüğü gariban
Cumali'yi karşı takıma kovalamaya çalışması gibi bir garabet de
yaşanmayacaktı. Hazır söz Cumali'den açılmışken; Gönüllüler takımı
zayıf halka olarak gördüğü bu arkadaşı göndermek için büyük kumpas
kurdu. Karşısına SMS potansiyeli yüksek yarışmacıları çıkartıp
biletini kestiler. Yani? 'Yürüyen Adam' ('Survivor'a katılmak için
Iğdır'dan İstanbul'a yürümüştü) kurtlar arasında 'yaya' kaldı. Peki
Gönüllüler'in başarısızlığının tek nedeni Cumali miydi? Hiç
sanmıyorum. İzleyip hep birlikte göreceğiz. Bu arada şu 'kişisel
dokunulmazlık' ödülünü de tartışmaya açmak istiyorum. Bilindiği
gibi dokunulmazlık oyununu kaybeden ekibin üyeleri, kendi
aralarında kişisel dokunulmazlık oyununa çıkıyor. Kazananın ismi
konseyde yazılamıyor. Buraya kadar her şey iyi, güzel. Ama
konseyde, bireysel dokunulmazlığı kazanan isimden kendi takımından
bir de gitme adayı belirlemesi isteniyor. İşte zurnanın zırt dediği
yer de burası. Çünkü konseyde isim söylemek, Survivor'daki en büyük
ceza! Zira kendinize düşman ediniyorsunuz. Hassas yarışma dengeleri
içinde durup dururken düşman kazanmaktan daha berbat bir şey yok.
Eğer o yarışmacı konseyde elenmezse, büyük ihtimalle haftaya
kendisini elenme adayı olarak gösteren o yarışmacının ismini kağıda
yazıyor. Bu durumda da kişisel dokunulmazlığı kazanmak, ödül
olmaktan çıkıp, ağır bir 'cezaya" dönüşüyor.