20 Eki 2010 10:11 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 11:43

SABAH GAZETESİ'NİN HANGİ YAZARI STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ BAŞKANI OLDU?

Sabah yazarı Dışişleri Bakanlığı'nda Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı olduğu için bugün "Müsaade" istedi!

Müsaade

Sabah'ta geçtiğimiz yıl mayıstan bu yana Türk dış politikasının yeni yüzü ile ilgili yazıyorum. Başlarken Dışişleri Bakanı Davutoğlu ile değişim geçiren dış politikanın takipçisi olacağımı söyledim. Bu süre içinde Türkiye'nin komşuları, bölgesi ve uluslararası ilişkileri ile ilgili izlenimlerimi aktardım.
Kürt sorunu, demokratikleşme ve insan hakları gibi dış politikayı doğrudan etkileyen iç politika konularına da değindim. Yazdığım konuların hiçbirine aslında yabancı değildim. Kitaplar ve akademik makaleler yazdığım alanlardı bunlar. Ancak kitaplarda ve onlarca sayfalık makalelerde ortaya koyduğum düşünceleri popüler bir gazete yazısı formatında ifade etmeliydim.
Aslında çok bir değişiklik olmadı. Köşemi kitaplarda olduğu gibi okuyarak ve gezerek yazdım. Çok okuyan mı bilir, çok gezen mi, ikilemini her ikisini birlikte yaparak aşmaya çalıştım. Başbakan'ın ve Dışişleri Bakanı'nın katıldığım gezileri ile uluslararası toplantılardan izlenimler aktardım. Bazen durup geriye bakarak kısa süreli gözlemlere ek olarak uzun soluklu analizler yaptım. Yazıları yazarken bazen dış politikanın güncel sorunları ile ilgili bir günlük tuttuğum hissine kapıldım. En önemli avantajım dış politikayı bizzat mutfağında izleme imkânımdı. Türkiye'nin yeni bir dış politikası var. Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun entelektüel mimarlığını yaptığı ve benim yazmaya başladığım dönemde idaresini yüklendiği politika emin adımlarla ilerliyor.
Bu yazıyı Katar'da Davutoğlu üst düzey görüşmeler gerçekleştirirken yazıyorum. Bir gün öncesinde Davutoğlu Kuveyt'te Türkiye'nin stratejik ortak olduğu Körfez İşbirliği Konseyi toplantısına katıldı. Öncesinde ise Brüksel'de NATO'nun geleceğini ilgilendiren bir başka buluşma gerçekleşti. Türkiye dış politikada ölçek büyüttü. Bölgesinde ve uluslararası alanda etkili bir ülke haline geldi. Dış politika yazarları için heyecan verici bir dönem. Bu heyecanı yazılarıma yansıtmaya çalıştım. Dış politika haberciliği ve yazarlığı ile ilgili gözlemler yaptım. Bir değişim ve kabuk değiştirme var. Eski alışkanlıkların devam ettiğini, dış politikadaki paradigma değişimine uyum sağlamada zorlanıldığını izliyorum. Ancak köşe yazarı şapkasını tam olarak kafama geçiremediğim için gözlemlerim dışarıdan bir akademik bakışı yansıtıyor. İçeriden bir bakış için daha uzun bir zamana ihtiyaç var. Sabah'ta yazmak önemli bir tecrübe. Salı günleri yazımı yetiştirme, çarşamba günleri ise okuyuculardan gelen mesajları okumanın tatlı heyecanlarını yaşadım.
Sabah'ta yazdığım bir yılı aşkın süre içinde İstanbul Teknik Üniversitesi'ndeki akademisyenlik görevimden ayrıldım ve Dışişleri Bakanlığı'nda Stratejik Araştırmalar Merkezi Başkanı olarak atandım. Bu görevimin resmi içeriği ve iş yoğunluğu sebebiyle müsaade istiyorum. Sürç-i lisan ettiysek affola.

Bülent Aras/SABAH