Russell Crowe: Türklerden utandım
Yeni Zelanda doğumlu Avustralyalı aktör ve yönetmen Russell Crowe, Çanakkale Savaşı’nda yaşananlara daha önce hiç Türklerin perspektifinden bakmadığı için utandığını söyledi.
Yeni Zelanda’da yayınlanan The New Zealand Herald gazetesi muhabiri
Russell Baillie’nin sorularını cevaplayan ünlü oyuncu, çekimleri
Türkiye’de yapılan ve 26 Aralık’ta vizyona girecek olan ‘The Water
Diviner’ filmine değindi.
“BİR DAKİKA BİLE TÜRKLERİN TARAFINDAN BAKMADIĞIMI FARK
ETTİM”
Geçtiğimiz günlerde yaptığı başka bir açıklamada, “Gelibolu’da
bağımsız bir ulusu işgal ettik” itirafında bulunarak ülkesinde
tartışmalara yol açan Russell Crowe, son demecinde ise şu ifadeleri
kullandı:
“Filmin ana karakterinin, daha geniş kapsamda Avustralya ve Yeni
Zelanda’nın Birinci Dünya Savaşı sonrası tecrübe ettiği kederi
hissettim ve anladım. Ancak asıl beni canlandıran, aynı anda hem
ilham verici hem de özünde utanç verici olan şey, durumu bir dakika
bile Türklerin perspektifinden düşünmediğimi fark etmek oldu.
Durumu hiç bu açıdan değerlendirmemiştim. Utandım.”
“GELİBOLU’DAKİ SICAK KARŞILAMAYA ŞAŞIRDIM”
Senaryoyu okuduğunda hem bu filmin içinde olmayı hem de filmi
yapmayı istediğini kaydeden Russell Crowe, “Hazırlık aşaması için
Gelibolu’ya geldiğimde bana gösterilen sıcak karşılamaya şaşırdım.
Sadece bir film yıldızı olduğum için değildi bu. Mezarlıkları
dolaşırken yanıma birisi geldi ve nereli olduğumu sordu. Yeni
Zelandalı olduğumu söyledim. Konuşmayı sürdürmek istedi. Bu,
varsaymadığım bir derinlikte onlarla kişisel bir bağlantı gibi
oldu” diye konuştu.
Merakla beklenen ‘The Water Diviner’ filminde, Birinci Dünya Savası
sırasında Gelibolu’ya giden ve bir daha haber alamadıkları
oğullarını aramak için Çanakkale'ye gelen Avustralyalı bir adamın
yaptığı yolculuk anlatılıyor. Cem Yılmaz ve Yılmaz Erdoğan da
filmin kadrosunda yer alıyor.